Some of that traducir turco
18,157 traducción paralela
We gotta get some of that.
Bundan biz de bulmalıyız.
Why don't you just sit back and enjoy some of that sweet wat...
Arkana yaslanıp bu şirin kasa...
When you were a Sheriff, was there ever... a moment even just for a second, when you wished that you could hand off some of that responsibility?
Sen şerifken, bir dakika hatta bir saniyeliğine dahi sorumluluğunun bir kısmından vaz geçmeyi istedin mi?
Some of that stuff can be yours if you work hard and play by the rules.
Sıkı çalışıp kurallara bağlı kalırsanız o malzemelerden bazıları sizin olabilir.
Now, I know I left you all some of that good powdered stuff.
O güzel toz karışımdan size de bıraktığımı biliyorum.
Are you? . Or are you attempting to assuage some of that guilt you've been carrying around?
Yoksa biraz vicdan yatıştırma peşinde misin?
Or a subsidiary that acquired some of the company's assets.
Belki de şirketin mallarını alan biridir.
You mean, non-douchebags without bloated egos who don't feel entitled to absolutely everything in existence and can carry on some semblance of an intelligent conversation beyond that of professional sports and / or video games?
Yani şu öküz, şişik egolu ve nefes alan her canlıyı aldatma eğiliminde olmayan, üstüne üstlük profesyonel spor ve video oyunları konulu muhabbetin ötesinde entellektüel diyaloğa yatkınlık gösteren adamlardan mı bahsediyorsun?
You're saying there's a Portal in some other universe that can take us to anyone if we just think of them?
Yani başka bir boyutta bizi, düşündüğümüz birine götürecek bir Geçit mi var?
S-so you're saying that Robyn changed her mind about ratting you out because of what she saw in some video?
Yani dediğine göre Robyn seni ispiyonlamaktan videoyu izledikten sonra mı vazgeçti?
I didn't want it out there that Damian left the restaurant first in the pursuit of some... Professionals.
Damian'ın profesyonel peşinde koşmak için önce çıkmasının duyulmasını istemedim.
I wondered that, but some of these people are fisher folk.
Bunu ben de düşündüm, fakat bu adamlardan bazıları balıkçı.
He said himself that it felt like he was in some kind of a fugue state.
O sırada füj halinde gibi hissettiğini söyledi.
It may not surprise you to learn that some of our activities fell on the wrong side of the law.
Bazı yaptıklarımızın hukuka uymadığını tahmin etmek seni pek de şaşırtmasa gerek.
Some sort of burn book that she'd release to authorities if need be.
Eğer yetkililer isterse diye bir tür kara kaplı defter gibi bir şey.
I also found that a neighbor lodged a complaint about recent construction, saying that they were building some sort of basement without a permit.
Ayrıca bir mahalle sakininin son zamanlardaki inşaatla ilgili şikayette bulunduğunu öğrendim. İzin almadan bir tür bodrum yaptıklarını söylemiş.
The idea is that, once the software catches up, we'll be able to have access to some of the greatest minds in the world.
Fikir yazılım istediğimiz düzeye gelince dünyadaki en büyük akıllardan kimisine ulaşabileceğimiz yönünde.
So you think that there's some kind of invisible super-spyware lurking on our systems?
Yani sistemlerimize sızan görünmez bir süper virüs olduğunu mu düşünüyorsunuz?
TheScrubJay is dead, but at least we got his real name, because that led to his records, and that led to the recovery of some pretty strange items he fenced on the black market.
TheScrubJay öldü ama en azından gerçek adını aldık çünkü bu şekilde kayıtlarına ulaştık ve sonra da kara markette sattığı bazı garip eşyaları kurtardık. 1.
I heard you guys have some sort of crazy story about stolen minds, is that it?
Duyduğuma göre çalınan beyinlerle ilgili çılgın bir hikayeniz varmış, değil mi?
Well, I've come to respect some of your ways, Finch, that doesn't mean that I'm gonna be strolling around the financial district wearing a sandwich board.
BÃ ¢ zı yöntemlerine saygı duyabilirim, Finch, ama bu finansal bölgede bir sandviç levhasıyla dolaşacağım anlamına gelmiyor.
I figured that we would find some kind of balance, you know?
Düşündüm ki bir şekilde denge sağlayabilirdik?
Is that some kind of euphemism?
Bu bir tür örtmece mi?
With this list of traits, plus some tweaking to their software, we could actually print a copy of Hawks, run that through the...
Bu özellikler listesi ve yazılımlarına birkaç ufak hamle ile Hawks'ın bir kopyasını çıkarıp bunu taratabiliriz ve...
And i am proud to announce that due to outstanding work By some of this country's best and brightest, Led by special agent donald ressler - -
Gururla açıklamak isterim ki bu ülkenin yetiştirdiği en iyi ve en parlak ajanlarından biri olan Özel Ajan Donald Ressler Karakurt'u federal gözetim altına almayı başarmıştır.
Oh, is that some sort of angel rule?
Bu bir çeşit melek kuralı mı?
Since you're not a professional lawyer.. ... that's why I am overlooking some of your mistakes.
Sen profesyonel bir avukat değilsin, bu yüzden bazı hatalarını görmezden geliyorum.
Chris, I just don't think that we can wrap her up in some sort of bubble.
- Chris, sanırım mümkün değil. Onu sürekli koruma altında tutmamız mümkün değil.
