Wuzzy traducir turco
33 traducción paralela
Did Fuzzy-Wuzzy enjoy his dinner?
Kıvırcık yemekten keyif aldı mı?
Of course, if Fuzzy-Wuzzy really wants to give me something he could put a few more pennies in my bank account.
Eğer gerçekten kıvırcık bana bir şeyler vermek istiyorsa bankadaki hesabıma biraz daha fazla para yatırabilir.
Yes, my little fuzzy-wuzzy.
Evet minik tavşancığım benim.
My little fuzzy-wuzzy's got to get some sleep though.
Küçük tavşancığım biraz uyusa daha iyi olur ama.
All you boys had to do was deal with Fuzzy-Wuzzy.
Tek yapmanız gereken yerlilerle uğraşmaktı.
If Joey came home with some fuzzy-wuzzy and said :
Joey eve bir vahşiyi getirip :
You... Fuzzy Wuzzy.
Sen. Kıvırcık.
Fuzzy Wuzzy was a woman?
Ayı Yogi kadın mıymış?
These fuzzy-wuzzy little wogs!
Vah kıvır kıvır saçlı zenciler!
He was a wuzzy-wuzzy sidekick, wasn't he?
Belli belirsiz bir yardımcı oyuncuydu değil mi?
Oh, by the way, say- - say hello to Nixon and Buzzy Wuzzy.
Bu arada... Nixon ve vızıldayan arıcığa hoşgeldiniz deyin. - Karakterler tam uymuş.
No, fuzzy wuzzy buzzy.
Hayır, seni tüylü vızıldayan arıcık.
And there's no one I love more than my fuzzy-wuzzy...
Ben de seni çok seviyorum benim kıvırcık...
I'm fuzzy wuzzy the bear.
Ben kivircik vizildayan ayiyim.
It's was he.
( was he? : oyle miydi? , wuzzy : vizildayan )
You just established that fuzzy wuzzy had no hair. Why would you then ask, was he?
Kivircik vizildayan killari yoktu ya simdi cikardin.
"Fuzzy wuzzy wasn't very fuzzy, was he."
Kivircik vizildayan aslinda pek vizildamiyordu, vizildiyor muydu?
I don't think it's that obvious if fuzzy wuzzy was or wasn't fuzzy.
Cok acik oldugunu sanmiyorum. Su kivircik vizildayandi ya da vizildamayandi.
All right, Fuzzy Wuzzy.
Al bakalım Kıllı.
Oh, a fuzzy wuzzy little puppy poo!
Oh, bir küçük tüylü köpekçik!
You adorable, wittle, itty-Bitty, fuzzy, wuzzy- -
Seni tatlı, sevimli, tapılası, yumurcak- -
Hold the phone, fuzzy-wuzzy.
Tutuklayın onu! Sen karışma kıllı adam.
Come here, fuzzy wuzzy.
Buraya gel, seni gürültücü şey.
God, Marc, can you please pick up the pace? Easy doesy, fuzzy wuzzy.
Tanrı aşkına Marc, biraz hızlanamaz mısın?
♫ Fuzzy wuzzy was a bear ♫ ♫ Fuzzy jazzy had no hair ♫
Kıllı mıllı bir ayı vardı Kıllı cazcının hiç saçı yoktu.
♫ Fuzzy wuzzy wasn't fuzzy, was he?
Kıllı mıllı kılsız mıydı?
How the fuck do you comb that fuzzy-wuzzy hair?
Bu kıvırcık, orman gibi saçları nasıl tarıyorsun lan?
If he didn't have any hair, no one had any business calling him fuzzy wuzzy.
Hiç saçı olmasaydı,... kimsenin ona, Fuzzy Wuzzy demezdi.
Who's that sticking'a fuzzy-wuzzy down my back?
Bu tüylü şeyi sırtıma kim koydu?
Right, my little buzzy wuzzy buzzkill?
Doğru değil mi benim yaramaz huzur bozucum?
Till finally she has no choice but to go back home with that cute fuzzy wuzzy little tail between her legs to become...
Sonra şirin mi şirin pofuduk kuyruğunu bacakları arasına alıp evine dönerek şey olma kararı veriyor...
- Here.
- Fuzzy Wuzzy?
- Fuzzy Wuzzy.
- Burada.