Thought you'd want to know traducir turco
216 traducción paralela
I just thought you'd want to know he was here.
Sadece burada olduğunu bilmek istersin diye düşündüm.
I don't wanna interrupt but I thought you'd want to know.
Bölmek istemezdim ama bilmek istersiniz diye düşündüm.
I thought you'd want to know.
Bilmek isteyeceğini düşündüm.
I just thought you'd want to know.
Bilmek istersin diye düşünmüştüm.
- I thought you'd want to know.
- Bilmek istersin diye düşündüm.
I thought you'd want to know that Mr. Russell died three nights ago.
Bay Russell üç gece önce öldü. Bilmek istersin diye düşündüm.
I thought you'd want to know.
Bilmen gerektiğini düşündüm.
I see. I thought you'd want to know what they found.
Orada buldukları şeyi görmek istersiniz diye düşünmüştüm.
- I'm firing you and I thought you'd want to know.
- Siz kovduğumu bilmek istersiniz dedim.
We don't know how serious it is, but Steve McCroskey thought you'd want to come over right away.
Ciddiyet derecesini henüz bilmiyoruz ama Steve McCroskey buraya gelmek isteyebileceğinizi düşündü.
I thought you'd want to know.
( Teğmen Martin Castillo - Vice Amiri ) Bilmek istersin diye düşündüm.
I'm sorry to be bringing you this news, July, but I thought you'd want to know.
Bu haberi sana getirdiğim için üzgünüm ama, July fakat bunları bilmek isteyeceğini düşündüm.
Thought you'd want to know.
Bilmek istersin, diye düşündüm.
I thought you'd want to know.
Bilmek isteyeceğinizi düşünmüştüm.
- l thought you'd want to know.
- Bilmek isteyeceğini düşündüm.
I thought you'd want to know.
Bilmek isteyeceğinizi düşündüm.
I just thought you'd want to know to say goodbye.
Yapabileceğim bir şey varsa...
I didn't want to say, I thought I'd write, but it's better you know.
Söylemek istememiştim, yazmayı düşünmüştüm ama bilmen daha iyi.
I thought you'd like to know. Billy and Georgia are fighting. Don't really want to know, Elaine.
Billy ve Georgia'nın kavga ettiklerini bilmek isteyeceğini düşündüm.
I thought you'd want to know the phase in Moya's converters is getting worse.
Moya'nın evre dengesizliği dönüştürücüsünün kötüye gittiğini bilmek istersiniz diye düşündüm.
I called you'cause I thought you'd want to know if your mother was ill.
Seni, annemin hasta olduğunu bil diye aradım.
"l'm sorry I don't have better news to report, but I thought you'd want to know."
"Daha iyi haberler veremediğim için üzgünüm, ama bilmek isteyeceğini düşündüm."
I thought you'd want to know there's been some talk about you and your friends.
Sen ve senin arkadaşların hakkında, buralarda bazı dedikoduların yapıldığını bilmeni istedim.
I just thought you'd be- - I thought you'd want to know.
Düşündüm de sen... Bilmek istersin diye düşündüm.
I just thought you'd want to know to say goodbye.
Veda edeceksen, bilmek istersin diye düşündüm.
'It was going to be today...''... and it was yesterday, I thought you'd want to know.'
Bu gün çıkacaktı ama dün çıktı. Bilmek istersin diye düşündüm.
I thought you'd want to know that she knew, only she didn't dare tell you.
Onun bildiğini bilmek isteyeceğini düşündüm Sana söylemeye cesaret edememiş.
- Dad, I thought you'd want to know...
- Baba, bilmek istersin diye diyorum...
I thought you'd want to know.
Bilmek istersiniz diye düşündüm.
I thought you'd want to know your mother's transfer is complete.
Annenin naklinin tamamlandığını bilmek istersin sanırım.
I just thought you'd want to know about the group.
Sadece grubunudan haber almak isteyeceğini düşündüm.
I THOUGHT YOU'D WANT TO KNOW I WENT TO HIS APARTMENT.
Dairesine gittiğimi bilmek istersin diye düşündüm.
I thought you'd want to know what happens in my Iife.
Hayatımda neler olduğunu bilmek isteyeceğini düşündüm.
Anyway, if he's running your case, I just thought you'd want to know.
Her neyse, eğer senin davanın başındaysa, bilmen gerekir diye düşündüm.
Yo, I thought you might want to know... some drunk fool calling you out.
Bilmen gerekir diye düşündüm dışarıda bir sarhoş seni dışarıya çağırıyor.
Um, I thought you'd want to know your dad's back.
Babanın geri geldiğini duymak istersin diye düşündüm.
Thought you'd want to know, found a body this morning.
Ben Dave Griffin, L.A.P.D.'den.
I thought you'd want to know what happened to Wendy.
Wendy'ye neler olduğunu öğrenmek istersiniz diye düşündüm.
Thought you'd want to know, Jason henderson was released from the hospital.
Belki bilmek istersin diye düşündüm. Jason Henderson taburcu edilmiş.
I thought you'd want to know :
Bilmek istersin diye düşündüm :
- Hi. Thought you'd want to know I got a hold of Stevie's aunt.
Stevie'nin teyzesiyle temas kurmayı başardığımı söyleyecektim.
Thought you'd want to know.
- Bilmek isteyeceğini düşündüm. - Harika.
I know it's last-minute, but I thought as my maid of honor, you'd want to. Wait.
- Son dakika sürprizi yaptığımı biliyorum, ama baş nedimem sen olacağına göre bunu yapmak istersin diye düşündüm.
Yeah, I thought you'd want to know that.
Bilmek istersin dedim.
Thought you'd want to know about it straightaway.
Bunu hemen bilmek istersiniz diye düşündüm.
I don't know why I thought you'd want to do this.
Neden bunu yapmak istediğini düşündüm bilmiyorum.
Thought you'd want to know.
Bilmek isteyeceğini düşündüm.
Thought you'd want to know, that Matt Young character gave our guys the slip.
Matt Young denen herif bizimkilerin elinden kaçmış.
Just thought you'd want to know.
Bilmek istersin dedim.
I just thought you'd want to know.
Bilmek isteyeceğini düşündüm.
I'm just telling you because, you know I thought you'd want to me to tell if I noticed that.
Söylüyorum çünkü fark edince söylememi istersin diye düşündüm.