Yosemite traducir turco

- Went off to Yosemite for the honeymoon.

Balayına, Yosemite'ye gittiler.

Oh, I wonder, do planes fly to Yosemite?

Acaba Yosemite'ye uçak var mı?

- Going to Yosemite Falls again?

- Yine, Yosemite Şelalelerine mi gidiyorsun?

If there's any giving away cigars, Yosemite Sam will give them.

Eğer puro hediye edilecekse, bunu Karavana Sam yapar.

It's just a weekend at Yosemite.

Yosemite'de bir hafta sonu.

I don't know my left ear from Yosemite National Park, but that doesn't mean I'm not willing to learn.

Yosemite Ulusal Parkından beri sol kulağımı bile bilmiyorum, fakat bu demek değildir ki, öğrenmeye istekli değilim.

But we'll return to the El Dorado at 7 : 30 tomorrow morning... to bring you the start of the second and the final lap back to Yosemite Valley.

Ama yarın sabah 7 : 30 da sizi Yosemite Vadisine geri giden... ikinci ve son etabın başlangıcına getirmek için El Dorado'ya döneceğiz.

From Virginia City to Yosemite, the run for the gold.

Virginia City'den Yosemite'e, altın için koşu.

What the hell is she growing here, Yosemite National Park?

Burayı ne yapacak, Yosemite Milli Parkı mı?

Tell him when I get back, I'm gonna take him to Yosemite again, like last summer.

Ona de ki, geri döndüğümde geçen yaz olduğu gibi, onu tekrar Yosemite'ye götüreceğim.

Well, tell him when I get back... I'm gonna take him to Yosemite again, like last summer.

Şey ona de ki, geri döndüğümde geçen yaz olduğu gibi, onu tekrar Yosemite'ye götüreceğim.

Bru said that he wanted to go back to Yosemite like last year.

Bru, geçen yaz olduğu gibi yine Yosemite'ye gitmek istediğini söyledi.

Last year, we went to Flat Rock, not Yosemite.

Geçen yıl Flat Rock'a gitmiştik, Yosemite'ye değil.

A fellow in Twain Harte thinks they hit Yosemite.

Twain Harte'den bir adam Yosemite'yi vurduklarını düşünüyor.

Remember that skunk in Yosemite?

Yosemite'deki şu kokarcayı hatırlıyor musun?

Then Yosemite Sam comes in, "I hates that rabbit."

Sonra Yosemite Sam gelip, "Bu tavşandan nefret ediyorum." diyor.

Yeah, don't miss Yosemite.

- Yosemite'yi mutlaka görün.

He says he's going to Yosemite to be a park ranger.

Yosemit'e gidip park koruyucusu olacağını yazıyor.

I've never been to Yosemite.

Yosemite'de hiç bulunmadım ben.

Don't miss Yosemite.

- Yosemite'i de gör.

I don't see why this is necessary. You don't want to show up for your big date looking like Yosemite Sam.

bunun neden gerekli olduğunu anlayamıyorum ilk buluşmanızda kendini Yosemite Sam gibi göstermek istemezsin sanırım

- Left Marcie, became a forest ranger. - He went to Yosemite.

- Marcy'yi terk edip orman korucusu oldum.

We have located the USS Yosemite, a science vessel sent to observe a remote plasma streamer.

Yıldız donanmasının bilim gemilerinden USS Yosemite in olduğu yerde plazma akımını gözlemlemek üzere konuşlandık.

If the Cardassians also attacked the Yosemite, it could indicate a large movement in this sector.

Eğer kardasyanlar Yosemite'e de saldırdılarsa, Bu sektörde büyük etki yaratacaktır.

They're just... ionic fluctuations, a result of our interlock with the Yosemite.

Onlar Yosemite ile kurduğumuz bağlantıdan dolayı. Ortaya çıkan... iyonik dalgalanmalar,

Sanders was on the Yosemite.

Sanders, Yosemite'deydi.

I could have swore that Yosemite Sam just passed me.

Demin yanımdan Yosemite Sam'in geçtiğine yemin edebilirim.

Where'd you learn to do that? Your granddad taught me that when we went to Yosemite.

Yosemite'deyken büyükbaban öğretmişti.

Yosemite Sam just threw dynamite in there.

Yosemite Sam oraya demin dinamit attı.

What'd you do, get the Hooked on Phonics :

Ne yapıyorsun, Yosemite Sam :

Yosemite Sam tape?

Dil Öğreniyorum kasetlerini mi dinliyorsun?

Oh dear God, I'm sucking up to Yosemite Sam!

Aman Tanrım, Yosemite Sam'e yalakalık yapacağım.

Cash is good. I'm gonna need it when I go to Yosemite.

para iyi oldu Yosemite'ye giderken ihtiyacım olacak.

- No, I'm goin'to Yosemite.

- hayır Yosemiteye gidiyorum.

- So this means no Yosemite?

- yani bunun anlamı Yosemite yokmu demek?

- The bursar's being such a dick. Now I can't go to Yosemite.

- burs iğrenç olmaya başladı yani Yosemite ye gelemiyorum.

We ditch Yosemite. It means we could have a Halloween party, just the four of us. Whole place would be empty.

Yosemite e gideceğiz bunun anlamı sadece dördümüz cadılar bayramını geçirebiliriz boş bir ev olacaktı.

The buses leave for Yosemite at 4 : 15, sharp.

Yosemite ye giden otobüsler saat tam 4 : 15 de kalkıyor.

It's my history report. Forgot to hand it in. Guess who's not going to Yosemite.

tarih raporum teslim etmeyi unuttum tahmin et kim Yosemite'ye gidemiyor çok sıkıldım.

She changed her mind about Yosemite.

annem yosemite hakkındaki fikrini değiştirdi.

Do you think they made it to Yosemite?

acaba onlar Yosemite delermi?

- Somebody didn't go to Yosemite.

- birileri Yosemite ye gitmedi..

You wanted to get into shape for Yosemite this summer, so...

Bu yaz Yosemite'ye gitmeden önce forma girmek istiyordun...

My dad said that you could come to Yosemite with us if you wanted to, I mean.

Babam bizimle Yosemite'ye gelebileceğini söyledi eğer istersen tabii.

Would I never have gone to Yosemite?

Yosemite'ye gitmiş olur muydum?

Yeah, like a cave scene in a Yosemite Sam cartoon.

Tıpkı Yosemite Sam çizgi filminde mağara sahnesindeki gözler gibi.

Well, your grandmother was hiking in Yosemite... and she came across this guy who was deer hunting.

Ee, büyükannen Yosemite'de geziniyordu... ve bir geyik avcısıyla karşılamış.

- Quit actin'like Yosemite Sam!

- Yosemite Sam gibi davranmayı bırak!

- Yosemite Sam?

- Yosemite Sam mi?

Where's Yosemite Sam?

Yosemite Sam nerde?

Keith went to Yosemite to climb El Capitan.

Keith, El Capitan'e tırmanmak için Yosemite'e gitti.