To get married traducir turco
4,967 traducción paralela
But as easy as it was for my mom to get married... Whee! my relationships... have never been cleared for takeoff.
Annem için evlenmek ne kadar kolay olduysa benim ilişkilerim de o kadar çok engele takıldı.
You don't want to get married?
Evlenmek istemiyor musun?
Jill wants to get married just to get married because she thinks it's time.
Jill öylesine evlenmek istiyor çünkü zamanının geldiğini düşünüyor.
Do you ever want to get married?
hiç evlenmeyi istedin mi?
I don't ever want to get married.
Evlenmeyi hiç istemiyorum.
Now, I don't think I would want to get married, just because in my experience, the marriage didn't work out.
Evlenmek isteyeceğimi hiç sanmıyorum. ... tecrübelerime dayanarak gördüğüm o ki evlilikler yürümüyor.
I want to get married, but I am divorced.
Evlenmek istiyorum ama daha yeni birinden boşandım.
I don't want to get married someday.
Bir gün evlemeyi falan istemiyorum.
Harada and I were planning to get married.
- Harada ile evlenme hayali kuruyorduk.
Here's the thing, we both really want to get married, but- -
İkimizde gerçekten evlenmek istiyoruz ama..
I don't know... to get married?
Bilmem, evlenmek için belki?
Maybe I should have asked her to get married.
Belki de evlenme teklif etmeliydim.
I want to get married and have a kid with you.
Seninle evlenip çocuğumuzun olmasını istiyorum.
We decided to get married cause we were supposed to...
Öyle olması gerektiği için evlenmeye karar verdik...
We're going to get married.
Evleneceğiz.
Whatever happens I am never going to get married, ever.
Çünkü ne olursa olsun, asla evlenmeyeceğim ben.
I don't think you know but Ishkq Never wants to get married... nor does she want to get into a serious relationship.
Senin bildiğini sanmıyorum, ama Ishkq asla evlenmek istemiyor. Ve de onun ciddi bir ilişki istemediğini.
Want to get married and whatever?
Evlenmek falan ister misin?
I'm about to get married.
Evlilik arifesindeyim.
I don't want to get married.
Ben evlenmek istemiyorum.
I don't want to get married.
Evlenmek istemiyorum.
means your father is the God father of south and he wants me to get married.
Baban güneyin Tanrı babası olduğu anlamına gelir ve bana evlenmek istiyor.
Second time i lied that we want to get married therefore you said yes.
Yalan söylediğim İkinci kez biz evlenmek istiyorum bu nedenle evet dedi.
If I'd told them we were taking a bunch of gays out there to get married, they'd have thrown me a parade.
Birkaç eşcinseli evlendiriyorduk deseydim,... geçit töreni yaparlardı.
Let's tell them we were taking a bunch of gays to get married.
Bir kaç eşcinseli evlendiriyorduk diyelim.
It's still illegal for two girls to get married in India you'll have to go to New York, Aditi!
Ama Hindistan'da iki kızın evlenmesi henüz yasal değil. New York'a gitmelisin Aditi.
They say... there is no right time to get married.
Derler ki evlenmenin doğru vakti yoktur.
I really want to get married in the Church. And he's okay with that.
Kilisede evlenmek istiyorum, o da kabul etti.
We've decided, after a little bit of thought, to get married.
Biz, biraz düşündükten sonra evlenmeye karar verdik.
Right... where would you like to get married?
Tamam... nerede evlenmek istersin?
- And we want to get married!
- Bizde evlenmeyi düşünüyoruz!
Hey Ram bhai, Keshav is going to get married soon, let him watch he needs bedroom lessons otherwise he will be clueless on his first night!
Hey, Ram kardeş, Keskav yakında evleniyor, bırak izlesin. Bırak biraz bir şeyler öğrensin, yoksa ilk gece afallar kalır. Arkadaşlar ne içindir?
Why give measurements when I don't want to get married...
