Security system traducir turco
1,170 traducción paralela
Why is my security system disabled?
Güvenlik sistemim niye kapalı?
We would have to inspect their security system thoroughly.
Doğal olarak bütün güvenlik sistemini iyice teftiş etmemiz gerekecek.
To make a risk analysis, we will need to test your security system and see how it operates during a shutdown of your primary generator, heating, electrical, and ventilation systems.
Risk analizleri için güvenlik sistemini kontrol etmemiz gerek. Ana jeneratörün kapanmasıyla nasıl çalışacağını görmeliyiz. Isıtma, elektrik ve havalandırma sistemi kapanacak.
Security system. Vent work. Vaults.
Güvenlik sistemi, havalandırması, kasa dairesi.
All right, I'll be in here trying to hack into the vault security system. Charles... Secure the escape route.
Ben havalandırma sistemine sızmaya çalışacağım, Charles kaçış rotamızın güvenliğini sağla.
Years for a decent security system. Two weeks for an aquarium.
Düzgün bir güvenlik sistemi vermeleri yıllar alıyor, akvaryum vermeleri iki hafta.
Our security system chirps if the door is left open for more than 30 seconds.
Kapı 30 saniyeden fazla açık kalırsa güvenlik sistemi alarm verir.
The security system all runs through this junction box.
Binayı mimarından iyi biliyorum. Bütün güvenlik sistemi bu kutudan geçiyor.
Within the security system files you'll find a list of force - shield codes.
Güvenlik sistemleri dosyaları içinde, güç kalkanları kodları listesi bulacaksınız.
The bank's only security system was an alarm that rang - in the hotel next door.
Bankanın tek güvenlik sistemi yandaki otelin alarmıymış.
This is a unique security system.
Bu eşsiz bir güvenlik sistemi.
Did you manage to fit an entire security system in here this time? Or maybe just a shotgun? - Look and see.
Yine güvenlik işleri mi?
You have a very sophisticated security system here.
Burada çok karmaşık bir güvenlik sistemi var.
Purple 4, radio headquarters for approval to activate NEUCOM's security system.
Mor 4, NEUCOM'un güvenlik sistemini etkinleştirme onayı için merkezle bağlantı kur.
I bet it's the same guy who hacked into the security system.
Bahse girerim ki güvenlik sistemine sızan kişidir.
Is the security system in place?
Güvenlik sistemi devrede mi?
Their security system is operational.
Güvenlik sistemi çalışıyor.
When you activate this, it will lock down the security system for as long as it takes to copy the blueprints.
Bunu devreye soktuğunda, planları kopyalaman için güvenlik sistemini kapatacak.
As long as Marshall can shut down the security system.
Marshall güvenlik sistemini kapatırsa iyi olacağım.
Okay, now I will activate the RF modem and hack into the security system.
Şimdi modemi çalıştırıp güvenlik sistemine gireceğim.
Marshall says the security system is shut down.
Marshall güvenliğin kapatıldığını söyledi.
Security system is back online. I don't know how they did it.
- Güvenlik sistemi bağlandı.Nasıl becerdiler bilmiyorum ama çalışıyor.
Remember the security system in Nepal?
Nepal'deki güvenlik sistemini hatırlıyor musun?
I had to buy Alfred enough time... to disable the security system.
Alfred'ın güvenlik sistemini iptal etmesini bekliyordum.
How would they even get past your new million-dollar security system?
Milyon dolarlık yeni güvenlik sistemini nasıl aştılar peki?
This one has a motion-activated security system.
Bu hareketle etkinleşen bir güvenlik sistemi.
Without doubt, this is the metal object that set off the airport security system... and led to the assault of my client.
Şüphesiz ki, havaalanı güvenlik sistemini harekete geçiren ve bu yüzden müşterime yapılan saldırının sebebi olan metal bu.
I had a security system put in to protect you. It worked.
