Today is the day traducir turco
863 traducción paralela
Today is the day of the greatest conjunction.
Bugün, en etkili kesişim.
My horoscope says today is the day for paying attention to small objects... and getting things done. Now I take to the air, dear Christine.
Burcumda bugün küçük şeylere dikkat edersem işlerimin yolunda gideceği yazıyordu.
Today is the day we get that money.
Bugün parayı alıyoruz.
I had to go get my coat, I'm sorry. Just think, Mother, Father, today is the day.
Paltomu almam gerekti.
But today is the day before the election.
Fakat yarın seçim var.
Today is the day before the most important day of my life.
Yarın hayatımın en önemli günü.
Today is the day we change the holes!
Bugün delikleri değiştirme günü!
If you are to be arrested, today is the day
Şimdi burda polis olsa 1 taşla 7 kuş vurmuş olurdu
And today is the day I work for you?
Bu barış çalışmaları bugün mü başlayacak.
Today is the day for me to take revenge
Bugün intikamımı alacağım!
I just happened to realise that today is Saturday and Saturday is the one day that can't win.
Birden aklıma geldi ki, bugün Cumartesiymiş ve Cumartesi de benim kazanamayacağım bir gün.
I still say the army of today is soft compared with our day.
Günümüz ordusunun bizimkiyle karşılaştırıldığında yumuşak olduğunu düşünüyorum.
We'd like to remind you that today is only the first day of four days of tournament play.
Size, bugünün, dört günlük turnuvanın sadece ilk günü olduğunu hatırlatmak istiyoruz.
Perhaps it is fate, you coming here like this today, On the very day that he is gone!
Belki de kaderdi, bugün buraya, tam da öldüğü gün gelmen.
Today is the first day of a life of sacrifices.
Bugün, fedakarlıklarla dolu bir hayatın ilk günü.
Since tomorrow is the day of vesture... when you receive the habit of a novice... we must talk today about detachment.
Yarın kıyafet günü olduğu için... bir acemi gibi davranırsanız... ayrılma konusunu şimdiden konuşmalıyız.
I won't cook for a concubine, even if today is the last day of my life.
Bugün ölecek olsam bile bir metres için yemek yapmam.
Today is fine, it's cool, wasn't the day held up funeral very hot?
Neyse ki bugün hava serindi. Cenaze günü aşırı sıcak vardı.
MAN ( over radio ) : It is only fitting that Britain today should do honor ( door bell rings ) to the valiant heroes who have made this day possible.
İngiltere'nin bugün bugünü mümkün kılan cesur kahramanları onurlandırması son derece yerindedir.
Today is the first day of the festival.
Bugün festivalin ilk günü.
Since today is the feast day of Saint John -
Bugün Aziz John günü olduğundan ötürü -
You... know today is the last day?
Bugünün, son günüm olduğunu biliyorsun, değil mi?
Today is the big day.
Büyük gün bugün.
General Denson... my lords, ladies and gentlemen... today is a day for the future... and also a day for the past.
General Denson Sayın lordlar, bayanlar ve baylar... Bugün geleceğe atılan bir adım ve aynı zamanda geçmişe de ait bir gündür.
Sure, today is the first day of spring.
Tabii ya, bugün ilkbaharın ilk günü.
Young pupils of our French schools, the reason I wanted to speak to you today on this day as you begin a new school year, is that it's important for you to know that I am counting on you to help me rebuild our country, France.
Fransız okullarımızın genç talebeleri sizinle bugün konuşmamın sebebi bugün yeni bir eğitim öğretim yılına başlarken ülkemizi, Fransa'yı tekrar inşa etmede size güvendiğimi bilmenizin ne kadar önemli olduğunu söylemek istiyorum.
Perhaps today is the Iast day of my childhood.
Belki de benim çocukluğumun son günüdür.
Han Shi Xiong, today is your 50th birthday ; and it's going to be the day you die
Han Shi Xiong, Bugün doğum günün... ve aynı zamanda ölüm günün!
Today is the last day of shooting.
Bugün son çekim günü.
A national day of mourning is decreed today to honor the death of Philip Michael Santore,
Bugün tüm ülkede ulusal yas ilan edilmiştir. Philip Michael Santore'nin ölümü nedeni ile.
And today is her first day on the job.
Ve bugün onun işteki ilk günü.
- Is today the Ripple day?
- Bugün Ripple günü mü?
I am fifteen today, and it is predicted that on this day I will be killed by a man with no eyes who will come from the sea and free the world by toppling a copper knight.
Bugün on beşime bastım ve bugün denizden gelecek bakır şövalyeyi devirerek dünyayı kurtaran ve gözü olmayan bir adam tarafından öldürüleceğim tahmin ediliyor.
Today is the 14th, 2 : 30 PM... one moment... hang on, it says another day here...
Bugün, ayın 14'ü, saat 02 : 30... bir dakika bekle, burda başka bir gün yazıyor... - Gördün mü?
Today is the third day.
Bugün üçüncü gün
Why is the sun so bright today? Because on a golden day like this, my child the black tears stopped, old wounds were healed. The wheat grew tall.
Çünkü yine böyle altın bir günde, çocuğum... durdu kanlı gözyaşları, iyileşti eski yaralar, büyüdü buğdaylar, ve dönüştü tüm taşlar, çiçeklere ve altından derelere.
- Today is the first day, isn't it?
Ağlama yavrum!
Is today the day you're gonna help me get down from here?
Hey, arkadaşlar, bugün, buradan inmeme yardım edeceğiniz bir gün mü?
Today is a day when the toreros will kill bulls... in honor of the Virgin.
Bakire Meryem'in şerefine... Boğa güreşçileri halen daha boğaları öldürüyorlar.
Today, on a typical day the corresponding number is perhaps a few 100 kilometers.
Bugün, sıradan bir günde bu rakam birkaç yüz km civarında.
The truth is that I have loved her ever since I saw her one day. I intended to ask you today to let me marry her and I was only deterred from it because you spoke of marrying her.
Gerçek şu ki onu bir gezide gördüğümden beri seviyorum, niyetim de onu bana eş olarak istemenizi rica etmekti.
Today is the first day of school!
Trafiği görmüyor musun? Peki Vic, daha ilk günden?
Today is 1st day of the 49
Bugün kalan 49 günün ilki
Today is the last day of the month of Xin
Bugün Mayıs'ın son günüydü!
Suppose there is a little girl out there somewhere today, this morning, who has within her, lying dormant at present, the power some day to crack the very planet in two, like a china plate in a shooting gallery.
Dışarıda küçük bir kız olduğunu farz et bugün, bu sabah,... içinde şu an, hareketsiz bir şekilde duran, ... güç ile bir gün çok büyük bir gezegeni,... poligonda bir çin tabağını vurur gibi ikiye yarabileceğini.
Then today is the day.
Hayır!
Do you know that today is the day of Vice President Chen's funeral?
Anısına iki tane Toprak Reformu Müzesi inşa edilecek. Bugün başkan yardımcısı Chen'in cenaze merasimi!
So, today is the saddest day for us.
Demek bugün en üzücü günümüz Nasser.
Today is the big day. Give'em hell, boy.
- Onlara gününü göster dostum
This is the final day of the evaluation competition... and though Comdt. Mauser's academy is in the lead... it's how you perform today that will determine our winner.
Bu, değerlendirme yarışmasının son günü... ve Komutan Mauser'ın akademisi önde olduğu halde... yarışmanın galibini bugünkü performansınız belirleyecek.
I'd like to shout over the wall : please note today is certainly a wonderful day.
Duvarlara haykırnak isterdim : lütfen bugün harika bir gün olsun.