Vermont traducir turco
869 traducción paralela
Longfellow Deeds, 28, Mandrake Falls, Vermont.
Longfellow Deeds, 28, Mandrake Falls vErmont.
My cousin Eben back from Vermont was like that.
Vermont'daki kuzenim Eben böyleydi.
- A little laboratory on a farm in Vermont.
- Vermont'ta bir çiftlikte küçük bir laboratuvar.
I'm leaving for Vermont in about 1 5 minutes.
15 dakika içinde Vermont'a gitmek için ayrılıyorum.
You don't mean that narrow, pinched-up state on the wrong side of Boston?
Vermont mu? Boston'un ters tarafındaki şu dar sıkıştırılmış eyaleti kastetmiyorsunuz değil mi?
But he didn't go away.
Ama, Vermont'a gitmedi.
I know, Vermont.
Biliyorum, Vermont.
Vermont and Long Island.
Vermont ve Long Island.
I wonder if Vermont and I will understand each other.
Acaba ben ve Vermont birbirimizi anlayabilecek miyiz?
I don't know much about Vermont, except what he's told me.
Vermont'u doktorun bana anlattığı dışında pek bilmem.
- Judy, you'll be in Vermont.
- Judy, Vermont'da olacaksın.
Oh, yes, Vermont.
Oh, evet, Vermont.
- I hear it's cold in Vermont.
- Vermont soğuk olurmuş diye duydum.
- You must come to Vermont, Carrie.
- Vermont'a gelmelisin, Carrie.
- Why aren't you in Vermont?
- Niçin Vermont'ta değilsiniz?
You're coming to Vermont with me.
Vermont'a benimle geleceksin.
" Doctor Frederick Steele, Brattleboro, Vermont.
" Doktor Frederick Steele, Brattleboro, Vermont.
Hey, who owns the car with the Vermont license on it?
Vermont plakalı arabanın sahibi kim?
A part of the world as nice as Vermont, Ohio... Virginia, and California, and Illinois... lies ripped up and bleeding like a steer in a slaughterhouse.
En az Vermont, Ohio, Virginia Kaliforniya ve Illinois kadar güzel olan bu yerler kesimhanedeki bir dana gibi paramparça olmuş ve durmadan kan akar bir durumda.
Well, I did some riding on our estate in Vermont.
Vermont'taki çiftlikte ata binerdim.
Go to Vermont and turn right.
Vermont'a git ve sağa dön.
Dr. Jaquith has a sanitarium. In Vermont.
Dr. Jaquith'in Vermont'ta bir sanatoryumu var.
I'm meeting her at the corner of Vermont and Franklin, the northwest corner... in case you're interested, and I'm late already.
Merak ediyorsanız Vermont ve Franklin'in kuzeybatı köşesinde buluşacağız. Geç bile kaldım.Umarım yeterince açıktır.Baba.
- Down the hill. Down Vermont. Sure.
- Tepenin, Vermont'un alt tarafına.
Vermont and Franklin. Northwest corner, wasn't it?
Tabi, Vermont ve Franklin'in kuzeybatı köşesiydi, değil mi?
You mean it's not Vermont and Franklin?
- O zaman Vermont ve Franklin değil?
It's Vermont and Franklin all right. Only it's not Anne Matthews.
- Adres tamam, sadece Anne Matthews değil.
Harold, give me a vermouth Scotch and a twist of lemon.
Harold, bana bir vermont skoç ver birde limon.
- Vermont.
- Vermont'a.
- Vermont?
- Vermont'a mı?
Vermont should be beautiful, this time of year, with all that snow.
Vermont yılın bu mevsiminde çok güzel olmalı, karlarla kaplı.
Vermont should be beautiful this time of year.
Vermont bu mevsimde çok güzel olmalı.
- How much more is it to Vermont?
- Vermont'a fark ne kadar?
- How much to Vermont?
- Vermont'a kaç para?
- Who's going to Vermont?
- Vermont'a giden kim?
The Columbia Inn, Pine Tree, Vermont.
Columbia Inn'de, Pine Tree, Vermont'ta.
- It means we're going to Vermont.
- Vermont'a gidiyoruz demek oluyor.
Is this Vermont, New England's winter playground?
Burası kış sporlarının yapıldığı New England Vermont'mu?
- Are you sure this is the right Vermont?
- Burası doğru Vermont mu, emin misiniz?
- This must be southern Vermont.
- Burası Güney Vermont olmalı.
Must be wonderful in Vermont this time of year.
Bu mevsimde Vermont harika olsa gerek.
Tell me, Brainstorm, what do you think of the novelty up here in Vermont?
Söyle bana beyin jimnastikçisi, burada Vermont'ta yeni ne olabilir?
The New England blue plate or the Vermont smorgasbord.
New England seçkisi ya da Vermont spesiyalitesi.
Nice open-hearth job here with some Vermont logs burning briskly.
Vermont odunlarının çıtır çıtır yandığı güzel açık bir şömine var burada.
You'll find the Vermont smorgasbord very good.
Vermont spesiyalitesi çok nefis.
But in case you and Phil are worried about the welfare of a certain Vermont innkeeper, you needn't be.
Bir Vermont Otel hizmetçisinin geçimi konusunda senin ya da Phil'in... bir endişesi varsa ki olmasın.
I don't know whether the best things happen while you're dancing or whether they just happen in Vermont.
En iyi şeyler dans ederken mi olur, yoksa Vermont'ta mı olur, bilemiyorum.
You laid a Vermont volleyball!
Vermont eltopu yumurtladın!
Remember, your objective is Pine Tree, Vermont.
Unutmayın, hedefiniz Pine Tree, Vermont.
Vermont!
Vermont!
Dr. Meacham, I'm still sorry I wasn't the girl in Vermont.
Dr. Meacham,... Vermont'taki kız olmadığım için üzgünüm.