Scuba traducir turco
562 traducción paralela
- Do you like scuba diving?
- Dalmayı sever misin?
Yes, with a scuba diver, you know.
- Başkasıyla demek. Evet, bir scuba dalgıcıyla.
- With the scuba diver.
Ben Capri'de kaldım.
Do you know, my mother wrote me a letter telling me that she knew someone who told her that you had tried to commit suicide over me.
- Scuba dalgıcı ile birlikte. Annem bana bir mektup yazmış. Benden sonra senin intihara kalkıştığını söyleyen bir tanıdığı varmış.
JOHN : This year it's scuba diving.
Bu sene sküba dalması çıktı.
Water skiing champion, scuba diving instructor.
Su kayağı şampiyonu. Tüplü dalış eğitmeni.
Buy him a scuba suit.
Ona bir dalgıç kıyafeti de alsana.
You scuba?
Dalar mısın?
I got my bags and scuba gear in the car, but...
Çantalarımı ve dalma aygıtımı arabaya koydum, fakat...
He said he'd been scuba diving that morning and that he was now on his way to the winery to speak to his brother.
O sabah tüplü dalış yaptığını ve o anda kardeşiyle konuşmak üzere şaraphane yolunda olduğunu söyledi.
No, sir, he was scuba diving in the ocean.
Hayır, efendim, okyanusta tüplü dalış yapıyormuş.
Preliminary reports appear to indicate that he was scuba diving in a desolate area when the accident occurred.
İlk raporlardan elde edilen bilgilere göre, kaza olduğunda ıssız bir bölgede tüplü dalış yapıyordu.
Does it seem logical to you that a person would starve himself for two days and then go scuba diving?
Bir insanın iki gün süreyle aç kalıp, sonra da tüplü dalışa gitmesi sana mantıklı geliyor mu?
I'm an experienced scuba-diver.
Ben deneyimli bir dalgıcım.
Get me helos, scuba teams, compressors, air-hose packages, the works.
Helikopterleri, dalgıç ekiplerini, hava sıkıştırıcılarını, hava hortumlarını tahkimatı hazırlayın.
Get this man into some scuba gear.
Bu adama dalış takımı verin.
- Don't go scuba diving.
- Dalışa gitme de.
I'll get my scuba-diving equipment and really show you...
Gidip deniz altı malzemelerimi getireyim de sana neler yapabildiğimi göstereyim.
I even took an advanced scuba course for that invasion.
Hatta istila için ileri derece dalış kursu bile aldım.
The scuba club wants a report on diving under the influence. Let's see.
Dalış kulubü etki altında dalma hakkında bir rapor istiyor.
Anyway, that's Freddy's Scuba. This is Betty's Scuba.
Orası Freddy'nin Dalgıç Malzemeleri, burası da Betty'nin Dalgıç Malzemeleri.
He's a scuba diver, KITT, not E.T.
O bir balıkadam KITT, E.T. değil.
He taught Scuba at the Y for two years.
Tüplü dalış belgesini alalı iki yıl oldu.
It might help explain why a scuba instructor went diving'all by himself.
Bu, lisanslı bir dalgıcın neden bir başına dalmaya çıktığını açıklamaya yardımcı olabilir.
But get some scuba gear.
Ama yine de dalma takımı ayarla.
Scuba, parasailing.
Dalış, para-sailing...
He wants some scuba gear for the kids.
Çocuklarına dalma takımı almak istiyor.
And I'm gonna learn to scuba dive too
Skuba dalış da öğreneceğim
I'm an experienced scuba diver and tour guide, deep-sea fisherman...
Ben deneyimli bir balıkadam ve tur rehberi, derin su balıkçısı...
It's your scuba suit.
Dalgıç kıyafetin.
I'm late for pre-scuba school.
Dalış okuluna geç kaldım.
You said you liked scuba-diving and raced seahorses.
Tüple dalmayı ve denizatı yarışmasını sevdiğini söyledin.
i'll wear scuba gear.
Oksijen tüpü alırım.
How about scuba gear and a body bag?
Öyle mi dersin? Dalış takımıyla ceset torbası nasıl?
Also because the scuba divers are not used to going down below 300 feet.
Ayrıca dalgıçlar 90 metrenin altına gitmeye alışık değiller.
Iwas ready for a lazy week of serious scuba diving off the Grand Keys.
Grand Keys açıklarında dalarak geçireceğim mükemmel bir haftaya hazırlanıyordum.
Scuba diving is fun.
Scuba dalışı eğlencelidir.
And scuba diving.
Ve aletli dalış için.
Scuba diving?
Aletli dalış mı?
Who's going scuba diving?
Kim aletli dalışa gidiyor?
What do you have to go scuba diving for?
Ne demeye aletli dalışa gidiyorsunuz ki?
Yes, generally, that's where scuba diving is done.
Evet, genelde, aletli dalışın yapıldığı yer orası.
I don't even know if I can go scuba diving.
Aletli dalışa gidebilir miyim, bilmiyorum.
It's from scuba diving.
Aletli dalış yüzünden.
The same thing with the, the, uh, scuba diving.
Şu, şu, şu... Tıpkı şu dalış dersinde yaptığın gibi.
- I don't scuba-dive.
- Tuple dalamiyorum.
- I can't scuba-dive either.
- Ben de dalamiyorum.
So you see, Peg, after Jefferson gets the deer bait Griff has to ski it down to the lake where Ike has set up camp and Bob Rooney scuba dives it into the lake to see which fish are the hungriest telling Officer Dan so he in turn can smoke signal the information back to me so I can ice fish with utmost confidence.
Gördüğün gibi Peg, Jefferson geyik yemini temin ettikten sonra Griff onu göle kadar kayarak getirmek zorunda! Orada Ike kamp kuracak. Ve Bob Rooney göle dalıp hangi balıkların daha aç olduğunu tespit edecek.
Scuba diving?
Dalış mı?
Have you heard of scuba diving?
Tüplü dalışı duydun mu?
The getting fat or the not drinking? ... Jamaica for the weekend scuba diving.
Jamaika'da dalgıçlık yaptık.