What's the matter with you two traducir turco
45 traducción paralela
What's the matter with you two?
Neyiniz var sizin?
Oh, what's the matter with you two?
Siz ikinizin derdi ne?
Bert, Ernie. What's the matter with you two guys?
- Sizin neyiniz var?
What's the matter with you two?
Niçin ikiniz oradasınız?
Say, what's the matter with you two?
Söyleyin bakalım, sizin derdiniz ne?
What's the matter with you two?
Sizin neyiniz var?
What's the matter with you two?
İkinizin nesi var?
What's the matter with you two
İkinizin neyi var?
What's the matter with you two?
Siz ikinizin sorunu ne?
Well, what's the matter with you two fellas?
Siz ikinizin derdi ne?
What's the matter with you two?
Neyin var senin?
What's the matter with you two?
Siz ikinizin neyi var?
What's the matter with you two?
Sizin ikinizin sorunu ne?
What's the matter, you never been with more than two broads before?
Daha önce hiç iki kadınla birlikte olmadın mı?
- What's the matter with you two?
- Siz ikinizin neyi var?
What's the matter with you two?
Sizin neyiniz var öyle?
What's the matter with you two?
Aranızda ne var?
- What's the matter with you two?
- Siz ikinizin sorunu ne?
- What's the matter with you two?
- Sizin sorununuz nedir?
What's the matter with you two?
İkinizin derdi nedir?
What's the matter with you two?
Size ne oldu, iyi misiniz?
What's the matter with you two?
- Oturun. Sizin derdiniz ne?
How often you guys have to change the bulbs in here? What is the matter with you two?
Ampulleri ne sıklıkta değiştiriyorsunuz?
What's the matter with you two?
- Derdiniz ne sizin?
Hey, what's the matter with you two?
Hey, ne konuşuyorsunuz bakalım?
What's the matter with you two?
Sizin aranızda ne var?
What the hell's the matter with you two?
Sizin derdiniz ne be?
What's the matter with you two?
- Sizin neyiniz var?
What's the matter with you two? Get in.
Neyiniz var sizin, içeri gelin.
What's the matter with you two? Get in.
Neyiniz var, içeri gelin.
What's the matter with you two?
İkinizin ne sorunu var?
- What the hell's the matter with you two?
- Sizin derdiniz ne?
What's the matter with you two?
- İkinizinde sorunu ne? - Tanrım!
What's the matter with you two?
- Neyiniz var sizin?
One day you're fighting and calling each other names, now you're giggling like a bunch of school girls. What the hell's the matter with you two?
Bir gün tartışıp birbirinize laf sokuyorsunuz öbürsü gün küçük kızlar gibi kıkırdıyorsunuz.
What's the matter with you two?
Charles, o bu hastanede doğum bölümü baş hekimi.
And second of all, what's the matter with you two chuckleheads?
Kahrolası bir robot. Ayrıca, siz iki budalanın derdi ne?