Tourney traducir turco
53 traducción paralela
Said he dropped out of the marksman tourney over in Butte too.
Dediler ki, turnuvalarda kazandığı kupaları da nehre atmış.
Oh, we just had the best time at that Dinah Shore tourney.
Biz Dinah Shore turnuvasında en iyi zamanımızı geçirdik.
No-limit tourney, buy-in's a thousand.
Limit yok. Giriş 1.000 $.
Now go back to the quad and resume your Hacky Sack tourney!
Kodesine geri dön de Hacky Sack turnuvana devam et!
It's the county paint ball tourney.
Bölgesel boya savaşı turnuvasına katılacağız.
Yo, dudes, got a new tourney lined up.
Çocuklar, sırada yeni bir turnuva var.
A little "hot shots"? Golf tourney?
Bilgisayarda oyun oynarız.
Well, I would hope you got a kick outta this tourney, Nora, dear, seeing it's in honor of Poor Bill.
Umarım bu turnuvayı zavallı Bill'in... onuruna olarak görmek. sana biraz... ilham vermiştir, Nora, hayatım.
A woman named lila tourney has filed Sexual assault charges against him.
Lila Tournay adında bir kadın cinsel saldırı suçuyla ondan şikayetçi oldu.
Put out an apb on lila west Aka lila tourney
Ve Lila West ve diğer adıyla Lila Tourney adına bir arama emri çıkartın.
Welcome to the first annual kappa tau / omega kal pledge tourney.
Yılın ilk Kappa Tau / Omega Kal turnuvasına hoşgeldiniz.
J.D.'s organizing a Madden tourney.
- J.D. Bir Madden turnuvası organize ediyor.
I wanted to invite you to join me at a charity golf tourney that Don Geiss is hosting at his country club in Old Saybrook.
Benimle hayır amaçlı golf turnuvasına gelir misin? Don Geiss, Old Saybrook'taki kır kulübünde düzenliyor.
And try wrapping up the chess tourney before lights out.
Bir de satranç turnuvasını hava kararmadan bitirseniz iyi olur.
We're doing an all-day Ping-Pong tourney.
Masa tenisi turnuvası yapıyoruz.
You should not have failed to lose that darts tourney in New Brunswick,
New Brunswick'teki dart turnuvasını kaybetmen gerekiyordu...
Yes, well, we have a wee tourney tonight, and, uh...
Bu gece küçük bir turnuva düzenleyeceğiz.
He left it in the tourney lounge.
Turnuva salonuna bırakmış.
I will miss the tourney if you don't mind.
İznin olursa turnuvaya gelemeyeceğim.
King Olaf has demanded recompense and by the ancient laws of Camelot, the matter will be settled by a tourney in three stages.
Kral Olaf öcünü almak istedi ve Camelot yasalarına göre üç aşamalı bir turnuva kararlaştırıldı.
I don't why you people are dragging me to this handball tourney anyway.
Beni neden bu hentbol turnuvasına sürüklüyorsunuz anlamış değilim.
I just got into that PGA tourney.
PGA turnuvasına katıldım.
With my golf tourney coming up, I need some cash for expenses.
Golf turnuvam yaklaşıyor ve masraflar için nakit paraya ihtiyacım var.
Yeah, I need to practice for that PGA tourney.
Şu golf turnuvası için biraz çalışmam lazım.
You know, you could, uh, come to the tourney with me if you want.
Aslında istersen benimle turnuvaya gelebilirsin.
I'm sure the tourney puts coins in many a pocket.
Turnuvanın birçok cebi doldurduğuna eminim.
This is the first tourney he hasn't had Wally on his bag in the last three years.
Son üç sene içinde Wally'nin çantasının taşımadığı ilk turnuva.
My father had a tourney before his wedding.
Babam da düğününden önce turnuvaya katılmış.
He threw up on his horse on the way to the tourney grounds.
Turnuva alanına giderken atının üzerine kusmuştu.
This is nothing compared to tourney play.
Bunun alakası yok.
I won't be back until end of the tourney
Turnuva bitene kadar eve dönmeyeceğim.
We were given to understand that there was an equestrian tourney in the area.
Bize bu bölgede bir binicilik turnuvası düzenleneceği haberi geldi.
At the Hand's tourney, you gave me your favor.
El turnuvasında bana bir hediye vermiştiniz.
I saw him fight at the tourney for Ser Willem Frey's wedding.
Sör Willem Frey'in düğünündeki turnuvada dövüşürken görmüştüm.
Well, good luck with the tourney this weekend, coach.
Bu hafta sonu olacak turnuvada sana bol şans koç.
Melissa Tourney.
Melissa Tourney.
Melissa Tourney, 28, is a professional dancer.
Melissa Tourney, 28 yaşında, profesyonel dansçı.
While he was busy talking to the other girls, I went to Melissa Tourney's apartment.
Tony, diğer kızlarla konuşmakla meşgulken ben de Melissa Tourney'in dairesine gittim.
Melissa Tourney left the Royal Suite this morning, all alone.
Melissa Tourney, bu sabah kral odasından ayrıldı, tek başına hem de.
Who wants to see the sheefster in the tourney?
Kimler beni turnuvada görmek istiyor?
Yeah, so now i have to earn my way in through this upcoming pre-qualifying tourney.
Bu yüzden ön elemeyi geçebilmek için, kendi yolumu çizmem gerekiyor.
I am gonna encourage you to use that energy on the tourney field.
Size bu enerjinizi turnuva alanında kullanmanızı tavsiye ediyorum.
You all going to the tourney game tonight?
- Bu gece hepiniz turnuvaya gidiyor musunuz?
Tourney and victory pizza with the team makes you happy.
Turnuva ve takımla zafer pizzası yemek mutlu eder.
Lord Whent held a great tourney at Harrenhal.
Lord Whent, Harrenhal'da büyük bir mızrak turnuvası düzenlemişti.
No partner and you're out of the tourney.
Takım arkadaşı yoksa, turnuvadan atılırsın.
We should have a tourney.
Bir turnuva düzenlemeliyiz.
Mom, we swept the tourney!
Anne turnuvayı kazandık!
You should have let me compete in the tourney, Sire.
Yarışmaya katılmama izin vermelisiniz, efendim.
I did not rape lila tourney.
"Hayır, Lila Tourney'e tecavüz etmedim." diyerek geçirdim.
I. I had this, uh... this Halo tourney last night, and it just got crazy.
Ortalık perişan.