English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ T ] / There's something wrong here

There's something wrong here traducir turco

143 traducción paralela
There's always something going wrong around here
Sürekli bir yerleri bozuyorlar. Bunu nasıI beceriyorlar?
Wait a minute, there's something wrong here.
Bir dakika, burada yanlış bir şey var.
There's something wrong here.
Burada ters bir şeyler var.
There's something wrong here.
Şurada bir şey olmuş.
Well, there's something wrong here.
Ama burada bir yanlışlık var.
There's something very wrong around here.
Burada yanlış şeyler oluyor.
You're wrong, you know, you're wrong, but there's something wrong here there's something that's been overlooked.
Yanılıyorsun, biliyorsun, yanılıyorsun, ama burada yanlış bir şey var gözden kaçan birşey olmalı.
Looks like there's something wrong with everything around here.
Sanki etrafta ne varsa her şey defolu.
These here contraband children say there's something wrong at that cabin.
Köle çocuklar şuradaki kulübede kötü bir şey olduğunu söylediler.
THERE'S SOMETHING WRONG HERE, AND I THINK SHE'S HIDING SOMETHING.
Burada yanlış bir şeyler var, ve bence o bir şeyler saklıyor.
I told you there's something wrong here.
Burası yanlış yer demiştim.
There's something wrong here. Let me help. It's not serious.
Evet, şurada bir defo var ama biraz rötuşla düzelir.
Look, there's something very wrong here.
Burada bazı yanlışlıklar var.
Yow, there's something wrong here, eh? !
Yav, bu işte bir karışıklık var yav.
There's something wrong here somewhere.
- Orada yanlış giden bir şeyler var. - Şuraya bak.
- No, I really think there's something wrong here, Susan.
- Hayır, ben gerçekten bir terslik olduğunu düşünüyorum. - Evet.
I'm gonna find Alex and tell him there's something wrong here.
Alex'i bulup bir sorun olduğunu söyleyeceğim.
I'll tell you, Grizelda, there is something wrong here.
Sana söyleyeyim, Grizelda, bu yerde yanlış bir şeyler var.
- There's something very wrong here.
- Burada ters bir şey var.
I think there's something wrong here!
Galiba bir sorun var!
Well, I don't have the answers... and I certainly don't know how all the pieces fit together. But there's clearly something wrong here.
Cevaplar bende değil, ve kesinlikle parçaların nasıI biraraya geldiğini bilmiyorum, ama burada bir yanlışlık olduğu kesin.
There's something very wrong here.
Ters giden bir şeyler var.
There's something wrong with the starter, so I hid it here.
Marş basmıyordu, ben de onu buraya sakladım.
Sorry, Hannibal. Would've been here sooner, but there's something wrong with my car.
Daha erken burada olacaktım ama arabamda bir sorun çıktı.
Be careful, there's something wrong here
Ters giden bir şeyler var, dikkatli ol!
There's something wrong here. This guy had nothing to do with Bogomil getting shot.
Bu adamın, Bogomil'in vurulmasıyla hiçbir ilgisi yok.
There's something wrong here.
Burada bir terslik var.
There's something wrong here.
Burada bir gariplik var.
Chief there's something terribly wrong here in Derry, and you know it.
Diğeri de... Şef, Dery'de ters giden bir şeyler var, bunu sen de biliyorsun.
I feel there's... something wrong here.
burda birşeylerin... yanlış olduğunu hissediyorum.
And there's something wrong with the air in here.
Ve buradaki havayla ilgili ters bir şeyler var.
Dad, don't you sense there's something wrong here?
Baba, burada bir gariplik olduğunu hissetmiyor musun?
There's something terribly wrong here.
Burada aşırı derecede yanlış bir durum var.
If they're not here, then there's something wrong.
Onlar burada yok ve bu çok tuhaf.
There's something wrong here. Am I right?
Burda doğru olmaya birşeyler var, değil mi?
You know, there's something wrong with the air here, Brian.
Yahu, buradaki havada bir tuhaflık var, Brian.
There's something wrong here.
Yanlış bir şeyler var.
There is something wrong here.
Yanlış olan bir şeyler var burada.
There's something very wrong here.
Burada çok anormal şeyler oluyor.
There's something wrong here.
Burada yanlış bir şey var.
There's something's wrong here.
Burada bir terslik var.
There's something wrong here!
Bir yalnışlık var!
There's something wrong here... eh?
Burada bir sorun var, hı?
There's something very wrong here.
Büyük bir yanlışlık var.
Oh. There's definitely something wrong here, but it isn't the perspective.
Kesinlikle bir sorun var ama perspektifte değil.
Mrs. Peterson, I think there's something wrong with our man Tony here.
Bayan Peterson, sanırım Tony'ye bir şey olmuş.
Now it's not down here but up there where something's gone wrong.
Aşağıda değil ama yukarıda bir yerlerde ters giden bir şeyler var.
- There's something wrong here.
- Bir terslik var. - Ne?
Buffy, there is something seriously wrong here! I mean...
Buffy, ortada çok yanlış bir şey var.
There's something wrong here.
Burada yanlış giden bir şeyler var.
There's something wrong here.
Burada birşeyler yanlış.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]