Wpc traducir turco
39 traducción paralela
WPC Walsh, kindly escort the minor from the room.
Polis Memuru Walsh, çocuğu kibarca odadan çıkart.
WPC Jay Nash.
- Yerel bir memur. Jay Nash.
WPC Smith leaves the room. Interview recommences 16 : 51.
Çaldığınız çantayı ne yaptınız?
Mr Wetherby, tell us about the argument you had with Ruth Fairfax.
WPC Smith odayı terkediyor.
This man is suspected of throwing a nail bomb into a police car, and is one of two men suspected of GBH on a WPC in Bolton in'85.
Bu adam polis aracına bomba atılması şüphelisi,... ve Bolton'da 85'te gerçekleşen 2 suçun şüphelilerinden biri.
And that WPC in'85? You hacked into her, didn't you?
Ya 85'te WPC'yi çökertmen, sen yapmadın mı?
I had, er, WPC Jones help me.
Şey, Heather... Memur Jones bana yardım etti.
- WPC Cartwright.
- Memur Cartwright.
Pretty fancy words for a WPC.
Bir polis memuru için havalı sözler.
WPC Cartwright has a BA in psychology.
Memur Cartwright psikoloji eğitimi aldı.
WPC Cartwright... informed me that you weren't answering your phone.
Memur Cartwright telefonuna cevap vermediğini bildirdi.
"Mr Kemble angrily threw food in the face of WPC Annie Cartwright."
"Bay Kemble yemeği memur Annie Cartwright'ın yüzüne fırlattı."
Why did WPC Cartwright not call a doctor when Billy Kemble complained he was feeling ill.
Neden memur Cartwright Billy Kemble hastalıktan şikayet ederken bir doktor çağırmadı.
WPC Jones helped me.
Memur Jones bana yardım etti.
He's been arrested more times than you've had WPC's.
Tutuklanma sayısı burada tavladığın kadınlardan fazla.
Go with this WPC and you'll be safe.
Bu ekiple gidin, güvende olacaksınız.
Hey, have you seen the new WPC?
- Yeni bayan polisi gördünüz mü?
Present are myself, DI Jack Cloth, DC Anne Oldman, WPC Cardboard Cutout.
Kendimi tanıtayım, ben Jack Cloth, Anne Oldman, Resm-i Polis.
Yeah, WPC Cutout's gonna be keeping an eye on them.
Evet, WPC onlara gözkulak oluyor.
WPC Woods, is it?
WPC Woods, değil mi?
WPC Woods.
WPC Woods.
The press have got wind of the fact that our new WPC was involved in nicking the suspect.
Yeni kadın polisimizin şüpheliyi belirlediğine dair, dedikodular basında dolaşıyor.
"We would like to thank the metropolitan police for all their hard work and in particular WPC Woods who's sympathetic approach and steadfast dedication brought our daughter's killer swiftly to justice. Thank you."
"Büyük şehir polisine ; gösterdikleri gayret için ve özellikle olumlu yaklaşımı ve kararlılığıyla kızımızın katilini bulup, adalete teslim eden WHC Woods'a içtenlikle teşekkür ederiz."
I would also like to congratulate WPC Woods on a job well done.
WPC Woods'un işindeki başarısını tebrik ediyorum..
WPC Woods, would you like to make a statement?
WPC Woods konuşmak ister misiniz?
WPC Bullivant, how many times have I told you to do up all your buttons?
Memure Bullivant düğmelerin hepsini kapa diye kaç kere söyledim sana?
WPC Dawson.
- Memur Dawson.
And this is our new WPC, Gina Dawson.
Bu da yeni kadın polisimiz, Gina Dawson.
We'd like you to stay in this room and WPC Matthews will stay with you.
Bu odada kalmanızı rica ediyoruz, ve polis memuru Matthews sizinle kalacak.
A car and a WPC on way.
İki kızı var. Destek ekibiyle bir araba yolda.
Lady Felicia, I don't have a WPC at my disposal.
Bayan Felicia, emrimde bir kadın polis yok.
Detective Constable Kholi, WPC Freeman.
Dedektif Constable Kholi, polis memuru Freeman.
I was a WPC and Joe was a paramedic.
O zamanlar polis memuruydum. Joe'da ilk yardım görevlisiydi.
New WPC and no off-colour remarks?
Yeni kadın polis memuru var ve keyifsiz bir yorumun yok mu?
WPC Trewlove says there was a bottle of chloroform with the takings.
Memur Trewlove, ele geçirilenlerin arasında bir şişe kloroform olduğunu söyledi.
WPC 734 Trewlove, sir.
Polis Memuru Trewlove, efendim.
- As you know, she was a WPC with the met.
Kimin intikamı?
- WPC...
- Memur...
It's WPC Sandra Bates.
Polis Memuru Sandra Bates.