Unleashes traducir turco
78 traducción paralela
He who unleashes the terror reaps the terror.
Her kim terör ekerse, terör biçer.
- He who unleashes the terror...
- Her kim terör ekerse...
"The wizard, sensing your apprehension, unleashes a fatal bolt from the ice sceptre."
Sihirbaz, korktuğunu fark etti, sana buzdan, açamayacağın bir kilit yaptı.
Don't you know that if that madman unleashes the power of the crystal, it could destroy the entire galaxy?
O deli adamın kristalin gücünü kullanarak bütün galaksiyi yok edebileceğini bilmiyor musun?
When detonated, each satellite unleashes an intense electromagnetic pulse, but EMP doesn't harm a living thing.
Patlatıldıklarında her uydu büyük bir elektromanyetik darbe oluşturuyor ama EMP canlılara zarar vermiyor.
Pandora opens a forbidden box and unleashes pain into the world?
Pandora yasak olan kutuyu açar ve dünyaya acı ve kötülük yayılır.
Whom does it really harm if he unleashes Eddie once in a while?
Arada bir Eddie'yi dışarı çıkarmasının ne zararı var?
Some demon looking for some all-powerful thingumabob and I gotta stop him before he unleashes unholy havoc and it's another Tuesday night in Sunnydale.
Çok güçIü bir zımbırtıyı arayan bir iblis. Onu kötülük yapmaya başlamadan önce durdurursam şehir sakin bir salı akşamı geçirebilir.
Hmm. "A bushel of apples packed in each bar... " plus the secret ingredient that unleashes... the awesome power of apples. "
"Her bir barda bir sepet elma kullanılmıştır artı elmanın harika gücünü ortaya çıkaran gizli bir bileşen içermektedir."
Each day we lose a little bit more of our separate sovereign ability to determine our own futures and each day the world comes just a little bit closer to that terrible moment when the beating of a butterfly's wings unleashes a hurricane God himself cannot stop.
Gün geçtikçe kendi geleceğimizi belirlemekte ki, öz irademizi yitirmekteyiz. Gün ve gün dünya o korkunç ana yaklaşmakta. Bir kelebeğin kanat çırpışlarının bir kasırgaya dönüşeceği ve Tanrı'nın bile durduramayacağı ana.
Pandora's is given box by God, told her not to open it. She does and unleashes pain into the world?
Pandora yasak olan kutuyu açar ve dünyaya acı ve kötülük yayılır.
Yeah, the kind that unleashes Godzilla on an unsuspecting city.
Evet, masum bir şehir Godzilla açığa tür.
Like the atom, a man split in two parts... unleashes uncontrollable chaos and deconstruction.
bir kitap yazmak. Pekala Shakespeare, önemli iki şey var. Bu kitabı "gurur ve para" için istiyorum.
- She unleashes hell on Earth?
- Dünyayı cehenneme çevirmeden önce mi?
Tomorrow night, we'll have seaweed and see what fun that unleashes.
Yarın akşam yosun yer, onun nasıl bir neşe yaratacağını görürüz.
The 32-valve V8 engine purrs as the transmission clicks down a gear and the vehicle unleashes 400 horses and 350 pound / feet of rear-wheel torque. "
"32 valf v8" motoru, transmisyon vitesi taktığında ve aracın 400 beygiri birden zincirlerinden boşaldığında ve arkadan itişli momentin 158 kilo olduğunda mırıldar.
The strong but silent youth from the wrong side of the tracks who, when provoked, unleashes his fists of fury.
Yolun yanlış tarafındakigüçlü ama sessiz genç. Kışkırtıldığında "Öfkenin yumrukları" nı kullanmaktan sakınmayan kişi.
Listen as Samson unleashes a roar so mighty, it launches a wildebeest clear off the savannah!
Samson öylesine güçIü bir kükreme koyveriyor ki savandaki bütün antiloplar toz oluyor!
The modern woman unleashes the animal within to take on the big city.
Çağdaş kadın, büyük kente karşı içindeki hayvanı salıveriyor.
Once he opens it, end unleashes whatever is in it to the world well, we may not be lucky enough to close it this time.
Bir kere açtı mı, içinde ne varsa serbest kalacak... ve bu sefer kapatabilmek için yeterince şanslı olamayabiliriz.
When you grow hemp for fuel, every crop unleashes a huge amount of oxygen into the environment, and in fact, the same amount of oxygen that you lose when you burn it off you gain back, so it's a closed cycle, ending the greenhouse effect.
When you grow hemp for fuel, every crop unleashes a huge amount of oxygen into the environment, and in fact, the same amount of oxygen that you lose when you burn it off you gain back, so it's a closed cycle, ending the greenhouse effect.
