English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ S ] / Sting

Sting traducir turco

2,198 traducción paralela
Sting?
Dümen mi?
He was setting up a sting, Shawn.
Ortamı hazırlıyordu, Shawn.
Ah, so this is the sting?
Bu acı bu yüzden mi?
So this is the sting?
Buna güveni suistimal derler.
My 4 year old was sting at something in the alley, so I went over to see what he was looking at.
Dört yaşındaki çocuğumu arı sokmuştu ve... Onu görür görmez oraya gitti.
One of our detectives simply signed out the money... for a sting operation.
Dedektiflerimizden biri gizli bir operasyon için parayı imza karşılığında aldı.
And the frog's like, "oh, I don't know. I'm afraid you're gonna sting me."
Kurbağa da "bilmiyorum beni sokmandan korkuyorum" demiş.
... Were inside the restaurant... conducting a sting operation on haverton... when haverton apparently pulled a concealed weapon on his...
... Haverton iki kadına silah çektiğinde polis ona karşı gizli bir operasyon yürütüyormuş.
All I asked you to do this week was work with junior officers, and now you're asking me to authorize a sting operation.
Bu hafta sizden istediğim çocuk.. ... polislerle çalışmanızdı, ve şimdi gelmiş benden gizli bir operasyon için izin istiyorsunuz.
This little matter of yours, of using grade-schoolers as a part of your sting operation...
Sizin küçük sorununuz gizli bir operasyonda ilkokul öğrencilerini kullanmak.
And this may sting, but you need to hear it.
Bunu duymak acıtabilir ama söyleyeceğim :
It doesn't sting anymore.
Artık eskisi gibi acıtmıyor.
I used to be an optimist, so I'm gonna start with bee sting therapy.
Eskiden iyimser bir insandım. Arı sokması tedavisine başlayacağım.
Look, I know I promised to keep a positive attitude about this bee-sting therapy, but I gotta tell you, it sounds really out there.
Arı sokması tedavisi konusuna pozitif yaklaşacağıma söz verdiğimin farkındayım ama bana çok saçma geldiğini de söylemem gerekiyor.
And When we find him, we're gonna make him pay. He's going to feel the sting of our hate.
Bunu bulmak boynumuzun borcu
The fbi had her in a sting.
FBI onun kuyruğuna basmıştı.
Nikoli for the Camp Harmony job, and his drug pipeline has been cut off through the sting.
Nikolay iş için onlardan dükkanı istemiş
This is a sting!
Tuzak bu!
You cooked up the sting.
Tuzağı sen kurdun.
I mean, damn, that's gotta sting a little bit.
Az da olsa acımış olmalı.
And what really makes it sting is that I haven't felt good about my body for some time now.
Asıl acıtan yanıysa bu aralar kendimi hiç iyi hissetmiyorum.
You should play some sting.
Sting'den bir şeyler çalmalısın.
I like it. The two of you are thinking... about putting him at the center of a sting operation?
İkiniz onu gizli bir operasyonun merkezine koymayı mı düşünüyorsunuz?
You're trying to get me to agree... to use Nate in this sting operation.
Bana, bu gizli operasyonda, Nate'i kullanmayı, kabul ettirmeye çalışıyorsun.
Are you... Are you going on the sting?
Sen gizli operasyonu sürdürüyor musun?
Float like a butterfly, sting like a what?
Kelebek gibi uçar, ne gibi sokardı? - Arı!
That should take the sting out of unemployment.
Bu işsiz kalmanın etkisini azaltır.
"O death, where is thy sting?"
"Ey ölüm, zaferin nerede?"
She'll give the solitary digging wasp some space, because its sting is highly toxic.
Ve ekibimizi aşırı sıcaktan biraz da olsun rahatlatıyor. Bu arada onlar da ormanın derinliklerinde başlayan ölüm kalım mücadelelerini görüntülüyorlar.
Like the movie. I think you mean The Sting.
- Üçkâğıtçılar'ı diyorsun.
It's called The Stinger. The Sting.
- Üçkâğıtçılar, Üçkâğıtçılar.
Well, it's a good thing I'm not a human being, or some of this could really sting.
- İnsan olmadığımı bilmek iyi yoksa bunlar üzebilirdi.
Ow! ♪ But the stapler's mighty sting... ♪
# Zımbaysa acı dolu #
Sting.
Isırık.
Have you heard of a bee sting treatment for cancer?
Kanser için arı sokması tedavisini hiç duymuş muydun mesela?
So I'm gonna take a chance and I'm gonna start with bee sting therapy.
Bu yüzden şansımı deneyip arı sokması tedavisine başlayacağım.
So this won't sting, But as the skin starts to separate, you may feel some pain.
Bu yaptığım acıtmayacak ama cildinizi ayırırken biraz acı hissedebilirsiniz.
Sting, sting, bug, sting.
Sok, sok böcek, sok.
Sting's probably thrown the mean out for everyone else.
Sting muhtemelen ortalamayı herkes için fırlatıp attı.
It does kind of sting a little bit.
Biraz yanma türü bir şey yapar.
They sting when you kiss.
Öpüşürken iğne gibi batarlar.
This might sting a bit.
Bu biraz acıtabilir.
Oh, Sting?
Sting *.
Like the sting on a wasp.
Eşek arısının iğnesi gibi.
Doesn't he look like Sting?
Sting'e benzemiyor mu?
I made a very good mixtape of Sting.
Sting'in çok güzel bir karışık kasetini yaptım.
- Okay, it's gonna sting a little bit. - What happened?
Pekala, şimdi birazcık yaran yanacak.
She has a point, you know. Just one sting and we're dead.
Ve ayrıca tek bir iğnesi bizi öldürmeye yeter.
Thinking "sting."
- Gizli operasyon düşünüyor.
Its claws are made for grasping prey in a death grim and at the end of its 8-inch armoured body is a gland like vessel filled with venom and tipped by a sting.
Orman zemininde, lobal pod adı verilen düzinelerce sahte bacakla ilerliyor.
That's got to sting.
- Bu acı verici olmalı.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]