English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ T ] / To dance

To dance traducir turco

10,248 traducción paralela
Salome told me you asked her to dance at the feast for your birthday tonight.
Salome, yemekte ona gece doğum günün için dans teklif ettiğini söyledi.
Chuck told all the girls not to dance with you and we all went along with it.
Chuck tüm kızlara seninle dans etmemelerini söyledi... ve hepimiz onu dinledik.
Though I'm forced to wonder if this illusion is no accident at all, but theater for my benefit, orchestrated by someone so awful, even monsters such as these have no choice but to dance to the tune he plays for them.
Kendimi bunu merak etmeye zorlasam da bu göz yanılması kazara değilse lâkin bu oyun benim yararımaysa korkunç birisi tarafından düzenleniyorsa hatta bunlar gibi çaresi olmayan canavarlar tarafından olsa bile onların çaldığı ezgiyle dans etmekten başka elden ne gelir.
You haven't had a chance to dance with her yet.
Onunla dans etme fırsatını değerlendirmedin daha.
And if we go someplace to dance, I know that there's a chance you won't be leaving with me.
Eğer bir yere dans etmeye gidersek... benden ayrılmaman için bir şans olduğunu biliyorum.
I can't teach you to dance.
Size dans dersi veremem.
Sir, he is saying that he wants to dance.
Efendim diyor ki, dans etmek istiyorum.
Or I'm going to dance on my own.
Yoksa tek başıma dans edeceğim.
Each one of us is here to dance.
Hepimiz dans etmek için buradayız.
We want to dance.
Dans etmek istiyoruz.
We came here to dance and dance, we will.
Dans etmek için geldik, dans edeceğiz.
We have come to dance. "
Dans etmek için geldik. "
Guys we are here to dance not to fight.
Beyler dans etmek için buradayız, kavga etmek için değil.
I have to dance
# Dans etmem zaruridir. #
Mother I have to dance
# Vatanım dans etmem zaruridir. #
Used to dance around the living room singing.
Eskiden oturma odasında şarkı söyleyip dans ederdi.
Hey, you should ask your new boyfriend to dance.
Yeni erkek arkadaşını dansa davet etmelisin.
Uh, well, we're headed to a salsa bar to dance with illegal people.
- Uh, kuyu, biz gidiyorlar. Bir salsa bar yasadışı insanlarla dans etmek.
The magician of Hanover Square has restored the young lady to life... and to dance!
Hanover Meydanı büyücüsü genç bir hanımı hayata ve dansa geri döndürdü!
No, I should like to dance now! Come on.
Hayır şimdi istiyorum!
I'm being asked to dance, I cannot refuse my wife.
Gel. Dans etmem isteniyor, karımı reddedemeyeceğim.
I do not wish to dance any more.
Artık dans etmek istemiyorum.
Um, I want to dance with you.
Um, seninle dans etmek istiyorum.
I asked you to dance with me at prom, Ben,
Ben seninle baloda dans etmek istemiştim...
- Ben, do you want to dance with me? - [Scoffs]
Ben, benimle dans etmek ister misin?
Yeah, I would love to dance with you.
Evet, seninle seve seve dans ederim.
What a lovely bunch of people - why do we never listen to dance music?
Ne harika insanlardı. Neden hiç dans müziği dinlemiyoruz ki?
.. they can ask you to dance at their court next!
.. bir mecliste dans etmenizi de isterler!
She must dance to my satisfaction.
Tatmin olmam için dans etmeli.
Yeah, it's easier to dance.
- Olur.
She used to tell me how she wore it to a dance in high school with a blue dress.
Lisedeki bir baloya mavi elbisesiyle taktığını anlatırdı.
Oh, let's go to Club Shelter and dance in a cage.
Hadi Kulüp Shelter'a gidip kafeste dans edelim.
Everyone has eagerly tuned their TV sets to this amazing dance show Hum Kisise Kum Nahin!
Bu harika dans şovu Hum Kisise Kum Nahin'i izlemek için herkes hevesle televizyonlarını ayarladı!
When he was little, he used to lie down and dance.
Küçükken, yatar ve dans ederdi.
Welcome to the biggest dance show in India
Hindistan'ın en büyük dans gösterisine hoş geldiniz.
It will be unbelievable when our feet dance to his steps.
Ayaklarımız onun adımlarıyla dans ettiğinde inanılmaz olacak.
If he cannot hear... how will he dance to the beat'?
- Duyamıyorsa, nasıl dans edecek?
We dance to express, not to impress.
İfade etmek için dans ediyoruz, etkilemek için değil.
To actually show the love for dance and hip-hop in the whole wide world.
Tüm dünyaya dans ve hip-hop aşkını göstermek istiyorlar.
Hey, you mob out there tonight, would you like to see Tilly dance?
Bu akşam buraya gelen izleyicilerimiz Tilly'nin dansını izlemek ister misiniz?
Alright! Do you want to see a dance?
Pekala, dans mı görmek istiyorsunuz?
"Sway to the beat and lets sing and dance." "Let it go.."
# Kendini ritme ver, şarkı söyle, dans et # # Bırak gitsin #
I'm in the party with my jeans to a sag If a girl wanna dance then she gotta be bad
Kotumla partideyim bir sarkmaya bir kız dans etmek isterse o zaman kötü olmalı
You wanna be in my show, you have to be able to sing, dance, and tell a damn joke or two.
Gösterimde olmak istiyorsan, şarkı söyleyip dans edebilmeli bir iki de espri yapabilmelisin.
I want to learn that dance.
O dansı öğrenmek istiyorum.
They call me to the dance and I must go through the minors.
- Beni dansa davet ediyorlar! Aynaların içinde geçmem gerekiyor!
On this occasion, Mastani is ordered to present her dance...
Bu vesileyle, Mastani'ye gecede dans etmesi emredilmekt...
We start your party drinking here, where you have the power to make any one of us dance with anyone else in the style of your choosing.
Partine burada içki içerek başlıyoruz senin seçtiğin şekilde istediğin kişiyle dans etme gücüne sahipsin.
cou | d've died... it was my marriage anniversary why did he have to drink and dance?
Ölebilirdin. Evlilik yıl dönümümdü. Niye içip dans etmek zorundaydı ki?
I thought I should show you how to sword dance.
Kılıç dansı nasıl yapılır göstereyim dedim.
♪ Dance to your daddy, my little babble
# Dandini dandini dastana #

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]