Yale traducir turco
1,866 traducción paralela
- You're back at Yale?
Yale'a döndün mü?
Yep, back at Yale.
Evet. Döndüm.
Well, when I was at my Yale class reunion, I had a chance to meet one of my former classmates, Harold Laken.
Eski sınıf arkadaşlarımla yeniden buluştuğumuzda, önceki arkadaşlarımdan Harold Laken ile görüşme fırsatı buldum.
It was his first night teaching at Yale.
Bu Yale'da öğretmen olarak ilk günüydü. Dekanla yemek yiyordu.
I think Carly went to Yale.
Carly, Yale mezunu sanırım.
I can go to Yale any time I want.
İstediğim zaman Yale'a gidebilirim.
The Gemstones of Yale.
Yale'ın Değerli Taşları.
I just wanted to see you and, you know, check it out, and I wouldn't mind seeing the gemstones of Yale.
Ben sadece seni görüp olaya bir bakmak istiyorum. Ve Yale'ın Mücevherleri'ni görmek de fena olmaz.
Hey, you think Yale piped in this crisp fall smell?
Sence bu canlı sonbahar kokusunu da Yale mı salıyor?
Yeah, because Yale is crafty, Yale is smart.
Evet çünkü Yale beceriklidir. Yale zekidir.
Yale is Yale, after all.
Ne de olsa Yale Yale'dır.
Let me ask you something. Do you really go here or are you an actress hired by Yale?
Gerçekten burada mı okuyorsun yoksa Yale'ın tuttuğu bir aktör müsün?
- Possibly. We have a lot of brick buildings and old trees here at Yale.
Yale'da bir sürü tuğla bina ve yaşlı ağaç var.
Believe it or not, I don't know what all of Yale's buildings look like from the sky.
İnanmayabilirsiniz ama Yale binalarının yukarıdan nasıl göründüklerini bilmiyorum.
Rory says she doesn't give two figs about Yale architecture.
Rory diyor ki Yale'ın mimarisi hiç umurunda değilmiş. - Hiç mi?
Did you memorize the student facebook?
Yale Daily News'un yöneticisi.
I apologize on behalf of my husband, who can't seem to remember that Ethan already got into Yale.
Ethan'ın Yale'a girdiğini hatırlamıyor. Baskı ortadan kalktı.
It's Yale's parents'weekend.
- Yale'da Ebeveyn Hafta Sonu. - Tamam ama sen ebeveyn değilsin.
Your father and I have been attending Rory's parents'weekends here at Yale since her freshman year.
Babanla Rory'nin Yale'daki ebeveyn hafta sonlarına ilk senesinden beri katılıyoruz. Basit geleneklerimizden biri.
Well, that sounds like fun. Too bad you're gonna miss the tour of the gemstones of Yale.
"Yale'ın Kıymetli Taşları" gezisini kaçıracak olmanız ne kötü.
Oh, it's an old, traditional Yale word thingy.
Geleneksel bir Yale kelimesi.
I thought you were all into Yale.
Ben de Yale'ın her şeyini bildiğinizi sanıyordum.
"Yale lacrosse team sticks it to Ivy League rivals?"
Yale Lacrosse Takımı Büyük Rakiplerini Ezip Geçti?
Yale Daily News.
Yale Daily News.
I only joined the Yale Daily News as a way to meet cute guys, but after watching you handle the job of editor with intelligence and... and grace...
Yale Daily News'a sadece hoş erkeklerle tanışmak için girmiştim. Ama editörlük işini bu kadar zekâ ve zarafetle götürdüğünü görmek bana gazeteci olmak için ilham verdi.
So sayeth the Yale Daily News bylaws.
Yale Daily News yasaları öyle diyor.
You can write articles about us in the Yale Daily News.
Sen de Yale Daily News'da bizimle ilgili makaleler yazarsın.
I'm done at the paper.
Gazete bitti, yakında Yale'da da işim bitecek.
Soon I'm gonna be done at Yale, and it's just like I'm standing on this cliff, looking out into this huge, foggy...
Sanki bir uçurumun kenarında baktığım şey kocaman, sisli bir...
- Actually, it was Yale. - Ah.
Aslında Yale'deydim.
- How are things at Yale?
Yale'da işler nasıl?
Rory's the editor of the Yale Daily News.
Rory, Yale Daily News'un editörü. Editördüm.
It's pretty different from parties at Yale?
Yale'daki partilerden farklı mı yoksa...
So, what kind of pieces you write at Yale?
Yale'da ne tür şeyler yazıyorsun?
You went to prep school. You go to Yale. Your grandparents are building a whole damn astronomy building in your name.
Özel okula gittin, Yale'da okuyorsun, büyükannenler senin adına kocaman bir astronomi binası yaptırıyor.
Ordinary Yale lock, but nothing fits.
Sıradan güvenlik kilidi ama hiçbiri uymuyor.
Same weight as when I wrestled at yale, jack.
Yale'de güreşirkenki kilomdayım Jack.
Winthrop here wrestled at yale.
Winthrop, Yale'de güreş takımındaydı.
Yeah, she just graduated from Yale, actually, where she was the editor
Yale'den yeni mezun oldu.
- of the Yale Daily News.
Yale Daily News gazetesinde de editörlük yapmıştı bir süre.
And your mother says that you've graduated Yale, you're editor of the Yale Daily News...
Annen Yale mezunu olduğundan bahsetti. Yale Daily News'te editörlük yapmışsın.
The Harvard-Yale game.
Harvard-Yale maçı.
Something from Yale?
- Yale'dan bir şey.
The Yale gemstones.
Yale mücevherleri.
The masthead of the Yale Daily News.
Ethan gazeteci olmak istiyor.
Why are you here?
Ben Yale mezunuyum Lorelai.
I mean, she went to Yale.
Yani Yale'a gitti.
She's a senior at Yale.
Yale'da son sınıfta.
- Yeah, you graduated from Yale.
Yale'dan mezun oldun.
This is what Yale graduates do?
Yale mezunları bunu mu yapıyormuş?
No I know I know, you bought Yale and named it Rory.
Ne oldu? Onun adına bir bina daha mı yaptırdınız?