Vanish traducir turco
1,156 traducción paralela
Vanish.
- Yok olun!
I have decided to vanish.
Ben gözden kaybolacağım.
If this isn't done correctly the program could abort and everyone inside could vanish.
Eğer bu doğru yapılmazsa, program kendisini iptal edip... içindeki herkes de onunla beraber kaybolup gidebilir.
" It will vanish and shrink.
" Yakında tarihe karışacak.
Well, we can't just vanish into thin air.
Ama havaya karışıp yok olamayız.
Who could vanish like smoke?
Kim duman gibi ortadan yok olabilir?
We were just remarking the other day... about how an old guy like that... could just drop off the face of the Earth without a sign. Vanish. No one ever see him again.
Daha geçen gün ona söyleniyordum... sonra bir anda... yüzünü görmeden kayboldu.
If I do nothing, she'd just vanish.
Ama bir şey yapmazsam, kız kaybolmuş olacak.
I could vanish you with a word.
Bir sözcükle seni yok edebilirim.
- Vanish.
- Kayboldu.
There'd be no aerosols. Detergents would vanish.
Spreyler olmaz, deterjanlar yok olur.
Packaging would vanish from the face of the earth.
Paketleme, dünya üzerinden silinir.
I must vanish without a trace into the mountains.
Hiç iz bırakmadan, dağların içinde gözden kaybolmalıyım.
Here all hates vanish.
Burada tüm nefret yok olur.
Finally conscious of his traumatic memories, the patient discusses them and the symptoms vanish
Sonunda travma nedeniyle oluşan anılarının bilincine varan hasta bunları anlatır ve arazlar da kaybolur.
Vanish.
Kaybolun.
Some last, others vanish.
Bazı sonlar, başkalarını yok eder.
Ninja, vanish.
Ninja, yok oluşu.
To make them vanish onto the air, c'est impossible.
Havaya karışmaları imkansızdır.
Suspects would arrive at headquarters and mysteriously vanish.
Şüpheliler merkeze geliyor ve gizemli bir biçimde yok oluyorlardı.
Otherwise, people's trust on love will vanish
Yoksa kimse aşk olan şeyin varlığına inanmaz.
Mason Storm's going to vanish, and you'll help make that happen.
Mason Storm gözden kaybolacak ve sen de bunu yapmam için bana yardım edeceksin.
Therefore, one of them would have to vanish.
Çakışmadan dolayı da... ikisinden biri kaybolacaktır.
When they run, they dump the vehicle and they vanish.
Kaçınca, arabayı boşaltıp kayboluyorlar.
I mean, they vanish!
Yok oluyorlar işte!
Pizza that vanish quickly without trace.
İz bırakmadan çabucak kaybolan pizza.
Ninja vanish!
Ninja yok oluşu!
Together you pllotted to vanish your uncle that both hated and put your hands, at last, in the money.
Birlikte nefret edilen amcanızı ortadan kaldıracak bir plan yaptınız. Böylece sonunda parasına el sürebilecektiniz.
Mrs. Hudson will you vanish?
Bayan Hudson, kaybolur musun?
I said vanish.
Kaybol, dedim.
He can appear as mist or fog and vanish at will.
Bir sis gibi ortaya çıkıp kaybolabilir.
If you'ii gracefully vanish, I'll deal with them.
Sen ortalıkta görünme, ben onlarla ilgilenirim.
He'd vanish for weeks at a time, returning as abruptly as he'd left, to dictate letters that made no sense at all.
Bir anda haftalarca ortadan kayboluyor... -... sonra gittiği gibi aniden dönüyor ve hiç mantıklı gelmeyen mektuplar dikte ettiriyordu.
If she will vanish again, or if we will go on like this forever.
Yeniden ortadan kaybolacak mı, yoksa hep bu şekilde mi devam edeceğiz, bilmiyorum.
But all your magic will vanish in the jail.
Suçlulardan önce yardıma ihtiyacı olduğunu mu? Her ne olucaksa, şimdi olacak!
Once you find pride In your own existence, then these delusions will vanish.
Kendi hayatında gurur kaynağını bulduğunda, bu sanrılar yok olacak.
We had 32 parties and Hitler said : "before those parties don't vanish there is no Germany".
= 38 parti = = 6 milyon işsiz =
A shuttle doesn't simply vanish.
Bir mekik öylece ortadan yok olmaz.
I can hop on a plane and vanish?
Bir uçağa atlayıp toz olabilir miyim?
This planet will vanish very soon.
Bu gezegen çok yakında yok olacak.
In the dark, when the attention of everyone is elsewhere, seen by everyone and yet unseen, the murderer can plant the evidence and then vanish again if he is disguised as a waiter, can he not, Monsieur Russell?
Karanlıkta, herkesin dikkati başka yerdeyken, herkesçe görülebilir ancak yine de görülmemiş olarak, katil, delili yerleştirip tekrar yok olabilirdi, eğer ki bir garson kostümünde olsaydı. Değil mi, Monsieur Russell?
He wouldn't call for an alert and vanish, unless- - I know.
Adamlarım burayı zaten aradıkları için çekingen davranıyorlar.
Give me half the money, and vanish with the other half.
paranın yarısını bana ver, diğer yarısıyla da kaç.
You going to vanish into thin air again?
Yine havaya uçup gözden mi kaybolacaksın?
The tears and the pain will someday vanish
"Gözyaşı ve acı..." "... birgün yok olup gidecek. "
The devil writers red letters, yes, so we'll vanish.
Şeytanlar yazıyor, kırmızı harfler, evet, o yüzden yok olacağız.
I wondered how some people can be such a necessary part of one's life one day... and simply vanish the next.
Merak ediyordum nasıl oluyordu da bazı insanlar bir insanın hayatında önemli bir parçayken. ... sonra da kolayca yok olabiliyordu.
They strike and vanish.
Onlar saldırır ve kaçarlar.
He wouldn't call for an alert and vanish, unless...
Alarm verip ortadan kaybolmaz, fakat- -
Oh, nonsense. It's not as if anyone expects you to vanish overnight under mysterious circumstances to a strange Minbari post.
Bir gece ansızın, esrarengiz bir şekilde ortadan kaybolup uzak bir Minbari Karakolu'nda ortaya çıkacakbilirsiniz.
I feel my illusions vanish one by one.
Yanılsamalarımın tek tek ortadan kaybolduğunu hissediyorum.