You're angry with me traducir turco
233 traducción paralela
Now, if you're going to be angry with me, what can I do?
Bana kızmadan önce sizin için ne yapabilirim?
- You're not angry with me?
- Bana kızgın değil misin? - Asla.
It's when you're angry with me like this... my head aches, and my mind gets tired.
Bana böyle kızdığın zaman başım çatlıyor, aklım bitap düşüyor.
You're not angry with me?
Bana kızmadın değil mi?
- You're not angry with me?
- Bana kızmadın, değil mi?
You're not angry with me?
Bana kızmadın ya?
Tell me you understand, that you're not angry with me.
Anladığını, bana kızmadığını söyler misin?
- You're not angry with me?
- Bana kızdın mı?
You're not angry with me, are you?
Bana kızgın değilsin, değil mi?
You're not angry with me?
Bana kızgın değil misin?
Then you're not angry with me?
O halde bana kızgın değil misin?
I can't do a thing when you're angry with me.
Bana böyle kızgınken bir şey yapamam.
You're not angry with me for what I said at the tribunal?
Mahkemede söylediklerim için bana kızmadın mı?
You're angry with me, aren't you?
Bana kızgınsın, değil mi?
You're angry with me, and justly.
Bana kızgınsınız ve haklısınız.
And I know you're angry with me, but would you please let me drive you?
Bana kızgın olduğunu biliyorum ama lütfen seni götürmeme izin ver?
Aldo, tell me if you're angry with me?
Aldo, söylesene, bana kızgın mısın?
Now you're angry with me.
Şimdi de bana öfkelendin.
I like it when you're angry with me.
Öğretin o zaman! Seni seviyorum parçasını çalınca heyecanlanıyorum!
Uh, as though you're angry with me, or as though you weren't really glad to see me.
Aklımdan geçti, evet.
Why do you always get embarrassed when you're angry with me?
Bana kızgınken neden hep mahçuplaşıyorsun?
Maestro, you're still angry with me?
Maestro, bana hala kızgın mısınız?
I hope you're not going to be angry with me.
Umarım bana kızmazsın.
I hope you're not angry with me.
- Umarım bana kızgın değilsinizdir.
Because you're angry, or you want to be alone with me?
Ya kızgınsın, ya da benimle yalnız olmak istedin?
You're not angry with me?
Bana öfkeli değil misin?
You're not angry with me?
- Bana kızgın değilsiniz ya?
Well, either you're angry with me... because of my ambivalence about committing to a definitive relationship... after nine years.
Şey, ya bana 9 yıl sonra... kesin bir ilişkiye başlamada ki kararsızlığım... yüzünden kızgınsın.
I hope that you're not angry with me.
Umarım bana kızmamışsınızdır.
- You're not angry with me?
- Bana kızgın da değilsin?
I know you're both still angry with me and you have every right to be, but I hope you can forgive me for the way I acted.
İkinizin de bana kızgın olduğunu biliyorum ve bunu yapmakta çok haklısınız. Ama böyle davrandığım için beni bağışlayabileceğinizi umuyorum.
If you won't talk, how can I understand why you're angry with me?
Dorothy benimle konuşmazsan neden kızdığını nasıl anlayabilirim?
Darling, I know you're angry with me... but think of all the things that we've meant to each other.
Sevgilim, bana kızgın olduğunu biliyorum... ama birbirimiz için neler ifade ettiğimizi düşün.
It's like you're always angry with me.
Bana hep sinirli gibisin. - Kusura bakmayın.
They're angry with you because of me.
Benim yüzünden sana kızgınlar.
Dee, look, I understand you're angry with me, but why...
Anlaşılan sen bana iyice kızmışsın, ama neden...?
I know you're angry with me.
Bana kızgınsın, biliyorum. Sana vurmamalıydım.
You're not angry with me, are you, Pick?
Bana kızgın değilsin, değil mi, Pick?
You're not angry with me for misleading you?
- Seni kandırdığım için kızdın mı?
You're not angry with me, are you?
Bana kızmadın, değil mi?
You're angry with me.
Bana kızgınsın.
Are you angry with me because I called, or because you're just not hungry?
Seni aradığım için bana kızgın mısın, ya da sadece aç mı değilsin?
You're angry with me... because you think I married your father for my own convenience.
Bana kızgınsın çünkü babanla çıkarlarım için evlendim sanıyorsun.
Dear Scarlet, though I go to meet my death... you're angry with me.
- Sevgili Scarlet, ölümümle buluşmaya gittiğim halde neden bana kızgınsın anlamıyorum.
You're not angry with me?
Bana kızmadın mı?
If you're angry with me, take it out on me, not on some boy.
Bana kızgınsan, sinirini benden çıkar, ufak bir çocuktan değil.
Oh, Roz, I hope you're not still angry with me for the way my advice backfired today?
Umarım tavsiyem geri teptiği için bana hâlâ kızgın değilsindir.
I hope you're not angry with me.
Umarım bana kızmıyorsun.
- I get why you're angry with me... - He's talking to his parents.
Bana kızmanı anlıyorum ama...
- I'm sure you're angry with me.
- Eminim bana biraz kızmışsındır.
You're not angry with me?
Ama sırf bir kaç defa. Bana kızgın değilsin?
you're angry 186
with me 1243
with men 23
you're cute 195
you're welcome 5601
you're awesome 166
you're right 14205
you're so stupid 85
you're not my type 58
you're sorry 317
with me 1243
with men 23
you're cute 195
you're welcome 5601
you're awesome 166
you're right 14205
you're so stupid 85
you're not my type 58
you're sorry 317
you're so pretty 112
you're so handsome 35
you're so sweet 212
you're so cute 124
you're so welcome 43
you're 4202
you're doing great 645
you're fired 1000
you're so mean 39
you're so cool 35
you're so handsome 35
you're so sweet 212
you're so cute 124
you're so welcome 43
you're 4202
you're doing great 645
you're fired 1000
you're so mean 39
you're so cool 35