Vinyl traducir turco
392 traducción paralela
Vinyl's in right now.
Plak moda şu sıralar.
Vinyl will do, the cheapest.
Vinyl en ucuz olanı yapacağız.
I got vinyl seats in my car.
Şey, arabamda deri taklidi koltuklar var.
Convertible? Sunroof? Vinyl top?
Üstü açılabilir, güneşlikli, tepesi deri ya da bez miydi?
- Best vinyl I've ever seen at that price!
- Bu fiyata gördüğüm en iyi boya!
" With vinyl and stripes and a cup built right in
" Vinilden yapılma, çizgili, üstelik bardağı da içinde
We can't put flowers on your grave... but we can hang the finest vinyl pennants and pinwheels that money can buy.
Mezarını çiçeklerle süsleyemedik... ama seni en iyi jant kapaklarıyla uğurluyoruz.
Oh, I know what you're gonna say. That's vinyl.
Ne söyleyeceğini biliyorum : muhteşem.
It's a thick vinyl. Beautiful seat.
Koyu sentetik kumaşlı güzel koltuklar.
- Beautiful, thick vinyl seat.
- Güzel sentetik kumaşlı koltuklar.
Is it vinyl?
Rahat mı?
I figured your ass was too precious for vinyl.
Kıçının ucuz plastik için fazla değerli olduğunu düşündüm.
Tube tops are out and the mini skirt is vinyl
Üst dışarda ve etek de pvc'den yapılma
Or maybe it's just the sleazy feeling of vinyl against my skin!
Ya da belki Or maybe pvc'nin hissettirdiği kalitesizliktendir
Ugh, vinyl!
Öf, pvc
Vinyl dash.
Deri panel.
I don't want you to come here and say "ls it a leather case or a vinyl case?"
Buraya gelip de bana "Sahi deri mi yoksa vinil mi?" gibi şakalar yapmanı istemiyorum.
I also hate vinyl.
Vinilden de nefret ederim.
Final Vinyl.
Final Vinyl.
That's the store you have to go to get that record, Al.
O plağı bulmak için gitmen gereken mağaza bu, Al Final Vinyl.
Final Vinyl. Peg, didn't I tell you that this man was great?
Sana bu adam bir harikadır dememiş miydim Peg?
She makes me think of vinyl. Chemicals!
Vinil, kimyasal maddeler gibi şeyler düşünmeme sebep oluyor.
Can you believe they don't make vinyl any more?
Artık vinil imal etmediklerine inanabiliyor musun?
Bobby said my album won't be on vinyl.
Bobby albümüm vinil üzerine olmayacak diyor.
'Vinyl Hampton.'
"Vinyl Hampton" mı?
I've never heard of Vinyl Hampton.
Vinyl Hampton'ı daha önce hiç duymamıştım.
- It's Vinyl Hampton.
- Vinyl Hampton. - Tanrım.
The man wants vinyl when he can have the real thing?
Gerçeğini bulabilecekken adam plastiğini mi istiyor?
- Mmm? You think I could get 50 cents for Village People on vinyl?
Sence bu "Village People" plağından 50 sent kazanabilir miyim?
Or do I need skintight vinyl and a whip?
Yoksa deri bir şeyler giyip seni kırbaçlasam mı?
It's in the vinyl section, right underneath the...
Poster bölümünde, tam şeyin altında...
- You wanna buy some vinyl or something?
- Poster falan almak ister misin?
The vinyl LP won the battle, and vinyl, ladies and gentlemen, is here to stay.
Vinil LP savaşı kazandı, ve vinil, baylar ve bayanlar burada kalıcı.
It's vinyl.
Vinilden yapılmış.
- One of those vinyl things?
— Şu plastik olanlardan mı?
Vinyl, yeah.
Plastik?
I don't restore houses. I sell vinyl siding.
Ev dekorasyonu yapmıyorum, dış cephe kaplaması yapıyorum.
I think you underestimate the effect vinyl has on houses.
Bence dış cephe döşemeciliğini biraz küçümsüyorsun.
I wonder if the people on this planet will ever discover the superior sound of vinyl.
- Ne tür müzikler sipariş verdin? - Beni şaşırtmalarını söyledim.
It's got some cigarette burns, but we can patch them up with Nu Vinyl.
Birkaç sigara yanığı var ama, onları kapatıcıyla yok edebiliriz.
One vinyl record album...
1 adet albüm...
Relax, it's just embossed vinyl.
Rahatla, sadece pullu plastik bir şey.
I've got a vinyl for you.
Senin için bir plağım var.
So in honor of this momentous event, I'm making this an all -'80s, all-vinyl weekend.
Bu mühim olayın şerefine bu hafta sonunu tamamen 80'lerin şarkılarına ayırıyorum.
This is WGPM FM Radio Free Newberry, Grosse Pointe, Michigan, winding down our all-vinyl reunion weekend, Pointes High class of'86.
WGPM FM Radyo Free Newberry, Grosse Pointe, Michigan Pointes 86 mezunları buluşmasının duygusal hafta sonu geride kaldı.
Wild spontaneous fuck on the black vinyl couch while watching "Network" on Tv.
vahşi ve spontan sikiş, siyah koltuğun üstünde televizyonda "Network" izlerken...
But I don't think a discussion of my vinyl fetish will help any of us.
Ama bence vinil fetişi konusundaki sorunumu konuşmak kimseye yaramaz.
Well, that's gonna make your job just a little bit tougher, isn't it, vinyl boy?
Bu senin işini biraz daha zorlaştırıyor tabii, öyle değil mi Vinil oğlan?
You know, I'm wearing a vinyl surprise right now and it feels great.
Ben şu anda vinilden yapılmış bir don giyiyorum, çok harika gerçekten.
Excuse me. They're vinyl. - Shut up.
Kusura bakmayın ama vinil o.
- Oldsmobile, vinyl top... 2 blocks from my house, I got pulled over for speeding. - My dad let me take the car.
- Babam arabayı almama izin verdi.