What's your business traducir turco
399 traducción paralela
It's your business to find out what he's been doing.
Onun ne iş çevirdiğini bulmak senin görevin.
What's your business with me?
Benimle neden uğraşıyorsun?
What you do after working hours is your own business.
İş saatleri dışında ne yaptığın senin bileceğin iş.
- What's that your business?
- Ne işin var burada?
Oh, is that so? What's all this business about your husband wanting $ 99,000... before he sets you free?
Kocanın senle boşanmadan önce 99 bin dolar istemesi olayı da nedir?
- What's your business in this?
- Senin ne işin var burada peki?
What's your business?
Ne işin vardı?
Careful not to let anyone else see what you write, because that's your business.
Yazdığınızı başkalarının görmemesine dikkat edin çünkü bu sizi ilgilendirir.
It's none of your business, but since we're what you call "partners in crime" I'll tell you that the firm of Bannister Grisby is insured against the death of either partner.
Bu seni ilgilendirmez, ama biz "suç ortağı" olduğumuza göre... sana söyleyeyim, Bannister ve Grisby şirketi sigortalı. Ortaklardan birinin ölümüne karşı.
- What's your business, son?
- Ne işle uğraşıyorsun evlat?
What's your business, mister?
Ne iş yaparsınız, bayım?
I'm asking you again, what's your business?
Sana tekrar soruyorum, ne iş yapıyorsun?
It's none of my business who you are or what your relationship is.
Kim olduğunuz veya ilişkinizin boyutu beni hiç ilgilendirmez.
What you do on your own is your business, but my boys don't drink while working.
Bak, özel yaşantında ne istersen yap, ama benim çocuklar çalışırken içki içmezler.
What's your business?
Konu neydi?
It's none of your business what he told...
Onun ne söylediği seni ilgilendirmiyor...
It's none of my business, but what will you tell your husband?
İşinize karışmak istemem, ama kocanıza ne diyeceksiniz?
- It's none of your business what I think.
Ne düşündüğüm sizi ilgilendirmez.
Honey, what you do outside of office hours is your own business.
Çalışma saatleri dışında yaptıkların seni ilgilendirir tatlım.
It's none of your business what goes on in here between Brick and Maggie.
Burada Brick'le Maggie arasında olanlar sizi hiç ilgilendirmez.
What's your business here?
- Ne işin var burada?
It's not your business what he does to me. Or when.
Benimle ne zaman, ne yaptığı sizi ilgilendirmez.
By the way, what is your business?
Sırası gelmişken ne iş yapıyorsun?
Dagget asks... what's your business, mr.
Ne iş yaparsın, Bay Kilroy?
What's your business?
Ne için görmek istiyorsun?
What's your line of business, George?
Sen ne işle uğraşıyorsun, George?
What's between me and your picture is none of your business.
Resminle benim aramdaki bir durum, seni ilgilendirmez.
What's your business with Shokichi, Master Akatsuka?
Shokichi'yle ne işiniz var, Usta Akatsuka?
Well, now, maybe what's going on isn't even any of your business.
Şey, şerif olarak şu anda olanlara müdahele etmek belki de senin işin değildir.
It's none of your damned business what we talk about.
Bizim ne konuştuğumuz, seni hiç ilgilendirmez.
Some of you, at one time or another, may or may not have had a higher income, but you have never held a higher position of esteem... in the minds of the world or in your own self-satisfaction... than you now hold, knowing what you're doing... about your Father's business.
Bazılarınız şu ya da bu zamanlarda yüksek bir geliri olmuş ya da olmamış olabilir ama insanların zihninde ya da kişisel tatminiyetiniz için çok fazla saygınız hiçbir zaman olmadı. Ama Tanrı'ya hizmet etme konusunda ne yaptığınızı biliyorsunuz artık.
What is your husband's business?
Kocanızın işi nedir?
What's it to you? It's none of your business!
Size ne oluyor anlamıyorum, ilişkimiz sizi hiç alakadar etmez.
- What's your business?
- Mesleğin nedir?
What's your business with those two villains?
Bu iki haydutla ne işiniz var?
What's your business?
Ne işin var burada?
What's your business here?
Burada ne işiniz var?
What's your business inside, Mr. Boyle?
Burada işiniz ne Bay Boyle?
What's your business?
Isin ne?
- What's with minding your own business?
- Kafanda işin hakkında neler var?
That ain't none of your business what's her name.
Οnun adι seni ilgilendirmez.
- What's your business?
- Ne yapacaksınız?
- What is your daddy's business?
- Baban ne iş yapıyor?
Irwin, uh, I hate to interrupt your summer vacation, but maybe you can look over last week's receipts, give us the benefit uh, of what you're learning in Business Management, huh?
Yaz tatili olsa da... şu faturaları bir gözden geçir. "Business Management" te neler öğrendiğini göster.
It's none of your business what I'm doing with the sugar.
Şekerle ne yaptığım seni hiç ilgilendirmez Harrison.
What's your business?
Amacın ne?
And what's your business?
Ne iş yapıyorsun peki?
Miss Tieh, what's your business here at this late hour?
Bayan tieh, ne istemiştiniz? Çok geç olmadı mı?
- What's your business? - My business?
- Burada ne işiniz var?
Once I've got involved in your Clan's business I have to listen to what you say Alright, let's go
Ama bir kere davanıza bulaştım işte sen ne dersen onu yapacağım hadi gidelim
- What's your business, gob face?
- İşiniz nedir, koca ağızlı?
what's your business here 27
what's your name 4643
what's your address 58
what's your first name 42
what's your favorite color 36
what's yours 331
what's your number 52
what's your problem 848
what's your angle 45
what's your last name 61
what's your name 4643
what's your address 58
what's your first name 42
what's your favorite color 36
what's yours 331
what's your number 52
what's your problem 848
what's your angle 45
what's your last name 61
what's your point 480
what's your location 51
what's your plan 249
what's your deal 100
what's your excuse 130
what's your name again 157
what's your pleasure 48
what's your emergency 197
what's your story 125
what's your poison 47
what's your location 51
what's your plan 249
what's your deal 100
what's your excuse 130
what's your name again 157
what's your pleasure 48
what's your emergency 197
what's your story 125
what's your poison 47