View mirror traducir turco
131 traducción paralela
Only once in a while does he glimpse in the rear-view mirror.
Sadece arada bir dikiz aynasından arkaya bakar.
I'LL LOOK IN THE REAR-VIEW MIRROR AND I'LL SEE HIS FACE.
Dikiz aynasına baktım ve yüzünü gördüm.
You block the rear-view mirror.
Aynayı kapıyorsun.
You wouldn't think of driving without your rear-view mirror and yet some people still drive without a fuzz buster.
Dikiz aynasi olmadan araba kullanmak aklinizdan geçmeyebilir... ama kimileri hala radar detektörü olmadan araba kullaniyor.
Don't even look in the rear-view mirror. Just move, move, move!
Dikiz aynana bile bakma.
I look through the rear-view mirror and who do I see?
Dikiz aynasından bakıyordum ve ne göreyim? Müfettiş Simon.
I wouldn't let him walk behind me unless I had a rear-view mirror.
Dikiz aynam olmadan arkamda yürümesini istemezdim.
But try to understand, Frasier Crane has the same effect on me that cheap chianti and dice hanging from a rear view mirror have on you.
Ama anlamaya çalış. Frasier Crane'in bende....... senin ucuz kiyanti ve zarların asılı olduğu dikiz aynasının yaptığı aynı etki var.
I'm bein'held captive by a little troll who should be hanging off a rear-view mirror.
Arabamın aynasına süs olarak bile asmayacağım bir sersemin kölesi oldum.
You know, my mom always said Reedsville looked best in your rear view mirror.
Biliyor musunuz, annem her zaman derdi ki Reedsville'in en güzel görüntüsü dikiz aynandakidir.
If they're not in my rear-view mirror. Why?
Dikiz aynamda bitmedikleri sürece.
Look in your rear-view mirror. You see that little dot?
Dikiz aynandan bak küçük noktayı gördün mü?
It's the rear-view mirror from my BMW.
BMW'min dikiz aynası.
Stop playing peek-a-boo in Rowdy's rear-view mirror.
Hey, dikiz aynasından Rowdy'yi seyretmekten vazgeç artık adamım.
I only expect to see him in my rear-view mirror.
Tek istediğim şey onu dikiz aynasında görebilmek.
How does the rear-view mirror gag work without it?
Dikiz aynası esprisinin o olmadan ne işe yarayacağını sanıyorsunuz?
And a rear-view mirror not just one of Mom's old compacts glued to the window.
Ve de gerçek bir dikiz aynası annemin eski pudra aynalarını cama yapıştırmayacaksın.
Speeding, running a red light, no licence, no registration no plates, no brake lights, no rear-view mirror.
Bakalım. Aşırı hız, kırmızı ışıkta geçme, ehliyetsiz ruhsatsız, plakasız, dikiz aynasız trafiğe çıkma.
Didn't look around, slow down, or look in the rear-view mirror.
Arkasına bakmadan çekip gitti.
I used to watch him in the rear-view mirror.
Onu arabanın aynasından izlerdim.
- It hangs in his rear-view mirror.
Dikiz aynasında asılıymış.
I was looking through the rear-view mirror... and I'd see him just sitting there grinning at me.
Dikiz aynasından bakıyordum... orada oturmuş bana sırıtırken gördüm onu.
Puttin'this mess in my rear view mirror.
Bu pisliği geçmişe gömmeye çalışıyorum.
I'll hang it on her rear-view mirror.
Dikiz aynasına asarım.
She looked in the rear-view mirror and saw that they were making faces at the other cars.
Dikiz aynasından bakınca, diğer arabadakilere şaklabanlık yapıyorlarmış.
Look in your rear-view mirror in case I've already lapped you after the 1st lap. So it wouldn't be worth an doing an extra lap.
- Hadi başlayalım kızlar - 2.Turda senin arkanda olursam sen kazandın demektir.Boşuna bir tur daha atmanın anlamı yok.
- Objects in the rear view mirror may appear closer than they actually are.
Veya yuvarlanıp üzerine çıktığımda yüzündeki o ifade gibi şeyler. Lanet olsun.
Every car you see in the rear-view mirror is not a fed.
Arka aynandan gördüğün her araba polis değildir.
You should have a relationship rear-view mirror.
Geçmişi öyle çok düşünüyorsun ki bence aynanla ilişki kurmalısın.
Is that something hanging from the rear-view mirror?
Dikiz aynasından sallanan bir şey mı var?
I should've gagged him with the rear-view mirror.
Onun ağzının payını vermeliydim.
He says he's gonna kill you and then dangle your balls from his rear-view mirror.
- Evet seni öldürecekmiş... Sonra da toplarını aynasına asacakmış.
I'll just put this guy's side-view mirror on his roof.
Adamın dikiz aynasını arabasının üstüne koyayım.
Get me a rear-view mirror.
Bana bir dikiz aynası getir.
Through the door, the rear-view mirror, the windshield!
Kapıya, arka cama, rüzgarlığa!
Push into that rear-view mirror there.
Dikiz aynasına zum yap.
Forget the rear-view mirror. We're just...
Tamam, dikiz aynasını da boşver.
- Look in your rear-view mirror and you'll see.
- Arka aynana bak ve gör.
You kicked the side view mirror because he honked at you?
Sana korna çaldı diye onun arabasının dikiz aynasını mı kırdın?
He was also attracted to this little spider ornament that I have on my rear-view mirror.
Ve bir de... arabamda asılı örümcek dikkatini çekti.
Well, I can't see anything but the ceiling in the rearview mirror... and the passenger side view is no help, either.
Hiçbir şey göremiyorum, tavandaki dikiz aynasından başka. Yan taraftakinin de bir yardımı yok.
Let's close the driver's door again so I can check the side view mirror, just to be sure.
Kapıyı bir daha kapatalım. Ki ben de emin olmak için bir daha deneyebileyim.
I was doing my makeup in the rear view mirror, and I ran over your golf clubs.
Dikiz aynasına bakıp makyaj yaparken golf sopalarının üstünden geçtim.
I keep this shark on my rear view mirror... to remind me to face my fears.
Korkularımın yüzünü hatırlatması için, bu köpek balığını... her zaman hafızamda saklıyorum.
You should've seen his face in the rear-view mirror.
Dikiz aynasından yüzünü görmeliydiniz.
A telescope collects light from any spot in its field of view across the entire lens or mirror, an opening much larger than the camera obscura hole.
Bir teleskop, görüş alanındaki herhangi bir noktadan gelen görüntüleri bütün bir lens veya ayna boyunca yani karanlık oda kamerası deliğinden çok daha büyük bir delik ile toplar.
* Someday * through a mirror you'll get a clearer view *
Bir gün Bir aynanın içinde daha net bir görüntü göreceksin
Did he have no best friends to mirror back a healthier view of himself?
Adamın kişiliğinin aynası olabilecek bir tane bile dostu yok muydu?
If Mandi and Randi can look in the mirror and see singular reflection... only then are they going to be able to view themselves as whole and not halves.
Bence eğer Mandi ve Randi aynaya bakıp kendi yansımalarını görürlerse sadece o zaman kendilerini yarım değil de bir bütün olarak görecekler.
You can see it better on the mirror view. That bump shows us directionality.
Tersten daha rahat görürsün.
This is your rear-view mirror.
Bu dikiz aynası.