Voice breaks traducir turco
97 traducción paralela
( voice breaks ) I'm sorry.
Özür dilerim.
( Voice Breaks ) No.
Hayır.
( Voice breaks ) I r- - I really should go find out if someone called her mom.
B-Ben gerçekten annesini arayacak birini bulmalıyım.
( voice breaks ) BLAIR?
Blair?
frank, make sure she uses... ( voice breaks ) condoms.
Frank, ne olur prezervatif kullandığından emin ol.
( Voice breaks ) I'm gonna try and be a better person.
Tamam, belki Nick'le Yeni Gine'de bir şeyler yapmalıyım.
If I have to stand and rail until my voice breaks and my legs collapse beneath me...
Ayakta dikilip boğazım yırtılana kadar bağırıp çağırmam gerekse bile ve bacaklarım bedenimin ağırlığı altında çökse bile...
( voice breaks ) thank you.
Teşekkür ederim.
( voice breaks ) d-dr. Shepherd, I just need a moment.
Dr. Shepherd, bir saniye lütfen.
( voice breaks ) and she's who you raised her to be.
O hala sizin yetiştirdiğiniz kızınız.
( voice breaks ) yo soy Maggie.
Adım Maggie.
( voice breaks ) Thank you.
Teşekkürler.
Uh-oh. ( voice breaks ) I've been so emotional lately, And I just pictured you as my little sister, And I'm starting...
Bu aralar çok duygusal oldum ben seni de küçük kız kardeşim olarak görüyorum ve kendimi kaybetmeye başladım.
( voice breaks ) I didn't get my way.
Dediğimi yaptıramadım.
( voice breaks ) I've never been more proud.
Hiç bu kadar gururlanmamıştım.
( Voice breaks ) That's what I thought.
Ben de böyle düşünmüştüm.
So, you know... ( voice breaks ) good luck with your new attending.
Bu yüzden sana yeni hocanla bol şanslar dilerim.
( voice breaks ) I hate him!
Ondan nefret ediyorum!
( voice breaks ) meredith.
Meredith.
( voice breaks ) now please go and try and save mine.
Şimdi lütfen git, sen de benimkini kurtar.
( voice breaks ) and it's the best feeling in the world.
Dünyanın en güzel hissi.
He called me up, right, and he told me he was coming home, and then all of a sudden his voice breaks, and he bursts into tears.
Beni aradı ve eve geliyorum dedi. Sonra birden sesi kesildi ve ağlamaya başladı.
( Voice breaks ) That's a really good talk.
Gerçekten güzel bir konuşmaydı.
( Voice breaks ) All the buttons are in the wrong place.
Bütün düğmeler yanlış yerde.
( Voice breaks ) I wanted a sister my whole life.
Hayatım boyunca bir kız kardeş istedim.
( Voice breaks ) When my father retired, he gave it to me.
Babam emekli olduğun da bana vermişti.
( Voice breaks ) : Some of the best times my dad and I ever had were right here in this ballpark.
Babamla geçirdiğimiz en güzel anlar bu sahada olmuştu.
( Voice breaks ) He was always such a cautious driver.
Hep dikkatli bir sürücüydü.
( voice breaks ) are you dying? No.
Grant'le ilgili.
( Voice breaks ) I'm a grandmother.
Ben bir büyükanneyim.
I thought when they told me that they wanted you to help us that that meant that you would stay in New York... ( Voice breaks ) At your current job.
Bize yardim etmek istediklerini soylediklerinde Bunun New York'ta kalacagin anlamina geldigini sanmistim... Şu anki gorevinde.
( Voice breaks ) I love you, too.
Ben de seni seviyorum.
( Gasps ) A girl? ( Voice breaks ) We have a girl?
Kızımız mı oldu?
Seeing him here, right in front of me... ( Voice breaks ) He should be Pete.
Onu burada görünce onun yerinde Pete olmalıydı diyorum.
( Voice breaks ) Oh, my God!
Aman Tanrım!
( Voice breaks ) : I had no idea Matthew was watching.
Matthew'in izlediğine dair bir fikrim yoktu.
( Voice breaks ) No matter what you think, no matter what anyone tells you,
Ama onda degil.
( Voice breaks ) To know your baby is safe...
- Bebeğinin güvende olduğunu bilmek...
( Voice breaks ) If you had just told me...
Eğer anlatsaydın...
( VOICE BREAKS ) You might want to use that.
Bu bilgiyi kullanabilirsin.
( Sighs deeply ) ( Voice breaks ) To lose the pregnancy.
Tekrar düşük yapmayı.
( Voice breaks ) I'm sorry. ♪ Closing time ♪
- Üzgünüm.
( Voice breaks ) so you should probably find someone else to talk to.
O yüzden konuşacak başka birini bulmalısın.
( Voice breaks ) Take me.
Benimkini al.
Who wants light? ( Axl chuckles ) ( Voice breaks ) Axl, it is not funny!
Axl, hiç komik değil!
( voice breaks ) Thanks.
Teşekkürler.
I've always known that there was something between Tom and me for a long time, but when he told me he was sick... ( Voice breaks ) I just wanted to be with him.
Ama hasta olduğunu söylediğinde sadece onunla olmak istedim.
And, Joey you are the most decent person I know and you have incredible eyes and the sexiest voice, and a smile that breaks my heart and if I'm gonna be a writer I need someone like that around.
Joey, sen tanıdığım en iyi insansın. İnanılmaz gözlerin, saçların var, duyduğum en seksi sese sahipsin ve gülümsemen kalbimi kırıyor. Yazar olacaksam, çevremde böyle biri olması gerekiyor.
Oh. ( voice breaks ) he's so beautiful.
Öyle güzel ki!
( Voice breaks ) I just, uh... ( Sniffles )
Ben sadece...
( Inhales and exhales deeply ) ( Voice breaks ) I meant it.
kastettigim buydu
breaks 18
breaks my heart 16
voice 254
voices 86
voicemail 54
voice breaking 417
voiceover 55
voice mail 36
voice echoing 29
breaks my heart 16
voice 254
voices 86
voicemail 54
voice breaking 417
voiceover 55
voice mail 36
voice echoing 29