English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ W ] / What is it that you want

What is it that you want traducir turco

828 traducción paralela
What is it that you want, Mr. Kockenlocker?
Ne istiyorsunuz Bay Kockenlocker?
What is it that you want?
İsteğin nedir?
What is it that you want? Nothing. I'll call you soon.
Söylesene, niyetin ne?
Or rather, what is it that you want to know?
Ya da öğrenmek istediğin şey nedir?
What is it that you want, baby?
İstediğin şey ne yavrum?
- What is it that you want?
- İstediğin nedir?
- What is it that you want?
- Ne istiyorsunuz bizden. - Toprak, bayan.
What is it that you want?
Benden istediğin nedir?
What is it that you want from me?
Benden istediğiniz nedir?
Mrs Wade, what is it that you want me to do?
Bayan Wade, benim ne yapmamı istiyorsunuz?
- What is it that you want?
- Ne istiyorsunuz?
- What is it that you want, Theodore?
- Ne istiyorsun, Theodore?
What is it that you want, exactly?
Ne elde etmeye çalışıyorsunuz?
But what is it that you want?
Peki istediğin şey ne?
- Well, what is it that you want?
- Peki ne istiyorsun?
What is it that you want?
Ne istiyorsunuz?
What is it that you want?
Onu niçin görmek istiyorsunuz?
What is it that you want to discuss?
Tartışmak istediğiniz nedir?
Well, what is it that you want?
Peki, ne istiyorsunuz?
NOW, SERIOUSLY, WHAT I WANT TO SAY TO YOU IS THIS, THAT IT WAS YOU FELLAS- - YOU AND YOUR FAMILIES- - THAT REALLY PUT THIS THING OVER.
Şimdi, cidden, bunun hakkında sizlere ne demek istiyeceğimi bu sizin dostlarınız, siz ve sizin ailerinizdi bunu açıkça ifade ediyorum.
No, don't mind him, dear, when they tease like that, it's just because what they really want to do is pinch you.
Boşver onu. Sana böyle takıldıklarında aslında seni mıncıklamak isterler ama bilirler ki insanların arasında hoş karşılanmaz.
And what was your hidden aversion or subconscious discontent, or whatever it is you want to call it, that made you go playing patty-cake with her?
Sorabilir miyim acaba, senin gizli tiksintin ya da bilinçaltı huzursuzluğun ya da her neyse, o neydi ki kasabanın her yerinde onunla evcilik oynadın?
I want you to remember that what we do here is serious because it really sucks for me always having to be the spoilsport.
İşimizin ciddi oIduğunu unutmamanı istiyorum... ... çünkü devamIı oyunbozan oImayı sevmiyorum.
WHAT IS IT YOU WANT? THERE'S A MAN IN THIS TOWN IN THAT CHURCH
Kasabada iyi silah kullanan birisi varmış.
What is it that makes you want to hurt people?
İnsanların canını yakmaktan ne zevk alıyorsun?
And anyway, what I want to tell you is that I did use it to shampoo her hair.
Her neyse, size söylemek istediğim şey, saçını şampuanlamak için bu sabunu kullandığım.
It's hard to make you understand that what I don't want is for you to be hurt, either by a lie or the truth.
Senin için anlaması zor ama benim tek istediğim yalan da olsa gerçek de olsa sana kötü bir şey olmaması..
That's not what I want and don't you think it is.
İstediğim bu değil, sakın öyle düşünme.
That is what you want, isn't it?
İstediğiniz bu, değil mi?
Ladies and gents, here it is, the show you've been waiting for that gives you what you want the way you like it.
Bayanlar baylar, huzurlarınızda hep beklediğiniz şov. İstediğinizi, istediğiniz şekilde sunacak.
What I want to know is what it is about him that fascinates you?
Sadece onun nesini beğendiğini öğrenmek istiyorum.
Do you think they want their stockholders and the public thinking their management isn't imbued with fair play and justice the very values that make this country what it is today?
Hissedarlar ve kamuoyu şirket yönetiminin... adil ve kanunlara uygun davranmadığını bilsin isterler mi sanıyorsunuz? Bunlar ülkeyi bugünlere getiren değerler değil mi?
As I understand it, what you actually want to say is that Federica wouldn't have committed suicide but...
Sanıyorum ne demek istediğinizi iyi anlıyorum bayan ve Federica'nın intihar edebileceğine ihtimal vermiyorsunuz.
But what type of anarchism is it that you want to create?
Yaratmak istediğiniz anarşizm nasıl bir şey?
That is what you want, I know it.
- Senin için yaptım.
That is what you want, i know it... that we go on with the mission, and right now.
Ne istediğini biliyorum... Davamızı yürütmemizi.
Then, I'll do it, if that is what you want me to.
Tamam, o zaman, eğer yapmamı istediğin buysa yapacağım.
It is not what you want that matters.
Senin ne istediğinin bir önemi yok.
That's what you want, is it?
İstediğin bu değil mi?
I don't want to frighten you, Emily but what I'm trying to tell you is that, that moment of terror is a real and living horror, living and growing within me now and the only thing that keeps it from devouring me is you.
Emily, seni korkutmak istemem ama... sana anlatmaya çalıştığım şey ; yaşadığım dehşetin... gerçek ve canlı bir dehşet olduğu, o şu anda içimde yaşıyor ve büyüyor. Bu dehşetin beni yok etmesini engelleyen tek şey sensin.
... if that's what this is to you, okay? I don't want it!
... senin için öyle.
So, what you are saying is that I just write poetry because underneath my mean, callous, heartless exterior, I just want to be loved, is that it?
Yani siz demek istiyorsunuz ki ben şiir yazıyorum çünkü, benim sert, duygusuz, kalpsiz görünüşümün altında, sevilmek isteyen bir varlık var, değil mi?
What do you want? Is that what you're gonna say the next time it kills somebody?
- Ya tekrar öldürürse?
For me and the rest if that is what you want we will accept it.
Benim ve diğerleri için istediğin buysa kabul ederiz.
- What is it about her that you want?
- Onda isteyeceğin ne var?
I just want to be sure that you know what it is you're up against.
Nelerle karşı karşıya olduğunu bilmek istiyorum.
Sparky, I know what this trip means to you and that you want all of us to have a great time, but it is a long way to Walley World.
Yakışıklı, bu yolculuğun senin için anlamını biliyorum. Hepimizin çok eğlenmesini istiyorsun, ama... Walley Dünyasına daha çok yol var.
I don't know what it is that make drunk people want to talk. But you can bet if somebody drunk, he gonna talk.
Ama biri sarhoşsa, konuşacağına bahse girebilirsin.
What I mean is that if I stay here with you tonight I don't want you to think anything special about it.
Yani bu gece seninle kalırsam... bunu çok önemsemeni istemem.
Just because something bad happened to their parents, that he knows nothing, is no reason to allow it do what you want.
Ailesi aynı şeyi yaşayan başka çocuklarda var çoğu ne olduğunu bile bilmiyor onun bu ayrıcalığı olmasına sebep yok.
Now, tell us quietly and slowly who you are and what it is that you want.
Şimdi bize sakince kim olduğunu ve ne istediğini anlat.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]