We got a live one traducir turco
92 traducción paralela
We got a live one!
Canlı hedefimiz var!
We got a live one here!
Burada canlı hedef var!
Lewis we got a live one here.
Lewis... burada bir canlı var.
We got a live one.
Canlı olan var.
We got a live one.
Canlı biri var.
We got a live one here.
Burada fazla hareketli biri var.
We got a live one over here
Burada canlı biri var.
We got a live one, colonel.
Biri yaşıyor Albay.
We got a live one here!
Yaşayan biri var!
We got a live one. Female goon.
Canlı bir tane yakaladık.
We got a live one, boys.
Canlı yayındayız beyler.
Jules, we got a live one down here.
Jules, bir tane daha yakaladım.
Well, we got a live one out there.
Dışarıda kurtulanlardan biri var.
Hey, we got a live one.
Bir tane bulduk.
- I said we got a live one.
- Hareket var.
Looks like we got a live one.
Görünüşe göre birisi canlandı.
We got a live one. Be up.
Bir tane yakaladık, Hazır olun.
We got a live one here
Burada yaşayan biri var.
We got a live one here!
Burada yaşayan biri var.
We got a live one here. We got a live one!
Burada sağ biri var!
We got a live one here!
Canlı bir şey var burada!
We got a live one here.
Burada yaşayan biri var.
We got a live one at 2 : 00.
Saat 2 yönünde canlı var.
We got a live one.
Canlı bir olay var.
Radek, we got a live one here.
Radek, burada canlı bir tane var.
We got a live one here.
Hedef göründü.
We got a live one!
Canlı birini bulduk!
We got a live one, men!
Birini canlı yakaladık, adamım!
We got a live one!
Yaşayan biri var!
We got a live one!
Burada yaşayan biri var!
We got a live one.
Birisi aradı.
We got a live one on Mark.
Mark'ta bir sorun var.
Hey, Gerty, looks like we got a live one out on Matthew.
Hey, Gerty... Gerty, Matthew'da bir sorun var sanırım.
We've got a live one here.
Burası hareketlenecek gibi.
Look, I think we got ourselves a real live one.
Sanırım kendimize canlı bir tane yakaladık.
We've got ourselves a live one.
Canlı bir tane ihbarı aldık.
cause no one expected anyone to come cause we didn't even know if anyone was watching the show we got out and there was I think a thousand people there it was the first time that... we really saw live how powerful this thing can be
Çünkü insanların bu diziyi seyredip seyretmediğini bile bilmiyorduk. Arabadan indiğimizde oraya yaklaşık bin kişinin geldiğini gördük. İlk kez bir dizinin ne kadar güçlü bir etkiye sahip olabileceğini kendi gözlerimizle gördük.
Captain, we've got a live one on the run.
Yüzbaşı, kaçan birisi var.
We've got a live one here.
Yaşayan birine ulaştık.
We've got a live one, people.
Ciddi bir sorunumuz var arkadaşlar.
Hey, we've got a live one here.
Hey, burada yaşayan biri var.
Look at this. We got a live one, sir.
Aralarında enerjik bir tane de var.
Alexx, we've got a live one!
Alexx, canlı birini bulduk!
Doc, looks like we've got a live one.
Doktor, bir durum var gibi.
Whoa, we got a live one.
Çok hareketli.
Hey, we got a live one here!
Bombacılar bu tarafa, makineli tüfekçiler kanatlara geçin! Hey, burada canlı biri var!
We've got a live one coming out!
Birini çıkardık.
Holy shit, we've got a live one here.
Lanet olsun! Karşında canlı biri duruyor.
We got a live one!
Yanıyor!
We've got a live one here.
Burada yaşayan birini bulduk.
We've got a live one over here!
Burada yaşayan birini bulduk!