Robbo traducir turco

Only thing I'm sorry is that my good pal Robbo ain't here from New Orleans.

Üzüldüğüm tek şeyse sevgili dostum Robbo'nun New Orleans'tan gelememiş olması.

- What about Robbo?

- Robbo ne olacak?

Robbo is in or he's under.

Robbo'nun katılmaktan başka çaresi yok.

Forget Robbo!

Boş ver Robbo'yu!

Don't tell me about Robbo!

Bana Robbo'dan bahsetme!

How are you, Robbo?

Nasılsın, Robbo?

Robbo, you better think it over.

Robbo, düşünsen iyi edersin.

Now I want to introduce Robbo.

Size Robbo'yu takdim etmek istiyorum.

- I want to see Robbo.

- Robbo'yu görmek istiyorum.

- Let me hit him, Robbo.

- Patlayım mı şuna bir tane, Robbo.

- Robbo?

- Robbo?

We pick 10 of the best soldiers to kill Robbo.

Robbo'yu iflas ettirmek için en iyi 10 adamı seçeceğiz.

Ain't that Robbo over there?

Şuradaki Robbo değil mi?

- What do you say, Robbo?

- Ne diyorsun, Robbo?

- How do you do, Robbo?

- Nasılsın, Robbo?

What you see here is part of the sheriff's plan how we're gonna break Robbo. - Don't blame me for this. You're a big thinker.

Gördükleriniz şerifin Robbo'yu haklamak için yaptığı planın bir parçası.

- Robbo's coming.

- Robbo geliyor.

Robbo.

Robbo.

You're staring again, Robbo.

Hala bakıyorsun, Robbo.

I think Robbo's an old-time mechanic.

Beyler sanırım patronumuz Robbo eski usul bir "sanatkar".

Robbo don't need no partners.

Robbo'nun ortağa ihtiyacı yok.

All the world loves a scoundrel, it seems and its newest hero is Robbo.

Tüm dünya dolandırıcıları seviyor gibi görünüyor ve dünyanın yeni kahramanı da Robbo.

Hold it, Robbo.

Dur biraz, Robbo.

Wave your hat, Robbo.

Şapkanı salla, Robbo.

- I'm Robbo, not Rockefeller.

- Benim adım Robbo, Rockefeller değil.

You're popular, Mr. Robbo.

Çok seviliyorsunuz, Bay Robbo.

Mr. Robbo was considerate enough to give us this.

Bay Robbo bize bunları vermekle büyük incelik gösterdi.

- How do you like the sign, Robbo?

- Afişi nasıl buldun, Robbo?

They're all over at Robbo's place.

Hepsi Robbo'nun yerinde.

One of them will get Robbo.

Bir tanesi de Robbo'nun icabına bakacak.

We don't have to use violence. We lick Robbo by breaking him.

Şiddete gerek yok.Robbo'yu iflas ettirip yolumuzdan çekilmesini sağlayacağız.

- Good evening.

- İyi akşamlar Mr. Robbo.

Now Robbo's a national personality.

Robbo artık ulusal bir kahraman oldu.

I think he's a threat to the younger generation.

Bence Robbo genç nesil için bir tehdit.

- Even if we get Robbo to convert?

- Robbo'yu din değiştirmeye ikna etsek bile mi?

It's 12 : 30, Robbo comes in.

Saat 12 : 30'da, Robbo geldi.

" Robbo.

" Robbo.

Did Robbo say how he planned to fix the sheriff's wagon?

Robbo şerifin biletini nasıl keseceğini de söyledi mi?

When he fixes a wagon, it's an interesting ride.

Eğer Robbo bileti kesmişse, bunun ilginç bir gezinti olacağı kesindir.

Deputy Potts were there meetings between Robbo and the sheriff prior to the murder. - One, in particular.

Şerif Yardımcısı Potts şerifle Robbo arasında Koca Jim cinayetinden önce herhangi bir görüşme olduğunu hatırlıyor musunuz?

Robbo said something would happen to Big Jim and asked the sheriff if he wanted protection.

Robbo, Koca Jim'in başına bir şey gelebileceğini böyle bir durumda şerifin koruma isteyip istemediğini sormuştu.

Did Robbo contact him after this?

Peki Robbo şerifle daha sonra bağlantı kurdu mu?

Robbo made mistakes in the past but they've come back to haunt him.

Robbo geçmişte pek çok hata yapmış olabilir şimdi masum ama yakasını bırakmıyorlar.

- Robbo's store.

- Robbo'nun dükkanına göz kulak olacağım.

Robbo's my pal.

Robbo benim dostum.

Not good, Robbo.

İyi sayılmaz, Robbo.

When did you get out?

İçerden ne zaman çıktın Robbo?

Robbo is no longer a consideration.

Robbo'nun artık bir önemi yok.

I like Robbo.

Robbo'yu severim.

IKeeps his mind off business. Robbo, he crosses his legs, nothing.

Çünkü bu dikkatini dağıtır.Oysa Robbo bacak bacak üstüne attığında hiçbir şey olmuyor.

While Robbo was away, I got the charities.

Robbo hapisteyken, hayır işlerini ben yürütüyordum.