Tuff traducir turco
126 traducción paralela
I'm Tuff Tuff, Oxford Times.
Ben Tuff Tuff. Oxford Times'dan.
I'm Tom Agnes Tuff the Oxford Times.
Ben Tom Agnes Tuff, Oxford Times'dan.
- But not if you get Tuff
# Tırnaklarsanız zor değildir
Turn around a little, will you? - We're Tuff, Tuff, Tuff - Roll around up there.
# Tırnağız, tırnak
Tuff removes dandruff
# Tırnak kepeğin kökünü kazır.
Get Tuff
# Tırnakla # Tamam Vic.
Rex, Rex Tuff, building security.
Rex. Rex Tuff, bina güvenliğinden.
This is Mr. Tuff, Mr. Taylor's assistant.
Bu Bay Tuff, Bay Taylor'ın asistanı.
Mr. Tuff just where is this office of yours?
Bay Tuff ofisiniz tam olarak nerede?
My name isn't Tuff and I don't work for Regency.
Adım Tuff değil ve Regency Dedektiflik Bürosu için çalışmıyorum.
It's a tuff time, waste of fucken time, really.
Boşa zaman, kahrolası zamanımı boşa harcıyorsunuz.
Not only is this QVC thing useless but you've bought a membership to the Buff and Tuff Health Club.
Sadece alışveriş etmekle kalmamışsın bir de tutup spor salonuna yazılmışsın.
Listen, Tuff.
Bugün kafedeydim.
Yeah, it's a local lunatic, innit?
Evet, delinin teki, değil mi? Hayır, Tuff.
Hey, Tuff. Anthony's brother.
Anthony'nin kardeşiydi.
Fuckin'hell!
Lanet olsun! Tuff!
Tuff! Tuff!
Tuff!
Tuff?
Tuff?
So that's when, you know, I went to Tuff's to just chill out, man, you know what I mean?
Sonra, bilirsin, biraz rahatlamak için Tuff'a gittim adamım, anlıyor musun?
Tuff, man, what am I gonna do out there?
Orada ne yapacağım Tuff?
Tuff, get a grip, will ya?
Tuff, kendine hakim olmalısın, değil mi?
Tuff!
Tuff!
Fucking Tuff, man.
Sikkafalı Tuff.
One, two, three. Tuff, keep that cat out of the house.
Tuff, o kediyi evden uzak tut.
- Says who? We made an agreement.
Barb, Tuff ve Mike benimdi.
I got Barb, Tuff and Mike.
- Adımı kullanabilirsin demedim.
You're not listening. Evelyn, we are all thrilled and elated to hear that daughter Tuff has learned to drive and she'll be delivering you to us, at last.
Evelyn, kızın Tuff'ın araba kullanmayı öğrendiğini ve nihayet seni buraya getireceğini öğrenmekten o kadar mutlu olduk ki anlatamam.
- Bye, Mommy.
Güle güle, Tuff.
Alrighty.
Gel bakalım, Tuff.
Well, come on, Tuff.
Sana içecek alayım.
My gosh, Tuff.
Daha neler, Tuff. Dedin mi demedin mi?
Tuff, you want to take Mom's typewriter?
Tuff, annemin daktilosunu almak ister miydin?
Tuff Hedeman : retired world champion bull rider
Onlara rodeo yaptıracağım. Bu boğadan Tuff Hedeman * bile korkmalı.
Look, you tuff man? Think you can take me? -
Benle başa çıkabilir misin ki?
- Sure, everyone is tuff with a gun in his hand.
- Elinde silah olan herkes serttir
I got to get back-tuff to do.
İşimin başına dönmem gerek.
Buff Tuff Fitness Center.
Buff ve Tuff Fitness Merkezi.
Ruff, Tuff!
Ters, Sert!
Ruff, Tuff, find out if it has a shot limit!
Sert, Ters, atış menzili var mı öğrenin!
Coming up on "tuff gurlz"...
Az sonra "Sert Kızlar" da...
- To Tuff.
- Tuff'a.
Oh, Tuff.
Oh, Tuff.
Here we go, Tuff.
Hadi, Tuff.
Tuff.
Tuff.
So, Tuff, tell me how this works again?
Peki, Tuff bana bunun nasıl çalıştığını yine söyler misin?
Mazel Tuff!
Yahudi gangster bozuntusu!
- Absolutely.
Tuff, sofrayı kurar mısın, canikom?
Tuff, honey, would you set the table?
Bir kez fileminyon yemiştim.
- Tuff?
- Tuff?
Good grief!
Tuff sofrayı kur, lütfen.
Tuff set the table, please.
Sabahın köründe çıktın.