Whitten traducir turco
20 traducción paralela
How many students are on the archery team, Mr. Whitten?
Okçuluk takımında kaç öğrenci var Bay Whitten? Dokuz çocuk var.
Why don't you letme figure that out, Mr. Whitten?
İzin verirseniz ona ben kara vereyim Bay Whitten.
You a fan of candace, Mr. Whitten?
Candace'in hayranı mısınız?
Mr. Whitten, i expected to find your fingerprints on some, if not all, of the archery equipment, but imagine my surprise when i found your dna on the compound bow that killed luke selyan?
Bay Whitten, okçuluk malzemelerinin hepsinde olmasa bile bazılarında parmak izinizi bulmayı bekliyordum. Ama Luke Selyan'ı öldüren yayda DNA'nızı bulunca şaşırdım.
Be sure and stay close to campus, Mr. Whitten.
Kampüsten ayrılmayın Bay Whitten.
My guess is robert whitten, the athletic director.
Tahminim Spor Bölümü Başkanı Robert Whitten.
Why? Robert whitten said that each bow is calibrated for a specific user.
Whitten her yayın, kullanıcıya göre ayarlandığını söyledi.
And the draw weight on this bow is set at 25 pounds, which would mean our shooter is roughly weighing in at about a hundred.
Yani atıcımız yaklaşık 45 kilo. - Robert Whitten olmadığı kesin.
Well, that's definitely not robert whitten. The archery team is made up of nine boys.
- Okçuluk takımında 9 erkek var.
Mr. Whitten, i need the keys to your office.
Odanızın anahtarı lazım. Geçen gün tangamı orada unutmuşum.
Mr Whitten can't cross-examine a dead man
Bay Whitten ölü bir adamı sorguya çekemez.
Jackie! Bill Whitten.
JAckie.Bill Whitten.
I hope you're not the jealous type, because Whitten told me they're giving Tyler a love interest.
Umarım kıskanç tiplerden değilsindir çünkü... Whittne Tyler'ın bir sevgilisi olacağıı söyledi.
Hello, Whitten.
- Merhaba Whitten.
I just want to find out what happened, what really happened at the Whitten Academy.
Whitten Okulu'nda ne olduğunu, gerçekte ne olduğunu öğrenmek istiyorum yalnızca.
- Miss Whitten?
- Bayan Whitten?
Hey, Miss Whitten.
- Merhaba, Bayan Whitten.
Mark King to see Miss Whitten.
Mark King, Bayan Whitten'ı görmeye geldi.
Miss Whitten asked if you would wait in the conference room.
Bayan Whitten sakıncası yoksa konferans odasında beklemenizi istedi.
There you are, holding coach whitten's keys.
Koç Whitten'ın anahtarını tutuyorsun. Bay Whitten?