Seni korumak için güvenlik sistemi kurmuştum.
But what the other people really want is to fuck you and to make money off of you and to hang you in the living room with the fancy security system.
Ama diğer İnsanların istediği, seni becermek, senden para kazanmak, güvenlik sistemi iyi olan bir oturma odasında seni asmak.
The kidnappers control the security system.
Güvenlik sistemi onlarda.
- We installed a high-level, personalised security system at your house, one I devised myself.
- Senin evine üst-düzey kendi geliştirdiğim bir kişiselleştirilmiş güvenlik sistemi kurmuştum.
She's on an antipsychotic and two antidepressants... which kept her out of trouble, until last night. What do you got? Security system.
Dün geceye kadar onu beladan uzak tutan bir antipsikotik ve iki antidepresan kullanıyor.
- What about the security system?
- Peki ya güvenlik sistemi?
Listen, it's an emergency. I need the best home security system on the market.
Piyasada ki en iyi ev koruma sistemine ihtiyacım var.
Now this controls the security system.
Bu güvenliği kontrol eder.
A company, which, under your guidance, has been unable to provide my bank with a fully operational security system in the allotted time stated in the contract.
Ve bu şirket, sizin idarenizde, kurulması gereken güvenlik sistemini kontratta belirtilen tarihte hazırlayamadı.
This is serious. Tomorrow I'll try to check out my mom's security system.
Yarın annemin güvenlik sistemini kontrol edeceğim.
Well, it seems that our security system works.
Güvenlik sistemimiz çalışıyor galiba.
- With all due respect, Molly told you the security system had not been tested.
Molly size güvenlik sisteminin denenmediğini söylemişti.
Security system restarted on level two.
2. seviye güvenlik sistemi yeniden başlatıldı.
However, the briefcase is security coded with a secondary system wired to a remote detonator.
Ama çanta şifreli. Şifresiz açılırsa, uzaktan patlatılacak bir bombaya bağlı.
The only way to get inside the system is to splice directly into one of the fiber optic cables, but any interruption in the feed will alert security.
Sisteme girmenin tek yolu, fiber optik kablolardan birine doğrudan bağlanmak ama en küçük bir kopukluk güvenliği alarma geçirir.
And there was a security tech that came up to her apartment to check on the new alarm system.
Bir de yeni alarm sistemini kontrol etmek için teknisyen geldi.
SAFE. YEAH, WELL A GOOD SECURITY SYSTEM WOULD DO THE SAME JOB
İyi bir güvenlik sistemi de aynı işi görür.
I put up a few cameras and tapped into the security system... so I could see everything that was going on.
Böylece olup bitenden haberdar olabiliyordum.
The National Security Agency argues it's one of its most important weapons. And that they don't abuse the system.
Milli Güvenlik teşkilatı bunun teröristlere karşı en önemli silahlardan biri olduğunu ve sistemi kötüye kullanmadıklarını söylüyor.
They contracted him to design a test for security flaws in their nuclear command and control system.
Nükleer kontrol ve kumanda sistemindeki güvenlik hatalarını test etmesini istediler.
- Override the electronic security... for every hotel, co-opting each system with their own.
- Bütün otellerin elektronik güvenliklerini çiğneyip, her sistemi kendileri yönetebilirler.
At 0625 hours there was a security breach in the main computer system.
06 : 25'te ana bilgisayar sisteminde bir güvenlik sızması oldu.
The system provides the best of new technology and tried and true security, making Harderbach Financial the most secure a bank can be.
Sistem en yeni teknolojiyi kullanıyor ve gerçek güvenlik sağlayarak, Harderbach Finans'ı en güvenli banka hâline getiriyor.
Of course, if the head of security told you the system is not ready, then it seems like a - how do you say? - knucklehead move to have this soiree.
Eğer güvenlik şefi size sistemin hazır olmadığını söylediyse, bu geceyi düzenlemek ahmakça bir fikir.