We had so much fun traducir turco
94 traducción paralela
Your friend is nice, we had so much fun I don't know how to thank you
Arkadaşınız çok iyi biri, beraber çok eğlendik. Size nasıl teşekkür ederim bilmiyorum.
And the whole time we went together, I was just floating on air... and we had so much fun together... because we both loved the beach and things.
Birlikte olduğumuz tüm zamanlarda sevinçten havalar uçardım ve birlikte çok eğlenirdik çünkü ikimiz de sahili ve diğer şeyleri severdik.
We had so much fun.
Ne güzel eğleniyorduk.
Man, we had so much fun.
Ne kadar eğlenirdik.
And it was so funny, and we had so much fun just the two of us, and, oh, I've got courtside seats to the Knicks.
Bu çok komikti. Ve ikimiz o kadar çok eğlendik ki. Ve Knick maçına saha kenarı biletlerim var.
So listen, other than we had so much fun the last time we worked together, you want to tell me why you're coming to me instead of the F.B.I.?
Dinle, geçen seferki işimizde ne kadar eğlendiğimizden başka neden FBI'a değil de bana geliyorsun, söyleyecek misin?
We had so much fun together.
Beraber çok eğlendik.
- We had so much fun the last time.
- Geçen defa çok eğlendik.
We had so much fun in here.
Burada çok eğlenirdik.
- We had so much fun.
- Evet, hem de nasıl.
We had so much fun here in college.
Kolejdeyken çok eğlenirdik.
We had so much fun. We talked, we laughed.
Konuştuk, güldük.
We had so much fun.
Çok iyi vakit geçirdik.
We had so much fun together... just driving around, listening to metal and...
Birlikte çok eğlenirdik araba gezileri, metal müzik.
We had so much fun.
Çok eğlendik.
But we had so much fun on that bike. ( SCREAMS ) Mom, I really did like hanging out with you.
Anne gerçekten seninle vakit geçirmekten hoşlanmıştım.
I just thought since we had so much fun last night, maybe we can have a little more fun.
geçen gece ne kadar eğlendiğimizi düşündüm ve belki biraz daha eğlenebiliriz dedim.
We had so much fun.
Çok eğlenmiştik.
We had so much fun.
Çok eğleniyorduk.
Oh, we had so much fun, till you chipped your tooth on that seed cake.
Sonra o krakerlerden birinde dişini kırana kadar çok eğlenmiştik.
Oh, we had so much fun.
Çok eğlenirdik. Hayır anne.
We had so much fun. - That's good.
- Çok eğleniyorduk.
Everybody thought we were a total mismatch but we had so much fun.
Herkes bizim birbirimize hiç uymadığımızı söylerdi.
- We had so much fun.
- Çok eğleniyorduk.
We had so much fun.
Oldukça eğlendik.
We had so much fun.
- Öyle mi? - Harika.
But we had so much fun with those.
Ama onlarla çok eğlenmiştik.
We had this whole 30 years together, and then at the end you're able to just decant that time. We spent that summer together and we had so much fun.
30 yılı birlikte geçirmiş... ve sona doğru yaklaşmıştık.
We had so much fun together.
Birlikte çok eğlenirdik.
Well, we had so much fun in class picked up your backpack or whatever and you said...
Eğlenmiştik bayağı aslında
We had so much fun!
- Acayip eğlendik.
I gotta tell you something- - We had so much fun using the prototype, you have no idea.
- Bir şey söyleyeceğim. Prototipi kullanırken öyle eğlendik ki, inanamazsın.
We had so much fun last summer.
Geçen yaz çok eğlenmiştik.
We had so much fun and he was so good at it.
Çok eğlendik, ve o oldukça iyiydi.
I haven't had so much fun since we put glue on Fraulein Josephine's toothbrush.
Bayan Josephine'in diş fırçasına zamk koyduğumdan beri böyle eğlenmedim.
We had the best time, and so much fun.
Çok eğlendik.
If I thought like that, we wouldn't have had so much fun the first week.
Eğer öyle düşünseydim, ilk haftadan o kadar büyük zevk alamazdım.
I n our neighborhood, we all had so much fun together.
Bizim mahallede birlikte çok eğlenirdik.
It would've been so much fun if we had returned together!
Birlikte gelseydik bu çok eğlenceli olurdu.
We had so much fun we tried it again.
- Belki biri şakaklarını ovsa...
I mean, we always had so much fun together.
Yani, biz birlikte her zaman çok eğleniyorduk.
- We had so much fun.
- Çok eğlendik.
We had so much fun.
- Öyle eğlendik ki.
I HAD SO MUCH FUN THE OTHER NIGHT, I THOUGHT MAYBE WE SHOULD DO IT AGAIN.
Geçen gece çok eğlendim, bunu tekrar yapmalıyız.
You guys had so much fun when we went miniature golfing the other day.
Önceki gün minyatür golf. oynarken ikiniz çok eğlenmiştiniz.
Oh well, we always had so much fun together.
Biz daima hoş vakit geçirirdik.
Oh, baby, me and Fifi had so much fun out there, we completely lost track of time.
Oh, bebeğim, ben ve Fifi çok eğlendik, zamanın nasıl geçtiğini anlamadık.
We never had so much fun when we were together.
Biz bir arada olduğumuz zaman asla eğlenmedik.
We had so much fun.
Of, eskiden çok eğlenirdim.
We could've had so much fun together, but I can't have you running to Rani and I've heard enough from the zylot.
Seninle fazla eğlenemedik., ama koşup Rani'ye haber vermene izin veremem. Zylot'u da yeteri kadar dinledim.
Oh! Hey, guys, we had so much fun.
Millet, inanılmaz eğlendik.