Yesterday evening traducir turco
268 traducción paralela
Yesterday evening, I still held hands with him
Dün akşam elini tuttum.
Rainbow Benny moved from apartment 32A to apartment 25C at 7 : 00 yesterday evening. The janitor just said so.
Rainbow Benny 32A numaralı daireden 25C numaralı daireye dün akşam 7'den sonra taşındı.
He was here yesterday evening.
Dün akşam buradaydı.
Well, I only knew myself yesterday evening that Catriona was...
Şey, dün akşam anladım ki, Catriona'yı- -
You mean to stand there that and tell me that you'd not been thinking of that girl until yesterday evening?
Yani orda durup bana, dün akşama dek bu kızın aklından geçmediğini mi söylüyorsun?
I spoke with her yesterday evening...
Daha dün akşam konuştum onunla...
Yesterday evening, I made a mistake, that's all.
Dün akşam bir hata yaptım, hepsi bu.
I felt him move... yesterday evening.
Dün akşam kımıldadığını hissettim.
- Yesterday evening.
- Dün aksam.
Is it true that you saw the carriage that came to fetch Doctor Kruvajan yesterday evening?
Dün akşam Doktor Kruvaja'yı almaya gelen faytonu gördüğün doğru mu?
Mother couldn't come yesterday evening.
Annesi dün akşam gelemedi.
Yesterday evening, you passed out.
Dün gece bayıldın.
Already yesterday evening, he wasn't feel very well.
Zaten dün gece de iyi görünmüyordu.
It arrived yesterday evening.
Dün akşam geldi.
I had to undress you yesterday evening.
Elbiselerini dün akşam ben aldım.
She went to the local theatre alone this evening, well, yesterday evening now.
Bu akşam, yani artık dün akşam oldu, mahalledeki bir tiyatroya yalnız gitmiş.
Would you find out whether that number called the exchange any time after, say, 6 : 00 yesterday evening?
Dün akşam 6 sularından sonra bu numaradan santralin... aranıp aranmadığını öğrenebilir miyiz?
Mr Brückner, would it be possible for me to pose a few questions concerning your experience of yesterday evening?
Sayın Bruckner, dün geceki tecrübeniz hakkında bir kaç soru sormam mümkün mü acaba?
And how did you feel yesterday evening?
Dün gece nasıl hissettin?
Yesterday evening Harry was very kind with you.
Dün akşam Harry sana karşı pek sevecendi.
- yesterday evening.
- Dün akşam.
Yesterday evening he complained of pains in his legs, but he seems all right again today.
Dün akşam bacaklarındaki ağrıdan yakınıyordu, ama bugün tekrar iyileşmiş görünüyor.
I meant to say that it's my fault because she called me yesterday evening.
Dün akşam beni aradığı için benim hatam demek istedim.
Yes, I have seen the count Karlstein yesterday evening. He doesn't go to the Majestic very often.
Kont Karlstein'ı dün gece gördüm.
But you can visit her grave. She was buried yesterday evening.
Ancak, mezarını ziyaret edebilirsiniz.
When you took Mr. Ratchett his valerian drops about 9 : 40 yesterday evening, was he already in bed?
Dün gece 21 : 45'de patronunuza kediotunu vermek için gittiğinizde, o yatmıştı değil mi?
Yesterday evening, when I took everything out.
Onu tamamen boşaltmıştım.
So I sat there yesterday evening as idiotically as today, I thought.
O akşam bugünkü gibi bir aptallıkla şurada oturdum.
In any case, ma'am, would you mind telling us where you were yesterday evening?
Peki, madam dün akşam nerede olduğunuzu bize söylemenizin bir mahsuru var mı?
So yesterday evening, you had no opportunity to see Lucia Cerezer, naturally.
Yani dün akşam Lucia Cerezer'i görme fırsatınız olmadı, haliyle.
She called me yesterday evening from Austria.
Tuhaf. Dün bana Avusturya'dan telefon etti.
We expected you yesterday evening.
Sizi dün akşam bekliyorduk.
I heard you saw her yesterday evening.
Dün akşam onu gördüğünü duydum.
I thought it out yesterday evening while I was sitting here next to you.
Dün seninle konuşurken aklıma geldi.
Did Mr. Perrin telephone yesterday evening?
Bay Perrin dün gece telefon etti mi?
I knew it yesterday evening when they asked me to make them a cup of tea with honey
Dün akşam anlamıştım. Benden bir fincan ballı çay yapmamı istediler.
Yesterday evening, enemy air raids over several provincial cities were reported to have caused severe damage in places.
Dün akşam birçok taşra kentine yapılan düşman hava saldırılarının ciddi hasarlara neden olduğu bildirildi.
It seems no doubt this document was taken between half past seven and half past eleven yesterday evening, so where can it be now?
Öyle göründüğüne hiç şüphe yok ki, bu evrak dün akşam 7.30 ile 11.30 arasında alındı, peki ya şimdi nerede olabilir?
Yesterday evening I got one that wasn't bad.
Dün akşam iyi bir tane almıştım.
Yesterday evening you were really "out"!
Dün akşam gerçekten bitiktin!
So you really didn't recognize me yesterday evening?
Dün akşam, beni gerçekten tanımadın mı?
Yesterday evening I ate salad with tuna. I had to shit.
Dün akşam ton balığı ve salata yedim.
And he came yesterday evening to ask my husband to help him find a job.
Ve dün akşam gelip kocamdan iş bulmasına yardım etmesini istedi.
Well as soon as I arrived yesterday evening I knew something was wrong.
Dün akşam oraya gittiğim gibi bir şeylerin ters gittiğini anlamıştım.
The same as I charged yesterday... evening one heller, your royal highness.
Dün akşamki fiyatı neyse o. On kuruş, Kral Hazretleri.
Yesterday evening, I seemed to see Mr. Song
Dün gece, Bay Song'u gördüm.
Yesterday evening.
Çok kötü sıkıştık.
Did you hear anything peculiar yesterday afternoon or evening, Mrs. Hendrix?
Dün öğleden sonra ya da akşam, tuhaf bir şey duydunuz mu, Bayan Hendrix?
Where did you spend the evening yesterday?
Dün akşam neredeydiniz?
Top of the news this evening, is speculation concerning the real facts behind the department of health's announcement about a radioactive spill, supposed to have occurred yesterday at the state nuclear plant.
Haberlerin zirvesinde bu akşam eyalet nükleer tesisinde dün meydana geldiği sanılan radyoaktif bir sızıntıya dair sağlık bildirileri departmanının ardındaki gerçek olgularla ilgili spekülasyon var.
This must have been yesterday- - in the evening maybe.
- Evet. Dün buraya gelmiş olabilir. Belki akşamüzeri.