Treatment traducir turco
8,033 traducción paralela
An experimental treatment.
Deneysel bir tedavi.
What treatment?
Ne tedavisi?
Okay, she should be responding to treatment by now.
Tamam. Tedaviye çoktan cevap vermesi gerekirdi.
Except he's refusing medical treatment.
Ama tıbbi desteği reddediyor.
Actually, I think I need to stop treatment for a while.
Açıkçası, tedaviyi bir süreliğine kesmem gerektiğini düşünüyorum.
Let me guess... he was an altar boy getting the... Holy treatment from some of the priests here?
Dur tahmin edeyim... buradaki papazlardan bazılarının kutsal tedavi uyguladığı bir rahip yardımcısıydı?
And we both know he doesn't deserve that treatment.
Bu muameleyi hak etmediğini ikimiz de biliyoruz.
Drag me to the hospital for treatment.
Tedavi edilmem için hastaneye götürecekler.
Two percent. - And that's getting treatment, right?
- Bu tedavi olursan değil mi?
I got you the best medical treatment that money could buy.
Sana paranın satın alabileceği en iyi tedaviyi sağladım.
I dispense meds, not treatment.
Ben ilaç dağıtıyorum, tedavi yapmıyorum.
He even had treatment at the Carlton Hayes Hospital.
Carlton Hayes Hastanesi'nde tedavi bile görmüş.
Well, because, in the old days, there was a fast, effective treatment for getting rid of them.
- Çünkü eskiden kistten kurtulmanın hızlı ve etkili bir yöntemi varmış.
Listen, we need to move him somewhere where he can get proper treatment.
Bak, düzgün bir tedavi alabileceği bir yere taşımamız lazım onu.
Fisk's mom got the same treatment.
Fisk'in annesi de öyle.
We just want to make sure his heart, his lungs, his kidneys, are as strong as possible before we consider any more treatment.
Herhangi bir tedaviye başlamadan önce kalbinin, ciğerlerinin, böbreklerinin yeterince güçlü olduğundan emin olmaya çalışıyoruz.
What kind of treatment?
Ne tür bir tedavi?
You have no previous history of psychiatric treatment?
Psikiyatrik tedavi geçmişin yok mu?
Your brother could recover with proper treatment.
Düzgün bir tedaviyle iyileşebilir kardeşin.
So this is what my cold shoulder treatment feels like.
Ben soğuk davrandığımda böyle hissediyormuşsun demek.
Even with the treatment of Joe Miller in custody.
Joe Miller'ın gözaltındayken tedavi edilmesi bile.
~ Are you... getting treatment?
- Tedavi oluyor musun?
And that he's angry about the treatment.
Belki bu muameleye kızgın.
And the reasons for this being are the treatment of American Indians today by the film industry... excuse me.
Bunun sebebi ise, Amerika'nın yerlilerinin film sektöründe... gördüğü muamele. Üzgünüm.
REPORTER : The two men had quarreled over Drollet's treatment of Cheyenne Brando.
İkili Drollet'in Cheyenne Brando'ya olan davranışları hakkında tartışmış.
You have to take this treatment now.
Bu tedaviye ihtiyacın var şu anda.
This treatment was a temporary solution for your condition.
Bu tedavi durumun için sadece geçici bir çözüm.
Because it's better for Julio that he not know and not get special treatment.
Çünkü bilmemesi ve özel muamele görmemesi Julio için daha iyi olur.
I deserve better treatment than this.
Bundan daha iyi bir muameleyi hak ediyorum.
Soil treatment, improved seed, irrigation.
toprak bakımı, geliştirilmiş tohumlar, sulama.
I start treatment next week.
Gelecek hafta tedaviye başlayacağım.
Look, I know he's been waiting three years for Veterans Affairs to approve his treatment.
Bak biliyorum o ayağının tedavisi... için 3 yıldır bekliyor.
The V.A. authorized treatment for your husband.
Gazi İşleri Dairesi kocanızın tedavisini üstlendi.
I love the silent treatment.
Sessiz muameleye bayılırım.
There's no treatment.
Hiçbir tedavi yok.
I can't stand the silent treatment anymore.
Dur. Bu sessizliğe katlanamıyorum.
Well, it's just so far, every course of treatment I've explored, it's, um... They're all extremely high risk.
Şu ana kadar, tedavinin her aşamasının çok aşırı yüksek bir risk taşıdığını keşfettim.
Would you spend two hours observing a patient if the wrong treatment meant disability or death?
- 2 saatini bir hastaya bakarak geçirmeyecek miydin, eğer yanlış tedavi sakatlı ya da ölüm demek olsa?
He hasn't responded to any treatment.
Hiçbir tedaviye yanıt vermiyordu.
Well, what will the treatment be?
Nasıl bir tedavi uygulayacaklar?
Mike has chosen to forgo treatment.
Mike tedavi olmamayı seçti.
I understand why he's forgone treatment.
Neden tedavi olmak istemediğini anlayabiliyorum.
We think the man who shot your wife was initially bringing her here for treatment, but something changed his mind.
Eşinizi vuran adamın başta kendisini buraya getirdiğini, ama bir sebepten fikrini değiştirdiğini düşünüyoruz.
But obsession is not opinion, Claudia, and unhealthy obsession requires radical treatment, which I believe is arriving now.
Ama saplantı bir görüş değildir, Claudia ve radikal bir tedavi gerektirir, ki bunun da şu anda geldiği kanaatindeyim.
This treatment should, in time, revert him back to the old Riario.
Tedavi onu zamanla eski Riario'ya döndürecektir.
Hello, water treatment plant.
Merhaba, su arıtma tesisi!
Kira's stem cell treatment is actually working, so it's good.
Kira'dan aldığımız kök hücre işe yarıyor, ki bu da iyi bir şey.
I'm trying to get you the proper treatment you need...
Sana ihtiyacın olan düzgün tedaviyi vermeye çalışıyorum...
But instead, the silent treatment starts now.
Ama bunun yerine sessiz muamele göreceksin.
He was suffering from PTSD but resisted treatment.
- Travma Sonrası Stres Bozukluğu yaşıyordu ama tedavi görmek istemedi.
Silent treatment is stupid.
Sükunet tedavisi mallık.