Valium traducir turco
658 traducción paralela
Doctor S.M., we all know that he took a bottle of valium.
Doktor S.M. bir şişe sakinleştirici içtiğini hepimiz biliyoruz.
Miss Hunter, two Valium and a barley wine for Professor Stewart.
Bayan Hunter, Profesör Stewart'a iki yatıştırıcı ve sert bir bira verin.
- He prescribed Valium.
- Valium yazdı.
- Why don't you take a Valium?
- Yatıştırıcı alsana?
Valium.
Yatıştırıcı.
I need a Valium.
Yatıştırıcı almalıyım.
I've prescribed you some Valium.
Size Valium yazdım.
I need some Valium.
Valium'a ihtiyacım var.
I can't give you Valium without a prescription.
Size reçetesiz Valium veremem.
I'll give you the Valium.
Sana Velium'u vereceğim.
Here, dear, your Valium.
İşte canım, Valium'un.
Well, always taking Valium, and everything else.
Her zaman Valium almasından ve diğer şeylerden belliydi.
But that's... valium 5.
Ama o... Valium 5.
One ampoule of Valium.
Biraz Valium verin.
- You want a Valium?
- Valium ister misin?
I need a Valium.
Bir yatıştırıcıya ihtiyacım var.
Where's the goddamn Valium?
Nerede şu lanet hap?
I want to give you a Valium and- -
Şimdi sana bir Valyum vermek istiyorum ve...
Maybe I should take Valium or something.
Valium gibi bişey almalıyım.
Any Valium or Librium?
Valium ya da Librium?
Do you know pimps sell Valium for 50 cents?
Pezevenklerin 50 sente Valium sattığını biliyor muydun?
I don't think you should take Valium.
O Valium hapını alacağını sanmıyorum.
- No. Half a Valium?
- Peki yarısı olsa?
Does anyone have a Valium?
Sakinleştiricisi olan var mı?
That's all right, I have some Valium.
Gerekmez, bende sakinleştirici var.
Nothing Valium couldn't cure.
Valium'un tedavi edemeyeceği bir şey değildi.
Ten milligrams, Valium.
On miligram Valium.
Last night I had a migraine, and so I took some Darvon, and that made me so nervous that I took 40mgs of Valium, you know.
Biraz Darvon aldım, beni sinirli yaptı. Sonra 40 mg. Valium aldım.
Worst case I'll have to take Valium.
En kötü bir Valium alırım.
Now and then I give her a valium, but that's no real solution...
Ara sıra ona bir valium veriyorum, ama bu da bir çözüm değil.
I'm so full of valium, I rattle when I walk!
Valyumlar midemde cungul cungul oynuyor.
I'II see if somebody's got a valium left for us
Gidip fazla Valiumu kalan birilerini bulayım.
Mandrax. I couldn't get valium
Mandrax.Valium bulamadım
AII you need is lots of VaIeron, valium and suchlike
Birçok Valeron, Valium gibi şeyler lazım
How many vials did he take with him?
Kaç tane Valium aldı? İki.
- Did you take Valium this morning?
- Bu sabah Valium aldınız mı?
It takes three Valium to calm you before you testify?
Tanıklık etmeden önce, sakinleşmeniz için üç Valium mu gerekiyor?
If the druggist gives you Valium without a prescription does he give you other drugs without prescription?
Eczacı size, reçetesiz Valium verdiğine göre, başka uyuşturucu maddeleri de reçetesiz veriyor mu?
Bailiff, Valium.
Mübaşir, Valium.
- Can you take that many Valium?
- Bu kadar Valiumu alabilir misin? - Görecegiz.
Now, did you have your 8 : 00 Valium?
Şimdi, Sekizdeki ilacını aldın mı?
That's the Valium.
Hiçbir şey yok. İlaçlar yüzünden.
I, uh...
- Bana Valium lazım.
I got some Valium if you want.
İstersen Valium'um var.
Valium, yellow ones, red ones, cocaine grinder, drug needles.
Valium, sarı haplar, kırmızılar, Kokain öğütücü, iğneler.
I need a Valium the size of a hockey puck.
Hokey topu büyüklüğünde bir Valium almalıyım.
That one should have taken a Valium.
Sakinleştirici alması gerekirdi.
- Do you want a Valium?
- Valium ister misin?
Valium.
Valium.
Here's your Valium.
- Valium'unuz.
Do you have any valium?
Hiç Valium var mı?