What'd you traducir turco
25,464 traducción paralela
What'd you do that for?
Bunu neden yaptın ki?
What'd you just say about my beard, bro?
Sakalıma ne dedin sen, bro?
So, what'd you think of the speech?
Konuşmam hakkında ne düşünüyorsun?
What'd you do with them? !
- Ne yaptın onlara?
I don't know what all of this is about, but I don't tell you how to write your books, so don't tell me how to I.D. a body.
Tüm bunlar ne hakkında bilmiyorum, Fakat ben sana kitaplarını nasıl yazacağını söylemiyorum O yüzden bana ceset nasıl teşhis edilir öğretme.
What I'm about to tell you is highly classified and mustn't be repeated.
Size şu an söyleyeceklerim yüksek derecede gizli bilgilerdir Ve hiçbir zaman başka bir yerde tekrarlanmamalıdır.
You'd be amazed what you can accomplish when your fiancée can compel an interior designer and an entire homeowners'association.
Eğer nişanlımın hem iç mimarı hem de ev sahibi derneklerindekileri etki altına alarak başardıklarını görseydin hayran kalırdın.
What'd you expect?
Ne bekliyordun?
What'd you get?
- Ne öğrenebildin?
What'd you get?
- Ne bulabildin?
You know what? Uh, Lucifer, y-you, uh... you agreed to have a sit-down if - - if God would show, so... And, Chuck, you - - you did say you'd talk.
Lucifer sen tanrı gelirse gelmeyi kabul etmiştim yani Chuck sen de konuşacağını söylemiştin.
Big picture, as God, you did what you had to do.
Olaya dışarıdan bakınca tanrı olarak yapman gerekeni yaptın.
What'd you have in mind, kid?
Aklında ne var evlat?
I'd have told you to rub some dirt on it, but... that's what you did.
Toprakla ov derdim... ama zaten öyle yaptın.
What'd you want to talk about?
Ne konuşacaktın?
I'd forgotten what a good dancer you are.
Ne kadar iyi dans ettiğini unutmuşum.
I'm sorry, I just thought - - I thought you'd value your daughter's life over what the government...
Özür dilerim, ben sadece... hükümet ne derse desin, kızının hayatının herşeyden
What'd you do?
Ne yaptın?
What'd you do with her?
Ne yaptın kızı?
What'd you say to her?
Ne deni ona?
We'd be in much better shape if you just told us what you did with the money.
Eğer bize paralarla ne yaptığını söylersen, Elimiz daha kuvvetli olacak.
So, what'd you do with the insurance money?
Peki, sigorta parasını ne yaptın?
You'd love to what?
Ne yapmayı?
And then she said she'd send you exactly what you need, and I thought it was gonna be flowers or a huggy bear or something.
Ben de çiçek veya pofuduk ayı gibi bir şey olacağını sandım ve adresini verdim.
Maybe you forgot about it, but I will never forget what it was like seeing you in that sorry-ass swamp shack, where we rescued you.
Çık dışarı! Belki sen unutmuş olabilirsin ama ben asla seni o sefil bataklıktan kurtardığımızdaki görünüşünü asla unutmayacağım.
What'd they do to you?
Sana ne yaptılar?
What'd you do to yourself?
Bu nasıl oldu?
She told you what she'd seen in that blown-up selfie in Ephraim Hill's gallery.
Ephraim Hill'in galerisindeki özçekimde ne gördüğünü söyledi.
Taking on Jared's share of your debt wouldn't have been cheap, but it would've paled in comparison to what you'd get as the sole owner of your most valuable property.
Borcunuzdan Jared'a düşeni üstüne almak ucuz olmazdı ama en değerli mülkünüzün tek sahibi olarak alacağın paranın yanında bir hiç sayılırdı.
Then you could tell me what you wished for, and if it didn't come true, you'd still have like 1,000 more wishes.
O zaman bana dileğini söyleyebilirdin ve gerçekleşmese bile yine de binden fazla dileğin olurdu.
What'd you expect, Noah?
Ne bekliyordun, Noah?
What'd you do?
Sen ne yaptın?
What'd that little shit tell you?
O küçük pislik sana ne söyledi?
What'd you tell her?
Ne söyledin ona?
You've been out for what, three weeks?
Kaç haftadır dışarıdasın, üç mü?
Do you know what kind of fine we'd have to pay if- - [soft music playing]
Ödemek zorunda kalacağımız cezadan haberin...
- What'd you do?
- Sen ne yaptın?
What'd you say?
- Sen ne dedin peki?
I don't have to be anywhere. You know, if you'd told me this is what you do after you close... I would've been here every night.
Eğer kapattıktan sonra böyle olduğunu söyleseydin her gece buraya gelirdim.
What'd you do, Baby?
Ne yaptın, bebeğim?
What'd you think?
Ne sandın?
You'd be amazed what turns up in the rubbish.
Çöpten çıkanları bir görsen şaşırırsın.
And, besides, what you heard was out of context.
Ve ayrıca duyduğun konu dışıydı.
But you haven't replicated the... what'd you call it?
Ama daha kopyalayamadın. Ne demiştin?
I don't know what we'd do without you, Mr. Darhk.
Siz olmasanız ne yapardık Bay Darhk?
Well, if your "feelings" are what almost got you hung, then, yeah, I'd say they're worth talking about.
Eğer "duyguların" seni darağacına götürdüyse evet, konuşmaya değer.
Do you have any idea what's going on out there?
Dışarıda neler olduğuna dair bir fikrin var mı?
Hey, what'd you say to Kara earlier?
- Az önce Kara'ya ne dedin?
Yeah, I'd be more worried about what happens when Sara finds out you have a daughter
- Ya da ona yıldırım çarparsa?
You'd be happy, and isn't that what matters most in the end?
En nihayetinde önemli olan da o değil mi?
Hey, um, so Joe said that he'd give you what you need about the husks for a story.
Joe, deri olayını haber yapman için sana bilgi verebilirmiş.
what'd you do 558
what'd you expect 72
what'd you say 501
what'd you get me 18
what'd you have in mind 66
what'd you say to me 28
what'd you say your name was 25
what'd you have 21
what'd you get 128
what'd you hear 33
what'd you expect 72
what'd you say 501
what'd you get me 18
what'd you have in mind 66
what'd you say to me 28
what'd you say your name was 25
what'd you have 21
what'd you get 128
what'd you hear 33