Tsk traducir turco
372 traducción paralela
Tsk, tsk, tsk. You made the right choice, all right - in a way.
Bir bakıma iyi bir seçim yaptığını söyleyebilirim.
Tsk, tsk, tsk, tsk, tsk. Well, Mr. Egelbauer, you must realize that I had nothing to do with it whatsoever.
Bay Egelbauer, anlamalısınız ki bu olanlarla hiçbir alakam yok.
Tsk, tsk, tsk. Was his wife an Indian woman?
Karısı kızılderili miydi?
Tsk, tsk, tsk. I hope that won't interfere with your auditing the books.
Umarım defterleri incelemenize engel olmaz.
- What does it look like I'm doing? - Tsk.
Ne yapıyora benziyorum?
Tsk, tsk, tsk. Poor Mr. Nelson.
Zavallı Mr. Nelson.
Tsk! The troubles you make!
Beni rahatsız ediyorsun.
- I just don't know what to do. - Tsk, tsk, tsk, tsk, tsk.
Ne yapacağımı bilmiyorum.
Tsk, tsk, my dear.
Cık, cık, cık, oğlum.
You don't want a bare midriff, do you? Tsk.
Göbeğin açıkta kalsın istemezsin, değil mi?
Tsk-tsk-tsk.
- Vah! Vah!
- Tsk-tsk-tsk.
- Tsk-tsk-tsk.
Tsk, tsk, tsk. And I was gonna propose to him.
Sanki çok meraklıydım.
- No. - Tsk, tsk, tsk.
Evet.
Tsk. Tickets.
Biletler.
- A man got robbed. - Tsk, tsk, tsk, tsk.
- Bir adam soyulmuş.
Tsk-tsk. You've grown.
Büyümüşsün.
No kidding. Tsk-tsk-tsk-tsk-tsk.
Şaka yapmıyorum.
Something fell through in Washington and I have to take basic training. Tsk! Tsk!
Something fell through in Washington and I have to take basic training.
Tsk!
Tsk!
I was supposed to leave tomorrow, but I can go now.
Tsk! Tsk! Sanırım yarın gidecektim, ama şimdi de gidebilirim.
Tsk! Cheyenne Indian cure!
Cheyenne tedavi yöntemi!
I suggest you "Wow!" less and "Tsk Tsk Tsk" more...
Size bu davranışlarınızdan vazgeçmenizi öneririm.
[ticking ] [ tsk, sighs]
Bu müze ve çiftlik hayvanları sergisinde oturan beyfendi iş yerine teşrif ettiklerinde kendisiyle konuşmak istediğimi söyler misiniz?
Tsk, tsk, tsk. It is the wish of our sultan Abdul Hamid the Resplendent, the shadow of God on Earth that the Armenian subject people throughout his empire be taught, once and for all, that acts of terror cannot be tolerated.
Allah'ın yeryüzündeki gölgesi Sultan Abdülhamit Han'ımızın dileği odur ki imparatorluğundaki Ermeni tebasına bu tür terör eylemlerinin hoş görülmeyeceği ilk ve son olarak öğretilmelidir.
You'll have a coffee with me. Tsk, tsk, tsk.
Hemen iki kahve.
Oh, the police aren't going to like this a bit. Tsk, tsk, tsk.
Oh, polis bundan hiç hoşlanmaycak
- Ah, that's no way to talk! Tsk-tsk!
- Hiç böyle söylenir mi?
Tsk, oh, poor me.
Vay bana!
Tsk, all shootin for the big jackpot.
Hepsi büyük ikramiye peşinde
Tsk.
Yok.
Tsk. Both of you... real dumb.
İkiniz de beyinsizsiniz.
Tsk. I know that that doesn't mean anything to you.
Senin için fark etmediğini biliyorum.
Tsk, all right.
Pekâlâ...
Tsk, he's probably out at the Meadows.
Belki de Çayır'dadır.
Tsk, yes, why?
- Evet, neden?
Tsk, you certainly can't expect me to answer that.
- Buna cevap vermemi beklemiyorsunuz.
Tsk. Ohhh.
Ya.
Perhaps a... little Danish pastry. - Tsk, tsk.
Belki bir dilim turta.
Tsk-tsk-tsk.
Cık cık cık...
Tsk, tsk, tsk. Franz... And the last time we shall be together, huh?
Franz, son kez birlikte olacağız, değil mi?
Like it? Tsk.
Hoşuma gitmek mi?
But she had that cold three weeks ago. Tsk. Tsk.
Ama üç hafta önce üşütmüştü.
Thirty rubles! Tsk, tsk, tsk.
30 ruble!
Tsk, tsk, tsk.
Cık, cık, cık.
Mind you, I warned you, but still, a reputable builder like that. Tsk, tsk, tsk.
Unutma, seni uyardım... yine de, böyle saygın bir inşaatçının bunu yapması.
With our fingerprints on it? Tsk, tsk, tsk.
Parmak izlerimizle mi?
Tsk tsk...
Bir fırsat varken onun için savaşabilirsin.
Tsk, tsk, tsk.
Babası ingilizlerin batı hint adalarında misyonerdi.
Tsk, tsk, tsk, tsk.
- Evet, kahretsin, evet!
Tsk.
- Suçlu.