English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ Y ] / Ya'cause

Ya'cause traducir turco

2,252 traducción paralela
Nice to see you. I told Jessica I don't really want to talk shop while we're here to support a good cause.
Jessica'ya iş konuşmak istemediğimi söyledim.
I'm guessing he's an undercover cop,'cause you don't have too many friends who aren't cops or cop-adjacent.
Sanırım o gizli polis, çünkü senin polis ya da polis yakını.. ... olmayan çok arkadaşın yok.
Yeah,'cause you're doing such a great job already.
- Elbette, ne de olsa şimdiye kadar çok iyi bir iş çıkardın ya.
Now, I don't want to alarm you or cause you any more discomfort than you're already feeling, but we need to test you, too.
Sizi de endişelendirmek ya da rahatsız etmek istemem ama testi size de yapmamız lazım.
Mainly'cause she's not a fan of the actual Manhattan, or Brooklyn or Queens, or anything to do with New York, really. Hmm.
Manhattan, Brooklyn, Queens ya da New York ile ilgili hiçbir şeyin.
'Cause I don't... have Ezra.
Çünkü ben Ezra'ya sahip değilim.
Do you remember that Diana broke up with me'cause you told her how Cassie and I were written in the stars?
Diana'ya Cassie ve benim kaderimin yıldızlara yazılı olduğunu söylediğini için benden ayrıldığını hatırlıyor musun?
So if you want to know your future, stick to that 900 line,'cause is it me, or should those guys have seen it coming?
Eğer geleceğinizi öğrenmek istiyorsanız 900'lü hatlarda kalın çünkü ben orada olacağım ya da siz bunu zaten biliyor musunuz?
Sorry if you were expecting some soliloquy on tannins and bouquets, but the truth is, I drink it'cause I can afford it.
Taneniyle ya da kokusuyla ilgili bir konuşma bekliyordun belki ama alabildiğim için tercih ediyorum ben sadece.
It's unknown in 60 % of the cases, but the rest have an organic cause, such as tumor or head trauma.
Vakaların % 60'ında sebep bilinmez, ama kalanların tümör ya da kafa travması gibi organik bir sebebi vardır.
But it can cause problems - if users take cocaine regularly, or take a lot in one session, it can produce too much noradrenaline in an area of the brain called the hippocampus.
Eğer kullanıcılar düzenli olarak kokain alıyorsa ya da bir seferde aşırı almışsa beynin hipokampüs denen bölümünde çok fazla noradrenalin üretilmesine neden olur.
My real parents. And they're not like those people who take as many foster kids as they can get'cause they get paid.
Gerçek ailem gibi ya da para için evlatlık çocuk toplayan ailelerden değiller.
And then social services came knocking at the door, and now the kid lives upstate with his grandparents,'cause she can't take care of this kid.
Sonra sosyal hizmetler kapıya dayandı. Kendisi bakamadığı için çocuk şimdi şehir dışında büyükanne ve büyükbabasıyla yaşıyor.
But keep your eyes above the belt'cause if he's sporting wood, I wanna be the first to see.
Ama gözlerini belden aşağıya çevirme çünkü aleti kalktıysa, onu ilk gören ben olmak istiyorum.
States cause of death was either accidental or deliberate heroin overdose - -
Öüm nedenini ya kazara ya da kasten aşırı doz eroin olarak belirtiyor-- - Aşırı doz.
Or an "11-some,"'cause I do have 11 friends.
Ya da 11'li. Çünkü 11 tane arkadaşım var.
You know,'cause he's Italian.
Anlarsın ya çünkü o İtalyan.
Yeah, and he just texted me and said he wants to hang out with you, but it's kind of a now-or-never thing,'cause he's going to Paris tomorrow on business.
Ve az önce mesaj atıp, seninle takılmak istediğini söyledi. Ama bu bir şimdi ya da asla durumu. Çünkü, yarın iş için Paris'e gitmesi gerekiyor.
'Cause Fernando says that if we give him 20, he's gonna let me Taser his nads.
Çünkü Fernando'ya 20 dolar verirsek onu şoklamamıza izin verecek.
Or a fluke in the labs,'cause, uh, well, she's fine.
Ya da tahlil sonuçlarında bir yanlışlık oldu çünkü bir şeyi yok.
You don't have a fever, so either you have internal injuries or you're trying to pull one over on me'cause it's your birthday!
Ateşin yok,... bu yüzden ya vücut içinde bir sorunun var,... ya da bugün doğum günün olduğu için beni keklemeye çalışıyorsun!
'Cause you saw my pawnshop ring and thought I was a cop.
Elimdeki yüzüğü görüp polis olduğumu anlamadılar ya?
I don't know, maybe it's just'cause I'm tired or...
Bilmiyorum, belki de yorgunum falan diyedir ya da...
Or a painting you just walk past'cause it's not interesting.
Ya da ilgi çekici değilse yanından geçip gidebileceğin bir resim değil.
But with a little persuasion, it can cause a man pain beyond all imagining.
