English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ T ] / That was nice

That was nice traducir turco

2,072 traducción paralela
Yeah, that was nice.
Evet, harikaydı.
That was nice.
Çok hoştu.
That was nice. I like that we shared that.
Bunu paylaştığımız için çok mutluyum.
That was nice.
Çok güzeldi. Evet.
That was nice.
Güzeldi.
- That was nice!
- Bu iyiydi!
That was nice of you.
Çok kibarsın.
- Oh, that was nice of him.
- Hoş bir davranış.
That was nice of you.
Çok iyi davrandın.
- Oh, that was nice of you.
- Çok naziksin.
That was nice.
- Bu hoşuma gitti.
That was nice of you.
Çok naziksiniz.
That was nice, you know, for a change.
Güzel bir histi. Bir nevi değişiklik.
That was nice of her.
Kibar bir davranış.
Oh, that was nice of her.
Onun inceliği.
I forgot how nice that was.
Bunun ne kadar güzel olduğunu unutmuşum.
Well, that was nice of him.
- Ne iyi biri.
Nice one, Dean. That was...
Bu iyiydi, dekan.
Little Chubby told us he discovered that his business was no place for a nice guy.
Küçük Chubby bize, yaptığı işin kibar insanlara göre olmadığını anladığını söyledi.
That would've been an awesome twist, I've always thought I was a nice guy.
Öyle olsa acayip bunalıma girerdim, hep iyi bir insan olduğumu düşünürüm.
That was really good. Nice work.
Bu çok iyiydi, aferin.
And I was telling this nice nurse here that I've had it with the doctors.
Ben de bu güzel hemşireye artık doktorlarla işimin bittiğini söylüyordum.
{ \ pos ( 110,260 ) } That was a nice note.
Güzel bir nottu o.
That was nice.
Aferin.
We've dealt with some lowlifes, but when I heard about this guy... that was a nice takedown.
Aşağıdaki insanları halletmemiz gerek ama bu adamı duyunca... Bu iyi bir indirmeydi.
That was nice ".
Çok güzeldi " diyeceğiz.
That was some nice things you said at my funeral.
Cenazemde söylediğin bazı şeyler çok güzeldi.
That was really nice, Zoe.
Bu çok güzeldi, Zoe.
Yeah, well, once we realized that Jason was the alpha and wouldn't break, it was obvious that Eric was the weak link. Nice.
Aslında Jason'ın elebaşı olduğunu ve hâliyle gemiyi en son terk edeceğini düşününce Eric'in zayıf halka olduğunu görmek kaçınılmazdı.
That was really nice.
Çok hoş oldu.
I was thinking it's gonna be really nice out there when you paint that room.
Düşünüyordum da o odayı boyadığında bayağı güzel olacak.
That was pretty nice of you, letting her off the hook like that.
Kadının içini döküp rahatlamasını sağlaman oldukça başarılıydı.
Wow. That was so nice of you.
Ne kadar düşüncelisin!
that was n't very nice.
Bu pek kibar olmadı.
That whole nice guy thing was a big act to get you to have sex with me.
Kibar adam pozları benimle sevişmeni sağlamak için bir dümendi.
I was quite pleased that he wasn't just a nice good guy, really.
Onun iyi bir adam olması beni memnun etmemişti, gerçekten.
That was a nice last-minute Hail Mary with the TV movie.
TV filmi konusunda son dakikada çektiğimiz ümitsiz hareket iyi sonuçlandı.
You told Jake that he should be nice to me because I was oversensitive?
Jake'e bana karşı kibar olmasını çünkü benim aşırı hassas olduğumu mu söyledin?
That was really nice of your mom.
Annen çok yardımcı oldu.
Well, it's nice to know that my investment in chiropractor school was pesos well spent.
Masörlük okuluna yaptığım yatırımın iyi yere harcanmış para olduğunu bilmek güzel.
- No, that was actually a nice year.
- Hayır, aslında o gayet güzel bir yıldı.
but you seem incredibly nice and you're gorgeous, and I'm certain that it was entirely my fault that our marriage fell apart.
Ama oldukça hoş gözüküyorsun. Muhteşemsin. Evliliğimizin dağılma sebebi de tamamen bendim.
Well, that's nice of you, but it was so much simpler when it was just you and me doing our thing.
Çok iyisin ama sadece sen ve ben olup işimizi yapsak daha kolay olurdu.
Listen, you did such a nice thing for all those people Last night, for me and for everybody, And it was such a nice party that you planned.
Dinle, geçen akşam ben ve bütün o insanlar için çok güzel bir şey yaptın,... ve planladığın parti çok güzeldi.
That was a nice trickshot!
İyi bir aldatma atışıydı!
By the way, that was real nice.
Bu arada, bu gerçekten iyiydi.
That was nice to see.
Bunu görmek çok güzeldi.
- That was very nice.
Bu çok hoştu.
I was accepted into the great circle and tonight there's a big party! - That's nice, dear!
Bu gece büyük bi parti olacak
That was really nice.
Çok hoştu.
Ch, that was so- - It was nice meeting you, anyway.
Gerçekten harika - Seninle tanışmak çok güzeldi.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]