You don't understand me traducir turco
1,407 traducción paralela
Don't do anything rash, you understand me?
Mantıksız bir harekette bulunma, anladın mı?
I didn t even understand which makes me think you ve become a complicated woman and I don t want none of that
Anlamıyorum. Bu da bana, karmaşık bir kadın olduğunu düşündürüyor ve ben böyle bir kadın istemiyorum.
I know you don't understand. Me, neither, but I wanna help -
Anlamıyorsun, ben de ama yardım etmek istiyorum...
I still don't understand how could you possibly know... that Elliot would kill me?
Hala Elliot'un beni öldüreceğini nasıl bildiğini anlayamıyorum?
Then don't tell me you understand, Jack.
O zaman bana anladığını söyleme Jack.
I don't understand why you won't tell me anything about him.
Bana onun hakkında neden bir şey söylemediğini anlamıyorum.
I understand what you don't like about me.
Benden neden hoşlanmadığını anlıyorum.
I understand you don't want me to be a Thunderbird.
- Evet, anladım. Thunderbird olmamı istemiyorsun.
Then I don't suppose you understand me at all.
- Beni anladığını hiç sanmıyorum.
Don't you understand how important you are to me?
Benim için ne kadar önemli olduğunu anlamıyor musun?
I understand if you don't wanna see me again.
Beni bir daha görmek istemezsen anlarım.
I don't understand what the problem is with me trying to be like you.
Neden senin gibi olmamı istemediğini anlamıyorum.
You don't understand me now, but you did in your letters. They're very sweet.
Beni şimdi anlamıyorsun, ama mektuplarında anlamıştın.
You know, I understand you being upset with me when I say you work too hard teaching a simple game. But don't ever criticize me for caring about you.
Basit bir oyunu öğretmek için fazla çalıştığını söylediğimde... buna kızmanı anlıyorum, ama... seni umursadığım için asla beni eleştirme.
Look, Bea, if you don't understand me, then who will?
Bak, Bea, eğer beni sen anlamazsan kim anlayacak?
Now, don't fuck this up. I don't want it traced back to me. You understand?
Bunu sıçıp batırmayın işlerin dönüp dolaşıp benim [br] başıma patlamasını istemiyorum.
See, what you don't understand is, like, this is historic for me.
Bunun benim için tarihi bir an olduğunu anlamanı istiyorum.
How can I even begin to talk if you don ´ t understand me?
Beni anlamazsan, seninle nasıl konuşmaya başlayabilirim ki?
You don't understand me.
Beni anlamıyorsun.
I don't understand why you have to take away the only thing I have going for me.
Ben sadece benim olan bir şeyi neden aldığını anlamıyorum.
You don't understand what makes me happy.
Beni neyin mutlu ettiğini anlamıyorsun.
You don't understand. They'll come for me.
- Ama peşime düşeceklerdir.
I don't talk much with your dad, but... sometimes he just stares at me and... You know what? Now I understand.
Babanla çok fazla konuşmayız ama bazen bana bir bakış atar ve biliyor musun?
You do understand me, don't you?
Anlıyorsunuz değil mi?
I just don't understand why you're helping me.
Sadece anlayamıyorum. Neden bana yardım ediyorsun?
But you don't understand me very well.
Ama sen beni tam olarak anlamıyorsun.
Don't wake him up Don't you understand me?
Onu uyandırma. Anladın mı?
What you don't understand is if you don't talk, Hector will take it out on me.
Anlamadığın şey, eğer konuşmazsan Hector acısını benden çıkaracaktır.
You don't interrupt our work, you understand me?
İşimizi bölme bir daha, anladın mı beni?
I don't know if you can understand me, but if you can, don't show it.
Beni anlayabiliyor musun bilmiyorum, ama eğer anlıyorsan belli etme.
I don't understand why you're fighting me on this.
Benimle bu konuda neden kavga ettiğini anlamıyorum.
I don't understand why you couldn't get me more.
Neden daha fazla alamadın anlamıyorum.
