Rosenthal traducir turco
183 traducción paralela
Fortunately, we have our parcels, especially our friend Rosenthal's.
Allah'tan ki paketlerimiz var. Özellikle de Rosenthal'inkiler.
I'm getting used to Rosenthal's kindness.
Rosenthal'in inceliklerine iyiden iyiye alışmaya başlıyorum.
You know the Rosenthal bank?
Büyük bankacı Rosenthal'leri tanır mısın?
And you, Rosenthal, the sportsman...
Siz ne düşünüyorsunuz, Rosenthal? Siz bir sporcusunuz.
In 35 years, the Rosenthals have acquired three chateaux with hunting preserves, farms, orchards, warrens, stud farms, and 3 galleries of bona fiide ancestors.
Oysa Rosenthal'ler 35 yıl içinde avlakları, gölleri, ekilebilir toprakları, meyve bahçeleri, tavşanlıkları, sülünlükleri ve bütün atalarının eksiksiz yer aldığı 3 resim galerisiyle 3 tane tarihi şatoya sahip olmanın yolunu buldular.
Rosenthal's getting some grub ready.
Rosenthal sana yemek hazırlıyor.
Your friend Lt. Rosenthal, from the Hallbach camp, is here.
Arkadaşınız Teğmen Rosenthal burada.
- Not old Rosenthal!
- Sahi mi? Şu bizim Rosenthal!
The word of a... Rosenthal... and a Maréchal?
Bir Rosenthal'in Maréchal'in sözü mü?
A Maréchal and a Rosenthal, Officers?
Maréchal, Rosenthal... Bunlar subay mı?
Lieutenants Maréchal and Rosenthal have escaped.
Teğmen Maréchal ve Rosenthal'in kaçtıklarını saygılarımla arz ederim.
La Chesnayés grandfather was called Rosenthal and came from Frankfurt.
La Chesnayés'in büyükbabasının adı Rosenthal'mış ve Frankfurt'tan gelmiş.
- Good morning, Miss Rosenthal.
- Günaydın, Bayan Rosenthal.
Excuse me, I don't speak English.
Vicky Rosenthal.
I'll never forget when they shot Rosy Rosenthal.
Rosy Rosenthal'ı vurdukları günü asla unutmam.
Were you and Mr Rosenthal close friends?
Siz ve Bay Rosenthal iyi dost muydunuz?
"Now I've got you, Rosenthal"
"İşte elimdesin, Rosenthal."
My name's not even Rosenthal
Adım Rosenthal bile değil.
Now I've got you, Rosenthal!
Şimdi elimdesin, Rosenthal!
Please. The name is Rosenthal.
İsmim, Rosenthal.
Oh, I've missed you so... Rosenthal.
Seni çok özledim, Rosenthal.
When you're in stir you take the laughs when you can get'em, Rosenthal.
Kodeste iken, gülmeyi başarabildiğin an gülersin, Rosenthal.
I love you, Rosenthal.
Seni seviyorum, Rosenthal.
- Ludwig Rosenthal.
- Ludwig Rosenthal.
It's a lovely house, Herr Rosenthal.
Çok güzel bir ev Bay Rosenthal.
May I ask you a question, Herr Rosenthal?
Size bir soru sorabilir miyim Bay Rosenthal?
We're all very proud of Judah Rosenthal's philanthropic efforts.
Judah Rosenthal'ın hayırsever çabalarıyla hepimiz gurur duyuyoruz.
But it's Judah Rosenthal, our friend, that we most appreciate.
Ve kadehlerimizi dostumuz Judah Rosenthal için kaldırıyoruz.
Dear Miriam Rosenthal.
Sevgili Miriam Rosenthal,
- I've been seeing Dr Rosenthal.
- Bir süredir Dr Rosenthal'a gidiyorum.
And this is Dr Rosenthal.
Ve bu da Dr Rosenthal.
Rosenthal loved us.
Rosenthal beğenmiş.
I got you this from Rosenthal's deli.
Ben de'Rosenthal's Deli'den sana küçük bir şey getirdim.
This is a long shot. Trevor Rosenthal's biography of Alexander Pope. Volume two.
Alexander Pope'nin Trevor Rosenthal biygrafisi.İkinci baskısı.
The first pitch by Rosenthal... is hit on the ground towards second base!
Rosenthal'ın ilk atışı ikinci mıntıkaya yakın yere düştü!
What about the Rosenthal bid?
Rosenthal teklifi ne oldu?
They're acting on a writ of seizure before judgment brought against the gallery and photographer Philippe Gascon by the law firm of Smith, Deutsch Rosenthal on the behalf of WCM, World Creative Management.
WCM adına Smith, Deutsch Rosental hukuk firması tarafından galeri ve fotoğrafçı Phillippe Gascon aleyhine açılan davada verilen haciz kararına dayanarak hareket ediyorlar.
- Rosenthal!
- Rosenthal!
Bill Genaust was the movie man, Bob Campbell the still. They hooked up with Rosenthal going up the hill.
Bill Genaust ve Bob, Rosenthal'la tepeye tırmandılar.
[Hanks] That was Joe Rosenthal of the Associated Press, a civilian photographer who had taken these pictures of the landing.
Bu Associated Press'ten Joe Rosenthal'dı, çıkarma sırasında bu resimleri çeken bir sivil fotoğrafçı.
[Hanks] It was Rosenthal, however, who got the immortal shot and a lifetime's controversy, for he shipped all his pictures back unseen and undeveloped.
Ancak Rosenthal, tartışmalara yol açacak ölümsüz resmi çekti ve tüm resimlerini görmeden ve banyo etmeden gemiyle yolladı.
[Hanks] The comparison between the movie footage and Rosenthal's image is definitive.
Bu film görüntüleriyle karşılaştırma nihai sonucu veriyor.
He took exactly the same shot Genaust did from virtually the same position.
Rosenthal, Genaust'un çektiği resmi neredeyse aynı yerden çekmiş.
If it doesn't fit in our boxes, get rid of the Rosenthal-dishes.
Bizim kutularımıza uymazsa... Rosenthal-tabaklarından kurtul..
Rosenthal's worried.
Sorun bu. Rosenthal endişeli.
The Rosenthals got 795 for their place.
Rosenthal'ler 795 bin'e satmışlar evlerini.
- All set, Ms Rosenthal.
- Herşey hazır, Bayan Rosenthal.
Kiss my ass, Mr. Rosenthal.
Kıçımı öp Bay Rosenthal!
It'd suit me better than Mme Levy-Rosenthal.
Üstümde Bayan Levy-Rosenthal'dan daha şık duracak.
I doubt old Levy-Rosenthal will be back.
Yaşlı Levy-Rosenthal'ın yakında Döneceğinden kuşkuluyum.
Rachel Rosenthal.
- Rachel.