You fucked her traducir turco
476 traducción paralela
You fucked her.
Onu becerdin.
Yes, we met her. You fucked her.
Evet, biz rastladık, sen becerdin.
You fucked her and kept them for a souvenir.
Onunla yattın ve bunu, anı olarak sakladın.
She told me you fucked her Saturday.
Cumartesi günü onu becermişsin.
You fucked her.
Onunla yattın.
I never asked if you loved her, just if you fucked her.
Onu sevdin mi diye hiç sormadım, sadece siktin mi diye sormuştum.
You fucked her up!
Onu bu hale sen soktun.
You fucked her.
- Onu becerdin!
You fucked her!
Becerdin!
You dreamt you fucked her!
Anca rüyanda sikersin!
You fucked her?
Onu becerdin mi?
I knew you fucked her.
Onu becerdiğini biliyordum.
You fucked her, didn't you?
Onu becerdin değil mi?
- You fucked her, didn't you?
- Onunla yattın, değil mi?
- But you fucked her anyway?
- Ama onu becerdin.
Have you fucked her?
Onu siktin mi?
You fucked her?
Onu siktin.
You can be very nice. You must've fucked her well, you're not bad in bed.
Kibarsın, onu iyi becermişsindir, çünkü yatakta hiç fena değilsin.
Ooh! Ogilthorpe fucked her, you know.
Ogilthorpe onunla yattı.
You fucked up again, you asshole!
Yine her şeyi batırdın, seni serseri!
- You really fucked up!
- Her şeyi mahvettin!
So you fucked him, and you see him every goddam day.
Demek onunla düzüştün ve her gün görüşüyorsun.
You fucked things up royally tonight.
Bu gece her şeyi asil bir şekilde berbat ettin.
I hear your kid fucked you over.
Senin oğlan her şeyi bok etmiş.
You're fucked either way.
Her iki halde de sıçmış durumdasın.
- Because you are a whore who wants to get fucked by her mistress.
- Çünkü sen bir orospusun. Kim müdiresi tarafından sikilmek ister ki?
You fucked her!
Onunla yattın!
You're gettin'fucked, one way or the other.
Her durumda kıçın yanacak.
Don't go crazy at me just because you and your mates fucked up.
Bana kızma çünkü sen ve dostların her şeyi batırdınız.
You got your priorities all fucked up.
Her şeyi batıran önceliklerin var.
You fucked up everything!
Her şeyin içine sıçtınız!
Then you shouldn't have fucked her.
O zaman onunla sevişmeseydin.
Tell her a lot of us have worked as hard as you and you're blowing this merger for all of us because you fucked up.
Hepimizin en az senin kadar çok çalıştığını... ama senin, ağzına edildiği için, birleşmeyi havaya savurduğunu.
If you didn't fuck her, you fucked Lola.
Onu becermediysen, Lola'yı becerdin!
Unfortunately, you came along and fucked it up.
Ne yazık ki siz ortaya çıkıp her şeyi berbat ettiniz.
You fucked him and her.
- Evet seviştin. İkisiyle de.
You sure fucked up!
Her şeyi berbat ettin!
You beast-fucked her.
Onunla yattın.
You fuck your friends, you have no friends! - No wonder you fucked this kid around.
Senin ve arkadaşlarının her şeyini mahvediyorsunuz.
If you change the distance, everything get... fucked up.
* Mesafeyi değiştirirsen her şeyin içine ediyorsun.
What's the matter, Jimmy? You don't want my mother to know that her son's dead'cause you fucked up?
Annemin oğlunun öldüğünü bilmesini istemiyor musun?
You know, one moment things are so fucked up than you look at it from a totally different angle - and it makes sense. - Yeah.
Bir an her şey berbat görünüyor, sonra başka bir açıdan bakınca anlamı oluyor.
You see, I never fucked her.
Gördüğün gibi kızı hiç becermedim.
You know, I fucked her.
Onunla yattım.
You never fucked anyone but her, you little schoolboy!
Sen şimdiye dek sadece onunla yattın değil mi, evlat!
Who's been keeping an eye on her while you're out getting fucked?
Sen dışarılarda sürterken ona kim göz kulak olacak peki?
You fucked it up.
Siktin attın her şeyi!
You fucked it up!
Siktin attın her şeyi!
Or does it mean that... and I'm just trying to get the facts straight here... does it mean that you... fucked her?
Yoksa şu mu demek... Burda sadece gerçekleri doğru anlamak niyetindeyim. Bunun anlamı... sen onu düzdün, öyle mi?
If you were taken hostage, you would've fucked up everything.
Rehin alınsaydın, her şeyi berbat ederdin.
That was all she wrote. He "abused" this bitch. He fucked her every way you can think of and then some.
Kıza acımasızca davranıyor yapabildiği her şekilde yapıyor fahişeyi ve sonra tekrar yapmak isterken.
you fucked up 69
you fucked me 29
here 35434
hermes 98
here we go 9033
hermano 85
hernandez 57
here you go 5858
heroes 83
hero 275
you fucked me 29
here 35434
hermes 98
here we go 9033
hermano 85
hernandez 57
here you go 5858
heroes 83
hero 275
hertz 45
hershey 18
here we go again 374
herring 17
here goes nothing 99
heroic 33
here comes the sun 21
here comes the bride 39
here it comes 620
here we are 2264
hershey 18
here we go again 374
herring 17
here goes nothing 99
heroic 33
here comes the sun 21
here comes the bride 39
here it comes 620
here we are 2264