Seattle traducir turco
3,280 traducción paralela
Look, I-I know the Gilmore case dragged up a lot of stuff between us from the past, but, for what it's worth, in Seattle I never said you were wrong.
Gilmore davasının geçmişte aramızda olan birçok şeyi ortaya çıkardığını biliyorum ama Seattle'da ne yaşanmış olursa olsun ben hiç yanıldığını söylemedim.
And after a week, the Americans were evacuated and I was back in Seattle.
Bir hafta sonra Amerikalılar tahliye edildi ve Seattle'a geri döndüm.
Well, I always knew Seattle was a music town.
Seattle'ın müzik şehri olduğunu bilirdim.
She's still flying up to Seattle every weekend, but...
Hâlâ her hafta sonu Seattle'a uçuyor...
A transfer was made from an account at your bank to a bookstore in Seattle.
Sizin bankanızdan, Seattle'daki bir kitapçıya bir para transferi yapılmış.
In 1973, as husband and wife, we were taken on a Soviet submarine to a fishing boat off the shore of Seattle.
1973'te karı koca olarak Sovyet denizaltısıyla Seattle'a getirildik ve bir balıkçı teknesiyle sahile bırakıldık.
Relocated last month to Portland from Seattle... no priors, no outstanding.
Geçen ay Seattle'dan Portland'a taşınmış. Sabıkası ya da borcu yok.
He was working for a software company up in Seattle.
Seattle'da yazılım şirketinde çalışıyormuş.
And this is Tina Dyson, a 19-year-old college student from Seattle.
Bu da Tina Dyson, Seattle'dan, 19 yaşında bir üniversite öğrencisi.
Ok, so the unsub's first victims were discovered two weeks apart in 1992 in Seattle.
Şüphelinin ilk kurbanları 1992'de iki hafta arayla Seattle'da bulundu.
Her body was found in a shallow grave just outside of Seattle.
Cesedi Seattle'ın dışında sığ bir mezarda bulundu.
Seattle division. We spoke on the phone.
Seattle ofisinden, telefonda görüşmüştük.
My guess is he hasn't been back in Seattle in a while.
Şüphelinin bir süredir Seattle dışında olduğunu düşünüyorum.
Rochelle Jenkins, a 40-year-old prostitute was found dumped in an alley in Seattle.
Rochelle Jenkins, 40 yaşında hayat kadını, Seattle'da bir sokağa atılmış.
With good police work, especially from the Seattle P.D. and the Washington State Patrol.
Seattle Polisinin ve Washington Eyalet Devriyeleri'nin sıkı takibi sayesinde.
Is that from Sleepless in Seattle?
Bu sözler, Sleepless in Seattle'dan mıydı?
Yes, that is from Sleepless in Seattle.
Evet, Sleepless in Seattle'dandı.
I hope you got a warrant, because, as I recall, I was fired by my boss in Seattle for doing the exact same thing.
Umarım haklı bir nedenin vardır çünkü hatırladığıma göre aynı şeyi yaptığım için Seattle'daki patronum beni kovmuştu.
Sleepless in Seattle.
Sleepless in Seattle.
And with the final pick in the 2012 draft, Seattle selects Nathan Coder, punter, Illinois State University.
2012'nin son seçimi Seattla, Illinois State Üniversitesinden Nathan Coder'ı seçti..
It's... 5 : 00 in Seattle.
Seattle'da saat 5 oldu.
Dr. Cristina Yang of Seattle fame, formerly of California.
Doktor Cristina Yang. Seattle'ın ve öncesinde California'nın ünlü siması.
Soften up those sharp Seattle edges.
Şu keskin Seattle kenarlarını biraz yumuşat.
Look, I'm not gonna stay in Seattle just because you don't want to be alone.
Bak, sırf sen yalnız kalmak istemiyorsun diye Seattle'da kalacak değilim.
You belong in Seattle, saving lives.
Senin yerin Seattle. İşin hayat kurtarmak.
A 727 takes off from Portland bound for Seattle.
Bir 727 Portland'dan Seattle'a doğru yola çıktı.
It was my first day as chief of the Seattle office.
Amir olarak Seattle ofisindeki ilk günümdü.