Evlenmeyeceksem ölçülerimi vermenin ne anlamı var ki?
We will have to get married properly.
Doğru düzgün evleneceğiz.
But I have a word of advice, find a man, don't let him get anywhere near your kitchen, get him married to you or your grandmother, and please just give me some peace.
Ama benden sana tavsiye : Bir adam bul mutfağına yaklaşmasına izin verme kendinle veya büyükannenle evlendir ve lütfen bana biraz huzur ver.
Either the distance gets to them and they break up, or it doesn't, and they get married, live a happy life, with you always on the outside looking in, quietly pining indefinitely.
Belki mesafe aralarına girer ayrılırlar, yada ayrılmazlar ve evlenirler, sende uzaktan izlersin çaresizce yapıcak birşeyin olmadan.
Look, the one thing I like about getting married is that you get to stand up in front of everyone you care about and state, for the record, that you believe in the best-case scenario.
Dinle, evlenmeye dair en çok sevdiğim şey sevdiğin herkesin önünde dikilip en iyi senaryoya inandığını insanlara göstermek.
Why don't you understand my mother wants to get me married off... she has even put up an ad in a matrimonial... kashmiri educated well off... she has mentioned all the details about me, as well
Neden hala, annemin beni evlendirmek istediğini anlamıyorsun? Evlilik için haber bile göndermiş. Kashmir'den, eğitimli birine.
They want me to stop messing around, settle down, get married with the next nice girl I meet.
Sagda solda vakit gecirmeyi birakip, yerlesmemi,... tanistigim ilk guzel kizla evlenmemi istiyorlar.
It didn't matter, but now that he does, I've got to tell you, these people get married to it.
O zamanlar önemsizdi ama şimdi biliyor ve sana söyleyeyim bunlar işleriyle evli olurlar.
I guess when you get married, you're supposed to say that the relationship goes beyond tight thighs and a skinny waist and that, when all that goes, the rest of it will sustain you.
Sanırım evlendiğinde, ilişkinin sıkı kalçalar ve kuru bir bel ötesinde geçtiğini söylemen lazım öyleki, bunların hepsi geçtiğinde, geri kalanı seni ayakta tutacak.
Where they get married early and just Wander off lying in the bush to give birth.
Genç yaşta evlenip ormanda doğum yapmıyorlar mı?
I am such a bad father... I was about to get you married to a beast.
Ben ne kadar kötü bir babayım. Seni bir canavarla evlendirmek üzereydim.
Now I'll get you married to a human being.
Şimdi seni bir insanla evlendireceğim.
therefore my father is forcing me to get me married
Bu yüzden babam beni zorluyor Bana evlenmek için
And in India, the young wife who'd married an old husband, didn't want to get rid of him and end up on the funeral pyre, so she'd keep him under drugs, make him a semi-imbecile, drive him more or less off his head.
Hindistan'da ise, yaşlı biriyle evlenen, ondan kurtulmak ve cesedinin yakılması için odun yığınıyla karşılaşmak istemeyen genç eş ise, ona sürekli uyuşturucu verir, onu aptallaştırır, neredeyse aklını kaçırmasına neden olurdu.
It might be nice not to have sex before we get married.
Bence evlenmeden önce seks yapmak doğru bir hareket olmayabilir.
The second you finish school, they want to get you married.
İkincisi, sen okulu bitirmek istersin onlar evlenmek ister!
Better to never get married than do it 5-6 times. Five - six times!
5 - 6 kez evlenmektense en iyisi hiç evlenmemek 5-6 kez?
But I don't want to get married...
Ama ben evlenmek istemiyorum...
No matter what, Baa will get you married to Karsan.
Ne olursa olsun, Baa seni Karsan'la evlendirecek. Yapılacak bir sürü işimiz var.
to get back at me 18
to get by 20
to get there 20
to get 23
to get in 18
to get out 26
get married 162
married 735
to get by 20
to get there 20
to get 23
to get in 18
to get out 26
get married 162
married 735