Max, that's real sweet of you to score some dope for me, but I'm gonna pass.
Max, benim için böyle şeyler hazırlaman.. .. çok güzel. Ama sağol, almayayım.
And now that I've made a complete idiot of myself, maybe we can go out sometime, get some fries or something?
Ve kendimi tam da bir aptal gibi gösterdim. belki bir ara dışarı çıkıp patates kızartması yeriz?
So if you don't wanna go outside of Harvard to do that, then I suggest you go up to Cambridge, and convince Sheila to start feeding us some worthy goddamn applicants.
Bunu yapmak için Harvard dışına çıkmak istemiyorsan o zaman Cambridge'a gidip... Sheila'yı bize dişe dokunur bir kaç başvuru yollaması için ikna etmelisin.
Wait a second. You're throwing away the next two years of our lives for something that some criminal said?
Bir dakika, gelecek iki senemizi boşa atmanın sebebi bir suçlunun ettiği laf mı?
So that some day I could bring you here to the scene of your crime.
Bir gün seni buraya getirebilmek için işlediğin cinayetin olay mahallîne.
And there are a lot of people in this state that have some backward views on gays.
Yine bu bölgede eşcinseller hakkında geri kalmış görüşlere sahip birçok insan var.
You're gonna let some black retard laugh at you like that, in front of all these people?
Bunca insanın önünde kara bir özürlünün böyle gülmesine izin verecek misin?
I hope that some of you can relate to it. Here we go.
Umarım bazılarınız meramımı anlayabilir.
I mean, some of this candy for her, bein'that she the widow and all.
Bu şekerlerin bir kısmı onun, ne de olsa dul kalan o.
There's some part of you that knows I'm right.
Bir parçan haklı olduğumu biliyor.
So, I would need some sort of guarantee that this person, who may or may not exist, would not get arrested if they were to help us out.
Mevut olmama ihtimali bulunan bu adam için bize yardım ederlerse tutuklanmayacaklarına dair bir garanti gerekebilir.
That's got to take some of the sting out of it.
Bu olayın acısını bir nebze azaltır.
She must have had some kind of interaction with the Ahmadis or at least been exposed to that symbol.
Ahmadilerle bir etkileşimi olmuş olmalı ya da en azından armayı görmüştür.
Look. That video has leaked of Alex Parrish, seen here, in the garage of the FBI's New York field office with what appears to be a bomb of some kind.
Alex Parrish'in, FBI New York saha ofisi garajında bombaya benzer birşeyle görüldüğü bu video yeni sızdı.
And I know some of you may think that it's your gun that gives you your power.
Bazılarınız silahın size güç vereceğini düşünmüş olabilir.
The victims represent some type of authority figure. That would explain why Claire Westchester was targeted.
Kurbanların belli bir otorite figürünü temsil etmesi Claire Westchester'ı niye seçtiğini açıklar.
And this indicates that his childhood trauma may have some direct link to these type of locations.
Bu da çocukluk travmasının bu tip mekanlarla doğrudan bağlantısı olduğunu gösteriyor.
Yes, well, it turns out that some of the dig crews are refusing to work for an Englishman any more.
Anlaşıldığı üzere kazı ekiplerinden bazıları artık İngilizler için çalışmayı reddediyor.
If you had told me that you had some kind of a Neolutionist implant in your face...
Neolutionistlerin suratına bir implant taktığını söylemiş olsaydın...
You get some kind of kick out of that?
- Bundan zevk mi alıyorsun?
But after we slaughtered some 10 of them, remember that they manufacture the best lenses in the world.
Fakat onlardan 10'unu katlettikten sonra, Dünyanın en iyi lenslerini ürettiklerini unutmayın.
I can't spend the rest of my time with some ding-dong like that following me around.
Hayatımın geri kalanını kafama çan takarak geçiremem böyle.
What, is this some kind of lesbian superpower that you can fix machines like this, like a man?
Bu ne, böyle makineleri erkek gibi tamir edebilmen bir çeşit lezbiyen süper gücü mü?
some of them 141
some of it 85
some of us 51
some of you 27
some of the time 21
some of them are 20
of that i have no doubt 18
of that 53
that 10639
that's nice 2129
some of it 85
some of us 51
some of you 27
some of the time 21
some of them are 20
of that i have no doubt 18
of that 53
that 10639
that's nice 2129
that's enough 4716
that's gross 203
that's it 18340
that's good 7000
that's great 6151
that's right 20311
that's all 8171
that's 10531
that's my boy 361
that's my girl 410
that's gross 203
that's it 18340
that's good 7000
that's great 6151
that's right 20311
that's all 8171
that's 10531
that's my boy 361
that's my girl 410
that's all i got 169
that's awesome 830
that's good to hear 161
that's cool 1334
that all started with a big bang 89
that's great work 19
that'll be it 25
that's my best friend 28
that's my sister 96
that's good to know 269
that's awesome 830
that's good to hear 161
that's cool 1334
that all started with a big bang 89
that's great work 19
that'll be it 25
that's my best friend 28
that's my sister 96
that's good to know 269
that's for sure 889
that doesn't seem fair 27
that's my baby 48
that's me 2273
that's my man 51
that is 2872
that's my line 54
that is so lame 16
that'll be me 20
that doesn't seem fair 27
that's my baby 48
that's me 2273
that's my man 51
that is 2872
that's my line 54
that is so lame 16
that'll be me 20