Vivienne traducir turco
130 traducción paralela
I'm still your husband, Vivienne.
Ben hala senin kocanım, Vivienne.
- We'll call Aunt Vivienne.
- Vivien Teyze'yi arayacağız.
They were even going to give some Aunt Vivienne a call.
Bu çok aptalca! Ben de öyle dedim. Bu horozlar Vivien Teyze'yi bile aramaya kalktılar.
Aunt Vivienne said she looked like a knackwurst tied in the middle.
Kemeri de vardı. Vivien Teyzeniz onu, ortasından sıkılmış bir sosise benzetti.
A week from now these editors, journalists, photographers and retailers will wear their battle scars much as they do their huge Prada handbags and their Vivienne Westwood platform shoes as chic accessories.
Bundan bir hafta sonra, bu editörler, gazeteciler, fotoğrafçılar ve perakendeciler kocaman Prada çantalarının ve Vivian Westwood ayakkabılarının yanı sıra savaş boyalarını da sürecekler.
This week's challenger from New York, New York, welcome Mrs. Vivienne Nearing.
Bu haftaki yarışmacımız Bayan Vivien Nearing.
How'bout a warm hand for our new champion, - Mrs. Vivienne Nearing.
Yeni şampiyonumuza alkış yok mu?
- Vivienne.
- Vivienne.
That's a nice name, Vivienne.
Güzel bir isim, Vivienne.
- Off what, Vivienne?
- Neyden Vivienne? - Bacaklarımdan.
Pity to leave you so soon, Vivienne.
Seni bu kadar erken bıraktığım için üzgünüm Vivienne. Evet...
At Saint-Vivien, make sure you take the right road to Soulac.
- Ve Saint Vivienne'de... Sola döneceksiniz.
" I can't believe you scooped my story on Vivienne Tam, you backbiting bitch.
" Benim Vivienne Tam'da yazdığım hikayeyi çaldığına inanamıyorum, seni kıç-ısıran kaltak.
Vivienne, your head!
Vivienne, kafana dikkat!
- I'm Vivienne, by the way. - Alex.
- Bu arada adım Vivienne.
Are you okay? Vivienne!
İyi misin?
Vivienne's mother.
- Vivienne'ın annesiyle.
I didn't kill Vivienne. The driver of the truck killed Vivienne.
- Vivienne'ı kamyon şoförü öldürdü.
I know Vivienne is dead.
Vivienne'ın öldüğünü biliyorum.
It's just that Vivienne bought you something.
Vivienne size bir şeyler almıştı.
That's Marilyn, Vivienne's dog.
O Marilyn, Vivienne'ın köpeği.
So did Vivienne live here with you all the time?
Vivienne burada sizinle birlikte mi yaşardı?
Yes. Vivienne came on a short stay three years ago and didn't leave.
Evet, Vivienne üç sene önce bir gün geldi ve hiç gitmedi.
Vivienne wanted to be a writer.
- Vivienne yazar olmak isterdi.
You must be all right because you gave Vivienne a lift and you brought me my sparklies.
Vivienne'ı arabana aldığın ve bana parıldaklarımı getirdiğine göre iyi biri olmalısın.
- It was Vivienne's job.
- O Vivienne'ın işiydi.
Vivienne says I'm probably the only adult in the entire world who has a bunk bed.
Vivienne dünyada ranzada yatan tek yetişkinin ben olduğumu söyler.
Vivienne once described an orgasm to me.
Vivienne bir keresinde bana orgazmı anlatmıştı.
Vivienne came to visit me every year, and we always made a crazy creature snowman. We kept on doing it.
Vivienne her yıl beni ziyarete gelirdi ve kardan çılgın bir yaratık yapardık.
From now on, every time I miss Vivienne, I'm going to make a crazy creature snowman.
Bundan sonra Vivienne'ı her özlediğimde kardan çılgın bir yaratık yapacağım.
I have to go identify Vivienne's body today.
Bugün Vivienne'ın cesedini teşhis etmem gerekiyor.
No, to see Vivienne's body.
Hayır, Vivienne'ın cesedini görmeye.
Linda, is this Vivienne?
Linda, bu Vivienne mı?
Is this Vivienne Freeman?
Bu Vivienne Freeman mı?
- Vivienne.
Vivienne mı?
Vivienne.
Vivienne.
You better tell me about what you think Vivienne would want.
Vivienne'ın nasıl bir şey isteyeceğini söylemelisin.
I know what Vivienne would want.
Vivienne'ın ne isteyeceğini biliyorum.
Vivienne explained it all to me.
Vivienne anlatmıştı.
Just trying to find something for Vivienne.
Vivienne için bir şey bulmaya çalışıyordum.
Linda, can I ask, if you don't like people, how did you manage with Vivienne?
Linda, insanları sevmiyorsan Vivienne'la nasıl yaşıyordun?
Vivienne was very helpful to me.
Vivienne bana çok yardımcı olurdu. Birlikte çok eğlenirdik.
- I need Vivienne. I need Vivienne.
Vivienne'a ihtiyacım var!
- Well, I...
Vivienne'a!
I'm not talking about Vivienne.
- Vivienne'dan bahsetmiyorum. Bir adamı öldürmüş.
I spent the last four years grieving over someone I never knew, and now I'm doing it all over again with Vivienne.
Hiç tanımadığım biri için dört yıl yas tuttum. Şimdi Vivienne için yine tutuyorum.
I won't see Vivienne again, you won't see Vivienne again and he won't see Vivienne again.
Ben Vivienne'ı bir daha görmeyeceğim sen de görmeyeceksin, o da görmeyecek.
Vivienne did all the boring stuff.
Bütün sıkıcı işleri Vivienne yapardı.
Don't bother calling Aunt Vivienne.
Vivien Teyze'yi arama zahmetine girmeyin.
I heard about Vivienne.
Vivenne'a olanları duydum.
Okay, Vivienne.
Peki Vivienne.