Unifier traducir turco
14 traducción paralela
Mo Tze was extremely popular, but a few hundred years after his death, Qin Shi Huang, the first emperor, and unifier of China, took power.
Mo Tze son derece popülerdi fakat ölümünden birkaç yüz yıl sonra Çin'i birleştiren ilk imparator Çin Şi Huang başa geçti.
He was the unifier of Rome and the saviour of his people.
Roma'nın birleştiricisi ve halkının kurtarıcısıdır.
Estrangement in a family is a shame, but death is the great unifier.
- Aile fertlerinin birbirine yabancılaşması utanç vericidir. Ama ölüm herkesi birleştirir.
She's a single mother, homemaker, so she's a unifier.
Bekar bir anne. Ev hanımı. Yani birleştirici.
Your father, the great unifier, he has brought peace between the Colonna and the Orsini.
Baban, büyük ara bulucu, Colonna ve Orsini'nin arasında huzuru sağladı.
Some great unifier.
Ne birleştiriciymiş ama.
The thought unifier's having adverse effects.
Fikir birleştiricinin yan etkiler varmış.
Germany-unifier.
Almanya'nın birleşmesine destekçi.
What we have here is a Transilience Thought Unifier,
Burada ne var olduğunu Bir Transilience Düşünce Unifier,
Walter Bishop, if only I had a unifier, I could unify these thoughts.
Walter Bishop, eğer sadece bir birleştirici vardı Ben bu düşünceler birleştirmek olabilir.
It's called a Thought Unifier.
denir Bir Düşünce Unifier.
A scroll with physics we can't decipher, a thought unifier that doesn't work, and a box of rocks from a mine.
Şifresini kıramadığımız bir sürü yazı. Çalışmayan bir fikir birleştiricisi. Ve bir madenden gelen taşlar.
Then you sent me to Grand Central Station to collect the Thought Unifier.
Beni de Düşünce Birleştiricisini almak için Grand Central İstasyonu'na gönderdin.