When a sunspot unleashes its magnetic energy, what results are the most colossal explosions in the Solar System :
Güneş lekeleri, manyetik enerjilerini serbest bıraktığında sonuçları, Güneş Sistemi'ndeki en müthiş patlamaları doğurur :..
Although the final collision takes only a fraction of a second, it unleashes more energy than the Sun will generate in its entire lifetime.
Son çarpışma bir anda olup bitse de, açığa çıkan enerji Güneş'in tüm yaşamı boyunca üreteceği enerjiden fazladır.
On just a few days of the year, the Moon and the Sun line up together and their combined gravitational pull unleashes an extraordinary phenomenon.
Yılın bazı zamanlarında Güneş ve Ay yan yana gelerek çekim güçlerini birleştirir ve olağandışı bir manzara oluştururlar.
And rehearsing it, it sort of unleashes them.
Ve provalar yaptılar, böylece kendilerini serbest bıraktılar.
When Hurricane Katrina makes landfall in New Orleans, it unleashes a terrible fury.
Katrina New Orleans'ı korkunç bir öfkeyle vurdu.
If he unleashes his full power, he will surpass me.
Eğer tüm gücünü kullanırsa, beni alt eder.
I believe Alice unleashes the monster in Jason.
Alice'in, Jason'ın içindeki canavarı serbest bıraktığına inanıyorum.
It is anger that unleashes the beast?
O canavarı öfke mi serbest bırakıyordu?
It is man versus monster. Thor unleashes his deadliest weapon, lightning from his magic hammer.
İnsana karşı canavarın savaşında Thor en ölümcül silahını, sihirli çekicinden çıkan yıldırımı kullanmaktadır.
Then it unleashes a super weapon.
Sonra süper silahını salıverir.
Even this little candle unleashes a force too fast for us to see, that reaches way beyond the pretty sparkle.
Bu ufak mum bile bizim göremeyeceğimiz bu hoş pırıltının çok ötesinde, bir kuvvet salıyor.
As the plane turns, the storm unleashes its fury.
Uçak döndükçe fırtına öfkesini daha fazla kusuyor.
Once they hatch and she unleashes them...
Yumurtalardan bir kez çıktılar mı onları üzerimize salar.
But they drill too much, and the BP oil company accidentally unleashes Cthulhu, an ancient evil god from another dimension.
Ama BP o kadar çok deldi ki diğer boyuttan antik Kötülüklerin Efendisi Cthulhu kazara serbest kaldı.
And unleashes one of the most feared migrations on Earth.
Bu, dünyanın en ürkütücü göçlerinden biri.
cow falls from the sky and unleashes a tragedy.
İnek gökyüzünden düşer ve trajediye sebep olur.
And Zombie Man unleashes a barrage of blows to the mid-section of the big man.
Zombi Adam dev adamın orta bölgesine darbeleri indiriyor.
It unleashes macrophages - prowling, remorseless, marauding killers.
Mikrofajlar yağmacı acımasız katiller salıverir.
Dempsey unleashes a flurry of raging fists.
Dempsey yağmur gibi öfkeli yumruklar yağdırıyor.
Then the champ unleashes a punishing right to the chest and a left uppercut to the jaw.
Sonra şampiyon göğse sert bir sağ indiriyor ve çeneye de sol aparkat.
But this new human network also unleashes hidden dangers.
Ama bu yeni insan ağı gizli yeni tehlikeleri salıveriyor.
The garlon roars and unleashes a most sinister wind.
Kara şeytan kükrer ve ağzıyla kötülükleri püskürtür.
Besides, when too much time goes by between visits, that crusty woman unleashes her wrath on me.
Ayrıca, ziyaretlerin süresi ne kadar uzun olursa, huysuz kadının gazabıda üzerimden o kadar çabuk...
You listen to Him, and, like Noah, you will survive when he unleashes His wrath on the nonbelievers.
O'nu dinleyin ve inançsızlar Tanrı'nın gazabına uğradığında Nuh peygamber gibi sağ kalın.
In 25 years, you'll recruit me and 14 years after that, the guy you didn't let me kill today escapes from prison, jumps to the past and unleashes an invasion of Earth.
25 yıl sonra beni işe alacaksın. Ondan 14 yıl sonra, bugün öldürmeme izin vermediğin adam hapisten kaçacak, geçmişe gelecek ve Dünya istilası başlatacak.
The man unleashes wrath upon wooden form.
Adam öfkesini direkten çıkarıyor.
Many believe that Spartacus unleashes the wrath of the gods.
Pek çok kişi Spartacus'un Tanrıların öfkesini boşalttığını düşünüyor.
the suppressed parts of ourselves, and the mask is the tool which unleashes the id.
Maske ise bu alt beni yüzeye çıkarıyor.
Unleashes hell?
- Kendini salması için mi?
He unleashes it, kills 200 people.
Cihazı çalıştırıp 200 kişiyi öldürmüş.