Springer traducir turco
397 traducción paralela
Mr Dammit, my name is Spinelli but I'm known as D'Artagnan.
Ben Bell von Springer. Bana herkes D'Artagnan der.
I had to ask Tom's 51-year-old sister who looks like Jerry Springer and doesn't like me all because my best friend couldn't stand me being so happy.
Tom'un 51 yaşındaki Jerry Springer'a benzeyen ve benden hoşlanmayan ablasından rica etmek zorunda kaldım. Çünkü en iyi arkadaşım, bu kadar mutlu olmama dayanamadı.
From what Nancy Springer tells me, that's not all she takes care of down there.
Nancy Springer'ın dediğine göre orada sadece atlarla ilgilenilmiyormuş.
Well, I still want him for that train robbery up at Springer.
Springer'daki tren soygunu için hala onu arıyorum.
Springer.
Springer.
It's Cadet Springer.
Öğrenci Springer.
If anyone were capable of such an irresponsibility... it could be Cadet Springer.
Böyle bir sorumsuzluk yapabilecek biri varsa, o ancak Öğrenci Springer olabilir.
Where would I find this Cadet Springer?
Şu öğrenci Springer'i nerede bulabilirim?
Cadet Springer?
Öğrenci Springer?
I gather they found you at Springer's quarters, right?
Sanırım sizi Springer'in mıntıkasında buldular, doğru mu?
Tell me, Lieutenant... you had your little talk with Springer?
Anlatıni Komiser Springer'la küçük bir konuşma yaptınız?
Springer was on the gun-cleaning detail, correct?
Springer topu temizleme görevindeydi, doğru mu?
Springer was the last one to clean the gun.
Springer topu temizleyen son kişiydi.
And Springer has a history of carelessness.
Ve Springer'in ihmalkarlık geçmişi var.
I know that you believe that Cadet Springer... while he was cleaning the gun, carelessly left the rag in there.
Biliyorum ki, siz öğrenci Springer'in topu temizlerken, bezi dikkatsizce orada bıraktığına inanıyorsunuz.
But if it was not Springer... and someone was not cleaning that cannon... and they put a rag in it... then it was deliberate.
Fakat eğer Springer değilse, ve biri o topu temizlemiyorsa, ve bezi içine koyuyorsa, bu kasıtlı bir eylemdir.
Could have another little chat with Mr. Springer.
Bay Springer'le küçük bir konuşma daha yapabilirsiniz.
I don't see Springer.
Springer'i görmüyorum.
You know... Cadet Springer denies leaving the rag in the gun.
Biliyorsunuz, öğrenci Springer topta bez bıraktığını yadsıyor.
Springer was responsible for the gun.
Springer toptan sorumlıu idi.
Yeah, I think I saw something like that on Cadet Springer.
Evet, sanırım öğrenci Springer'in dolabında onun gibi bir şey gördüm.
I got that boy Springer... and I do intend to go back to him.
Şu çocuk Springer var ona geri dönmek niyetindeyim.
I see where Cadet Springer was caught sneaking off... the academy grounds six times.
Öğrenci Springer'in akademi alanından altı kez gizlice sıvışırken yakalandığını görüyorum.
Roy Springer.
Roy Springer.
Lieutenant Columbo is waiting in your office... with Cadet Springer.
Komiser Kolumbo ofisinizde sizi bekliyor, öğrenci Spriger'le birlikte.
Mr. Springer.
Bay Springer.
Colonel, Cadet Springer...
Albay, öğrenci Springer...
Cadet Springer has decided to return to the academy.
Öğrenci Springer akademiye dönmeğe karar verdi.
Mr. Springer... pending investigation of this serious infraction... of the rules of the academy... you are going to be confined to quarters until further notice.
Bay Springer, akademinin kurallarını ciddi bir biçimde çiğnemen dolayısıyla yapılacak soruşturma süresince ikinci bir emre kadar oda hapsindesin.
Springer?
Springer?
This is not Springer's file.
Bu Spriger'in dosyası değil.
I have higher hopes for Mr. Springer.
Bay Springer için benim büyük umutlarım var.
When I think of Haynes and Springer... and I think about this file... the fact that their reactions are predictable... I find something else interesting.
Haynes ve Springer'i düşününce ve bu dosyaya bakınca, tepkilerinin öngörülebilir olması, ben başka bir şeyi ilginç buluyorum.
Springer has a set, the officer of the day... and I have a set that will open every lock on the campus.
Biri Springer'de, nöbetçi subay ve bende. Bunlar akademideki her kapıyı açar.
Well, we know Springer wasn't on campus at the time.
Şey, Springer'in o sırada akademide olmadığını biliyoruz.
So maybe somebody took Springer's keys... or they took the keys of the officer of the day.
O halde biri springer'in anahtarlarını almış olabilir ya da nöbetçi subayınkileri.
So that means it either had to be Springer's set... or the set of the officer of the day.
O halde demek oluyor ki, ya Springer'inkiler olmalı ya da nöbetçi subayınkiler.
Even so, i want sparkling wine. Springer!
Öyle de olsa, şampanya istiyorum Springer.
Hi, springer!
Merhaba Springer!
And at springer's, i thought i was going to die.
Springer'in Yeri'nde öleceğimi sandım.
Where else but at springer's?
Springer'in Yeri'den başka nerede oldu?
Springer, two beers on me!
Springer, benden iki bira ver!
You know what Dr. Springer said...
Doktor Springer'ın ne dediğini biliyorsun...
Well Dr. Springer can take his stethoscope and shove it into his little black bag. Sorry babe...
Doktor Springer stetoskobunu alsın ve küçük siyah çantasına soksun.
Beate Springer : Physical Education
Beate Springer :
Are you writing for the Springer press now?
Şimdi de Spring gazetesi için mi yazıyorsun?
[Thunderclap ] [ Ben] When you go back to school, if Andy McEwen starts pulling on your pigtails again, you ask Mrs. Springer to move him to the back of the room.
Okuluna döndüğün zaman eğer Andy McEwen saçlarını çekmeye devam ederse Bayan Springer'dan onu sınıfın arkasına yollamasını iste.
I know they'll teach you things, Come on, baby. But there's a lot you can learn here from Mrs. Springer, from your mother and father.
Sana bir şeyler göstereceklerini biliyorum ama burada Bayan Springer, annen ve babandan öğrenecek daha çok şeyin var.
Springer, you and Arcee transform Autobot City.
Springer, sen ve Arcee Autobot şehrini dönüştürün.
Keep at it Springer my boy.
İşte böyle devam et Springer.
OK, I French-kissed Al Springer once.
Tamam, Al Springer ile bir keresinde Fransız öpücüğü denedim.