Chandler, you don't have a sister, so you can't understand how much this bums me out.
Chandler, senin bir kız kardeşin yok, o yüzden bu şeyin ne kadar zoruma gittiğini anlayamazsın.
I just don't understand why you won't come with me.
Neden benimle gelmediğini anlayamıyorum.
And if you don't want to be with me, I guess I understand, but, this isn't going to change anything.
Eğer sen benimle olmak istemezsen, bunu anlayabilirim ama bu hiçbir şeyi değiştirmeyecek.
I don't think you understand me, Chloe.
Beni anladığını sanmıyorum, Chloe.
But I understand why you don't want me around.
Ama etrafında olmamı istemezsen anlarım.
- You don't understand what my mom will do to me if she finds out I was playing with weapons!
Ne? Annem bu silahlarla oynadığımı öğrendiğinde bana neler yapabileceğini bilmiyorsun!
I just don't understand how you could have more fun with Jackie than with me. I don't know. I mean, you know, she doesn't ask me questions.
ben sadece Jacki'yle nasıl benden daha iyi zaman geçirdiğini anlayamıyorum bilmiyorum, yani o bana sorular sormadı sadece ne yapacağımı söyledi.
Don't you ever say that, you understand me?
Bir daha öyle söyleme, beni anladın mı?
I don't understand what you mean, but still, you just called me a samurai, didn't you?
Anlamadım, ama sen bana samuray dedin, değil mi? Evet.
I don't understand... Where do you want me to go?
Anlamıyorum, nereye gitmemi istiyorsun?
Luckily, I'm just a nigger who don't understand such words and now, ifyou'II excuse me, I've come here for the company of my girl and that ain't nothing for you to see black hides meetin
Çok şükür alt tarafı bir zenciyim de bu tip sözlerden anlamıyorum. Şimdi izin verirseniz, kız arkadaşımla birlikte olmaya geldim ve bu, sizin görmek isteyeceğiniz bir şey değil. Siyah tenlerin birbirine kavuşması...
I know you don't like laying back but I want you to stay away from his right do you understand me?
Geri çekilmeyi sevmediğini biliyorum ama sağ yumruğundan uzak dur. Anladın mı?
If you don't, they're gonna kill you, do you understand me?
Eğer yapmazsan, seni öldürecekler, beni anladın mı?
It's these conceits that comfort me when I'm faced with the ignorant, cowardly, bitter and bigoted, who have no talent, no guts, people like you who desecrate things they don't understand when the truth is you should say "Thank you, man"
Ne yeteneği ne de cesareti olan cahil, korkak, sinirli ve bağnaz bir adamın karşısında bu kendini beğenmişlikler içimi rahatlatıyor. Senin gibi adamlar anlamadıkları şeyleri kötüye kullanırlar, aslında "Teşekkürler, adamım" deyip kendi yollarına gitmeleri gerekirken.
I don't care about getting laid. - You've never had a serious relationship, so you wouldn't understand, but me and Cathy, what we had was something special. - Why?
- Umurumda değil, diyorum.
I don't understand why you keep picking on me.
Aziz Patrick günü.
Oh, for the love of God. You just do, and I don't know why, so please help me understand.
Etnik bir tatil günü ben de çalışanlarıma izin vermeye karar verdim.
I still don't understand why I let you talk me out of going to the funeral.
Neden beni cenazeden çıkarıp konuşmana izin verdiğimi anlamıyorum.
Seth, I don't understand unless you explain it to me.
Seth, sen bana anlatmadan anlayamam.
you don't want to talk to me 24
you don't 4631
you don't understand 2732
you don't have to worry 197
you don't have to 1176
you don't know me 657
you don't remember me 206
you don't know nothing 35
you don't believe me 569
you don't know anything 267
you don't 4631
you don't understand 2732
you don't have to worry 197
you don't have to 1176
you don't know me 657
you don't remember me 206
you don't know nothing 35
you don't believe me 569
you don't know anything 267