Vinny traducir turco
621 traducción paralela
Vinny.
Vinny.
Ask to speak to Joe Boniface, tell him that Vinny St. Terence sent you.
Joe Boniface ile konuşmak istediğini, ona seni Vinny St. Terence'ın gönderdiğini söyle.
I'm a friend of Vinny St. Terence.
Vinny St. Terence'ın bir arkadaşıyım.
- Carmel and Vinny hugging.
- Carmel ve Vinny, birbirlerine sarılıyor.
When Vinny and Carmel first got married... they lived with Vinny's parents because he was out of work a lot... and Carmel was always being picked on by Vinny's mother.
Vinny ve Carmel ilk evlendiklerinde Vinny'nin ailesiyle birlikte yaşadılar çünkü Vinny çalışmıyordu ve Carmel'e her zaman Vinny'nin annesi tarafından laf söyleniyordu.
She used to blame Carmel for Vinny's laziness.
Vinny'nin tembel oluşunun suçlusu olarak Carmel'i görüyordu.
One night, Carmel told Vinny... that if his mother made one more remark, she was going to smack her.
Bir gece Carmel, Vinny'ye eğer annesi bir daha ona söylenirse, annesine vuracağını söyledi.
And Vinny started yelling, "Don't you dare lay a hand on her."
Vinny de, "Sakın anneme el kaldırayım deme." diye bağırmaya başladı.
Vinny chased her down the block and grabbed her by the hair.
Vinny, onu bir blok ileride yakalayıp saçlarından tuttu.
And Carmel spit right in Vinny's face.
Carmel, Vinny'nin suratına tükürdü.
Then he started choking her by the throat over the open window.
Vinny, açık camdan onu boğmaya başlamıştı.
And the super had to come up and pick Vinny off Carmel. And they're still together.
Kapıcı gelip onları ayırmak zorunda kalmıştı ve hâlâ birlikteler.
# # Let's jump # # Come on, Vinny, let's dance.
Haydi Vinny, dans edelim.
I'm gonna be wearin'an Armani blazer, you gonna be wearing a wire- - it's called incriminating evidence, Vinny.
Ben Armani ceket giyiyor olacağım, sen de dinleme cihazı taşıyacaksın... buna kesin delil denir, Vinny.
Vinny, honey.
Vinny, tatlım.
Dealer's choice, Vinny.
Kağıdı dağıtan seçer, Vinny.
Doesn't it bother you to only see Vinnie once a week?
Vinny'i sadece haftada bir kez görmek seni rahatsız etmiyor mu?
Hey, Vinnie, most of your grandfather's time up here was spent cleaning up bird shit, it was.
Hey, Vinny, deden çoğu zamanını kuş b.klarını temizlemeye harcardı.
Hey, Vinnie, tell your old man to listen.
Hey, Vinny. Senin ihtiyara söyle dinlesin.
- What's the matter, Vinny?
- Sorun ne, Vinny?
What you doing up there, Vinny?
Orada ne yapıyorsun Vinny?
The guy's name was Vinny.
Adamın adı Vinny idi.
It's Languilly, Vinny.
Adım Vinny Languilli.
Gimme some ammo!
Vinny, mermi getir.
Good old Vinny.
Eski ahbap Vinny.
Who's Vinny?
Vinny hanginiz?
- I'm to go out with Vinny.
Vinny'yle çıkmam gerekiyor.
- I need an egg cream.
- Fazla uzun sürmesin, Vinny.
- Vinny's up. Sit down and deal.
- Vinny.Otur ve dağıt.
My cousin Vinny.
Kuzenim Vinny.
- Vinny.
- Vinny.
Hey, Vinny.
Hey, Vinny.
- Vinny?
- Vinny mi?
- Vinny Bag o'Donuts.
- Vinny Bag o'Donuts.
- This is Vinny?
- Vinny bu mu?
Vinny's first case.
Vinny'nin ilk davası.
What the fuck is goin'on here, Vinny?
Lanet olsun, burada ne oluyor, Vinny?
He did his act, and every time he made something disappear, Vinny jumped on him.
Oyunu yapıp, bir şeyleri yok edince, Vinny her seferinde onu yakaladı.
But he was just being Vinny.
İşte bu Vinny'nin ta kendisiydi.
- Oh, Vinny.
- Oh, Vinny.
Vinny, I'm sorry to have ever doubted you at any time, and for this I apologise.
Vinny, sana güven göstermediğim için çok üzgünüm ve bunun için özür dilerim.
- Vinny, you did a terrific job.
- Vinny, büyük iş başardın.
Deloris, Vinny wants to talk!
Sadece konuşmak istiyor.
- Vinny, get over here.
Vinny, buraya gel.
- Uhh!
- Vinny, kapa çeneni.
- They just got Vinny and Sal outside a movie house.
- Daha yeni Vinny ve Sal'i sinemanın dışında haklamışlar.
Goddamn it, I'm so fucking pissed off at Vinny.
Vinnie beni çileden çıkarıyor!
If it was one time, I'd be like, "Oh, that's okay. That's okay, Vinny."
Bir defa olsaydı "Tamam Vinnie" derdim.
- Vinny doesn't cancel either.
Vinnie de iptal etmez.
Don't take too long, Vinny.
- Sahi mi?
- Did you vote?
Hey, Vinny.