Ancak biraz zorlamayla hayal bile edemeyeceğin bir acıya yol açar.
That's right,'cause you think you is the white man, not the high yeller house nigger you is.
Doğru ya, sen kendini beyaz sanıyo'n diye. O kadar da açık tenli değilsin, zenci.
Yeah,'cause all our plans with these guys have worked out just perfectly.
Evet, ne de olsa bu adamları dahil ettiğimiz her plan tıkır tıkır işledi ya.
I don't want to step on you being a mob boss'wife or Suzanne Somers, but enjoy it while you can,'cause we got to get a new car, and not just for us, for Amy too.
Mafya patronunun karısı ve ya "Suzanne Somers" olmanı engellemek istemem ama tadını çıkarabiliyorken çıkar çünkü yeni bir araba almak zorundayız ve bu sadece bizim için değil, Amy için de.
Right'cause she's going line dancing.
Sanki Amy çizgi dansı yapacak ya.
Cause we're in a dungeon.
Zindandayız ya hani. Şaka ediyorum.
If your husband lays a hand on me again, or tries to fire me with unjust cause, I will press charges.
Kocanız bana bir daha el sürerse ya da haksız nedenlerden dolayı kovmaya çalışırsa dava açarım.
'Cause there wasn't last time.
Geçen sefer yoktu ya hani.
Right now in America any of us can be imprisoned without a warning or due cause and we can be kidnapped, tortured and assassinated legally if the government decides, what we're doing is a threat to their plan.
Şu anda Amerika'da her hangi birimiz uyarılmadan ya da sebepsiz hapsedilebiliriz ve biz kaçırılabiliriz, işkence görebiliriz ve yasal olarak katledilebiliriz, eğer devlet karar vermişse, bizim yaptığımız, onların planları için tehdit.
Yeah,'cause that happens all the time.
Tabi, sürekli böyle olur ya zaten.
Migrations, particularly if they're not annual migrations- - and we know this one isn't'cause we haven't seen them before- - tend to be population-wide, sometimes even species-wide.
Eğer göçler yıllık değilse, ki karşı karşıya olduğumuz göç yıllık değil bunu biliyoruz, çünkü onları burada daha önce görmemiştik nüfus artışına yönelik, hatta tür artışına yönelik bile olabilir.
'Cause it's not just about the house or the street.
Çünkü önemli olan bu ev ya da sokak değil.
I'm so sorry to cause you all this trouble.
Seni de böyle bir sıkıntıya soktuğum için çok üzgünüm.
Yeah, I'm just waiting for Sam or anyone to come and update me'cause I'm not allowed in his room.
- Evet, bilgi versin diye Sam'i ya da kim verecekse onu bekliyorum, girmeye iznim yok.
I can't.'Cause I'm sick, remember?
Gelemem, hastayım ya hani? Kusura bakma.
There are a number of things that can cause TIAs, like using cocaine or methamphetamines.
Kokain veya metamfetamin gibi, GİA'ya sebep olabilecek bir süre şey vardır.
'Cause in your letter, you said that you couldn't wait to go to Terra Nova to investigate it.
Çünkü mektubunuzda Terra Nova'ya bunu araştırmaya gitmek için sabırsızlandığınızı yazmıştınız.
And when it's done... all you can do then is carry on with the operation... knowing that it's your job to repair the hurt you're about to cause... and the damage you're about to do... or die trying.
Her şey sona erdiğinde ise yapabileceğiniz tek şey harekatı sürdürüp neden olduğunuz hasarı onarmanın ya da bu uğurda ölmenin vazifeniz olduğunun bilincinde olursunuz.
Only'cause I don't want to see him get emotionally creamed again... Or worse.
Bunu yalnızca duygu sömürgesini yeniden görmek istemediğim için yapıyorum ya da daha kötüsü.
Cause that's such a stretch for a violent psychopath.
Bu böyle şiddet yanlısı bir ruh hastası için normal ya zaten.
You know, I need something to block out the sound of the ocean'cause the waves keep crashing over and over and over again, Steven.
Okyanusun sesini bastırması için bir şeye ihtiyacım var. Çünkü dalgalar tekrar tekrar tekrar kıyıya vuruyorlar, Steven.
'Cause what if my coffeemaker hadn't broken?
Ya kahve makinem bozulmamış olsaydı?
You know, just'cause I don't, uh, show up for things, well, that- - that doesn't mean that I don't care for ya.
Biliyorsun, bazı şeyler için orada olamamam, yani- - sizi önemsemediğim anlamına gelmiyor.
Yep.'Cause the first one went so well.
Evet. İlki çok güzel geçti ya.
"Cause I take after my big brother, Tito."
Büyük ağabeyim Tito'ya benzediğim için.
'Cause you got a stick up your butt.
Kazık yutmuş gibisiniz ya.
"'Cause when we pack this baby and you hit a high C, that cat has to go over the roof.
" Çünkü bu bebeği paketlediğimizde uçacaksın, kedi de çatıya kaçmak zorunda kalacak.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]