English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ Y ] / You need to listen to me

You need to listen to me traducir turco

780 traducción paralela
You need to listen to me before it gets out of hand.
İşler kontrolden çıkmadan beni dinlemelisin.
Good. Then you need to listen to me.
O zaman beni dinlemelisin.
Listen, you need to teleport me there.
Dinle! Beni oraya ışınlaman gerekiyor.
How great must your need be before you listen to me?
Beni dinlemen için ihtiyacın ne kadar büyük olmalı?
Just as you need someone who listens to you, maybe I need someone who doesn't listen to me.
Nasıl ki seni dinleyecek birine ihtiyacın varsa belki benim de beni dinlemeyen birine ihtiyacım vardır.
Well, listen, if you need anything, please feel free to call me.
Dinle, bir ihtiyacın olursa beni aramaktan çekinme lütfen.
Listen, I need you to come pick me up.
Dinle, gelip beni alman gerek.
you don't need that please, listen to me for a moment what do you want?
- Buna ihtiyacın yok. Lütfen, sadece biraz dinle. - Ne istiyorsun?
Listen to me, Q. You seem to have some need for humans.
Beni dinle Q. Senin insanlara ihtiyacın varmış gibi görünüyor.
Only my voice, you do not need to see me, just listen to me.
Sesim yeter, beni görmek zorunda değilsin, sadece dinle.
Listen, I need you to wire me $ 500 to the Western Union office in Amarillo, Texas right away.
Dinle, Texas'ın Amarillo kentindeki Western Union'a hemen 500 dolar gönder.
- I need you to listen to me.
- Beni dinlemen gerekiyor.
Anyway, listen, I was just calling to let you know that if you... you know, need any help with anything... I've got some pull with the manager, so... don't be afraid to give me a call.
Her neyse, dinle, diyecektim ki... apartman yöneticisiyle aram iyi... yani herhangi bir şeye ihtiyacın olursa... beni aramaktan çekinme.
Listen, if you need any... any free legal advice... you know, to help wrap up Bob's affairs... please don't hesitate to call me.
Dinle, şayet herhangi bir şekilde ücretsiz - hukuksal danışmanlık istersen... bilirsin, Bob'un davasında... lütfen aramak için çekinme
I need you to listen to me!
Beni dinlemeniz lazım! - En iyi arkadaşım bıçaklanarak öldürüldü...
Listen, I need you to get me some clothes.
Bu kıyafetlere ihtiyacım var.
I need you to listen to me right now.
Şimdi beni dinlemen gerekiyor.
Listen, I need you to help me out, all right?
Dinle, yardımına ihtiyacım var.
Listen, I need you to do me a favor.
Bana bir iyilik yap.
- Hi, Christine. Listen, I just need you to hear me out a minute.
Selam Christine, beni bir dakika dinlemeni rica ediyorum.
Listen, I need you to help me get my stuff out of the car.
Dinle, arabamdan eşyalarımı taşımama yardım etmen gerek.
- Oliver. I need you to listen to me for a minute.
Bir dakika beni dinlemen gerek.
No, I'm not, but listen, trust me, you need to send someone in there.
- Hayır ama dinleyin, inanın bana oraya birini göndermelisiniz.
Listen wherever you were tonight as if we need to ask, you weren't with me
Dinle. Bu akşam neredeydin diye sorarlarsa benimle değildin.
I need you to listen to me, okay?
Beni dinlemen gerek, tamam mı?
Listen, you need to do me a favour.
Dinle Schlucke, bana bir iyilik yapman gerekiyor.
Raymond, listen to me. You need to have a will and eat a fibrous breakfast every morning and nothing can touch you.
Raymond, vasiyetin olursa ve lifli gıdalar yersen başına bir şey gelmez.
Right now, y'all need to listen and let me tell you what's what.
Şu anda, beni dinleyin, neyin ne olduğunu anlatayım.
Listen, I need one of you to drive me later on.
Biriniz beni götürür müsünüz?
Speaking of dogs, you keep yours on a leash. You don't need a lawsuit. Now, you listen to me, Victor.
Şimdi sen beni dinle, Victor.
Listen, I need you to come with me.
Dinle, benimle gelmelisin.
Listen, I need you to do me a favour.
Bana bir iyilik yapmanı istiyorum.
I need you both to listen to me very carefully.
İkinizin de beni çok dikkatli dinlemesini istiyorum.
Listen, Smith, I need you to back me up out there today, all right?
Dinle Smith, bugün bana destek olmanı istiyorum, tamam mı?
I need you to listen to me.
Beni dinlemeni istiyorum.
OHH! LISTEN... I-I NEED YOU TO PICK UP CHERYL'S ANNIVERSARY GIFT FOR ME
dinle... benim için Cheryl'a Oakbrook'taki alışveriş merkezinden yıldönümü hediyesi alman lazım hangi mağazadan?
And because you are my friend I really need you to listen to me.
Arkadaşım olduğun için beni dinlemen gerek.
I think you need to stop turning to me, start trying to figure out a way to listen to each other.
Bana bakmayı bırakıp birbirinizle anlaşmanın bir yolunu bulmaya çalışmalısınız.
Vicki, I need you to listen to me.
Vicki. Beni dinlemen gerekiyor.
I just need you to listen to me.
Beni dinlemen yeter.
Listen, if you need anything, don't hesitate to call me.
Dinle, eğer bir şeye ihtiyacın olursa beni aramaya tereddüt etme.
Okay, listen. You need to tell me what the hell you think you're doing!
Tamam, dinle, şimdi bana ne yapmaya çalıştığını söyleyeceksin!
You wanna tell me why anybody in their right mind would need to listen to music this fucking loud?
Aklı yerinde bir insan neden bu kadar yüksek sesle müzik dinlemeye ihtiyaç duyar bana anlatırmısın?
Yo, listen, I need you to do a favour for me.
Bana bir kıyak yapar mısın?
Listen, my friend, i need you to do me a big one, i need the name of one of your subscribers.
Dinle dostum üyelerinden birinin adına ihtiyacım var.
I need you to listen to me very carefully.
Çok dikkatli dinlemeni istiyorum.
Captain, I need you to listen to me.
Kaptan, beni dinlemelisiniz.
All I need you to do is listen to my monologue and tell me what you think.
Tek istediğim monologumu dinlemen ve ne düşündüğünü söylemen.
You need to listen to me, Lorelai.
Beni dinle.
Ok, listen to me I need you to do me a favor
- Şuradaki. Aman Tanrım! Nasıl oldu o?
And, Lieutenant, if you want to do anything beyond... listen to those dead phones... you need to brief me first.
Ve Teğmen, eğer telefonları dinlemek dışında bir şey yapacaksan ilk bana haber vereceksin.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]