Videodrome traducir turco
47 traducción paralela
What's this? "Videodrome."
- Videodrome ne? . - İşkence.
Do you know a show called Videodrome?
Videodrome denen şeyi biliyor musun?
Videodrome, like video circus, video arena.
Videodrome. Video sirki, video arenası gibi.
Would you do...
Videodrome yapar mıydın?
Oh, come on. Isn't that where they make Videodrome?
Bu Videodrome'ı yaptıkları yer değil mi?
Max... Videodrome is something for you to leave alone.
Max, Videodrome tam sana göre bir şey.
I think it's dangerous, Max, Videodrome.
Sanıyorum, tehlikeli, Max. Videodrome.
Videodrome.
Videodrome.
The battle for the mind of North America... will be fought in the video arena : The Videodrome.
Kuzey Amerika'nın zihin savaşı video arenasında olacak, Videodrome'da.
But when they removed the tumor... it was called Videodrome.
Ama tümörü çıkardıklarında ona Videodrome dediler.
I... was Videodrome's... first victim.
Videodrome'un ilk kurbanıydım.
Because your father admits he's somehow involved with Videodrome?
Çünkü baban Videodrome'a katıldığını kabul ediyor.
This is part of my own Videodrome collection.
- Koleksiyonumun bir bölümü.
But the Videodrome signal, the one that does the damage... it can be delivered under a test pattern, anything.
Ama hasara yol açan Videodrome sinyali bir deneme kalıbında gibi bir şeyde gönderilebiliyor.
My father helped to create Videodrome.
Babam Videodrome yaratmama yardım etti.
Tell me about my Videodrome problem.
Benim Videodrome problemimden sözet.
I think that massive doses of Videodrome signal... will ultimately create a new outgrowth... of the human brain... which will produce and control hallucination... to the point that it will change human reality.
Yüksek Videodrome sinyalinin sonucunda insan beyninin oluşumuna yol açacak diye düşünüyorum halüsinasyon yaratıp, onu kontrol ederek insan gerçekliğini değiştirecek diye düşünüyorum.
Barry Convex would like to talk to you about Videodrome.
Barry Convex sizinle Videodrome hakkında konuşmak istiyor.
We also make Videodrome, Max... and as I'm sure you know... when it's ready for the marketplace, things will never be quite the same again.
Videodrome da yapıyoruz, Max. Bildiğiniz gibi, pazar için hazır olduğunda hiçbir şey eskisi gibi olmayacak.
That's why our Videodrome show is so strange.
Şovumuzun cok tuhaf olma nedeni bu.
It opens up receptors in the brain and the spine... and that allows the Videodrome signal to sink in.
Beyin ve omurilik hasarına yol açıyor. Sinyalin nüfuzuna izin veriyor.
Did you tape Videodrome last night?
Dün gece Videodrome kaydettin mi?
Look, I'll meet you in the lab in one hour. And then we'll see if we pulled in any Videodrome last night... and I'll tell you what's going on. Okay?
Bir saat sonra laboratuvarda görüşelim, tamam mı?
- Did you see me on Videodrome?
Beni Videodrome'da izledin mi?
There was no Videodrome transmission last night?
Dün gece yayın yok muydu?
Videodrome has never been transmitted on an open broadcast circuit. Not yet.
Videodrome hiç açık devre yayına verilmedi.
Why would anybody watch a scum show like Videodrome?
Videodrome gibi bir kepazeliği neden izlesinler?
We're gonna use it for our first authentic transmissions of Videodrome.
Videodrome'un ilk özgün yayınında kullanacağız.
You're an assassin now for Videodrome.
Videodrome için çalışan bir suikastçisin.
She died on Videodrome.
Videodrome'da öldü.
Videodrome is death.
Videodrome ölümdür.
You turn against Videodrome.
Videodrome'a karşı çıkmalısın.
Death to Videodrome.
Videodrome'a ölüm.
Death to Videodrome!
Videodrome'a ölüm!
Videodrome still exists.
Videodrome hâlâ yaşıyor.
James, do we really have to watch Videodrome?
Daha iyi bir fikrim var. James, şu Videodrome'u gerçekten izlemek zorunda mıyız?
As was this film, Videodrome.
Bu film, "Videodrome" da öyledir.
I think he'd like Videodrome.
Videodrome seviyordu galiba.
- Videodrome.
- Videodrome...
- What? Since I first saw Videodrome.
Videodrome'u ilk izlediğimden beri.
- The Videodrome problem.
- Videodrome problemi.
On Videodrome.
Videodrome'da.
Everything.
Dün gece herhangi bir Videodrome kaydetmişsek izleyeceğiz ve sana neler olduğunu anlatacağım.
To expose you to the Videodrome signal.
Seni Videodrome sinyaline maruz bırakmak icin.