$ 200,000, a refueling truck to meet the plane here in Seattle... and four parachutes.
200.000 dolar. Seattle'da uçağa yakıt ikmali yapacak bir kamyon ve dört paraşüt.
McSweeten, welcome to Seattle.
McSweeten, Seattle'a hoş geldiniz.
Man : Train 643 with stops in Cleveland, D.C., and Seattle now boarding on track...
Cleveland, D.C., and Seattle'da duraklayan 643 Sefer Sayılı Tren kalkışa hazırlanıyor.
If you were thinking, you wouldn't have Seattle as the capital of Washington.
Düşünüyor olsaydın Washington'ın başkentine Seattle yazmazdın.
We assumed he went AWOL, like that time in Seattle.
Seattle'da yaptığı gibi sebepsizce çekip gitti sandık.
How is the great surgeon from Seattle on this fine day?
Seattle'lı harika cerrah bu güzel günde nasılmış bakalım?
Prem Oppo 65 from Seattle might have a chance, but you, reading out pages from a woefully outdated operating manual, WILL NOT!
Seattle'da, Prem Oppo 65'te, sana bi şans verebilirim, ama sen bir çok geride kalmış işletim kılavuzundan okuma, işe yaramıyor!
Is Twilight in Seattle?
Alacakaranlık Seattle'da mı geçiyor?
Adalind Schade arrived yesterday at 2 : 30 P.M. On lufthansa flight 6331 from vienna, via Frankfurt and Seattle.
Adalind Schade dün saat 14.30'da Viyana'dan Lufthansa'nın 6331 nolu uçuşuyla, Frankfurt ve Seattle üzerinden gelmiş.
And I thought you were still in Seattle with Derek and Richard.
Seni Derek ve Richard'la hala Seattle'da sanıyordum.
I went to Seattle.
Seattle'a gittim.
I am happy to be back at Seattle Grace-Mercy West, but not if my progress ends here.
- Seattle Grace Mercy West'e döndüğüm için çok mutluyum ama burada ilerleyemeyeceksem olmaz.
I'm sorry, but there are plenty of other houses in Seattle for you not to screw interns in.
Kusura bakma ama Seattle'da stajyerleri becermeyeceğin bir sürü ev var. Bu çok salakça.
Dr. Hunt, I'm sure you're aware, members of your staff have now lodged an official complaint with intent to sue Seattle Grace-Mercy West hospital. lam.
Doktor Hunt farkında olduğunuz üzere çalışanlarınızın bazıları Seattle Grace Mercy West Hastanesini dava etme amacıyla şikâyette bulundu.
I always say, I would never have met Hank if my ex Carol hadn't forced us to move to Seattle to be closer to her family.
Her zaman söylerim eski eşim Carol ailesine yakın olmak için Seattle'a taşınalım diye tutturmasaydı Hank'le tanışamazdım.
He referred the tumor patient to somebody over at Seattle Pres.
Tümörü olan hastayı Seattle Pres'teki başka birine yönlendirdi. Harika.
It all points north to Seattle, to Tom Cooley's ranch.
Her şey Seattle'daki Tom Cooley'in çiftliğini gösteriyor.
And the Seattle PD, last time around.
Aynı zamanda Seattle Polis Departmanı'nın.
Speaking of giving someone the finger, Finn compromised a case in Seattle by illegally obtaining DNA evidence.
Birinin parmağından söz açılmışken Finn, yasal olmayan yollarla, Seattle'da bir davada bir kanıt ele geçirmiş.
Son of Seattle, lots of money, lots of friends.
Seattle'dan, bolca parası ve arkadaşı var.
narrows it down even further, puts the bodies just outside the Seattle metropolitan area.
Bakacağımız yeri şöyle küçültüyor cesetleri Seattle merkezinin hemen dışına koyuyor.
Well, next question is why were eight bodies already buried just outside of Seattle, dug up and moved to who-knows-where, Nevada?
Bir sorum daha var. Seattle'ın dışında sekiz ceset çoktan gömülmüşken oradan çıkarılıp neden Nevada'da ıssız bir yere gömülüyor?
But I'm freaking out here.
Seattle üzerime doğru geliyor.
Seattle's breathing down my neck.
Nöbet geçirme sakın Dex.