You should try it sometime traducir turco
149 traducción paralela
You should try it sometime.
Sen de bir ara denemelisin.
You should try it sometime.
Bir gün sen de denemelisin.
You should try it sometime.
Bir ara denemelisin.
- You should try it sometime.
- Sen de bunu bazen denemelisin.
You should try it sometime.
Bir ara sen de denemelisin.
You should try it sometime.
Sende arada denemelisin.
You should try it sometime, Douglas.
Bir ara bunu denemelisin Douglas.
You should try it sometime.
Siz de denemelisiniz.
You should try it sometime, LV.
Sen de bir ara bunu denemelisin, LV.
YOU SHOULD TRY IT SOMETIME.
Bir ara sen de denemelisin.
You should try it sometime.
Bir ara sen de mutlu olmayı denemelisin.
"You should try it sometime", laughed the cat as he sat.
"Bir ara denemelisin" dedi kedi, otururken.
You should try it sometime.
Sen de arada bir bunu denemelisin.
ARCHER : You should try it sometime if you're ever in the area.
Eğer oralara gidersen mutlaka bir ara denemelisin.
Good old-fashioned legwork, Jerry. You should try it sometime.
Eski moda ayak işleriyle Jerry, arada bir sende denemelisin.
You should try it sometime.
Tatile gitmelisin.
You know what? You should try it sometime.
Bence sen de bir ara denemelisin.
It's okay ; you should try it sometime.
Bir ara sen de denemelisin.
You should try it sometime.
Bunu sen de denemelisin.
Yes. They're called friends. You should try it sometime.
Evet arkadaşlarını aradılar, sen de arada yapmalısın
Maybe you should try it sometime, because I'm here every night!
Bir ara sen de denemelisin. Ben her akşam buradayım!
You should try it sometime.
Arada bir sen de denemelisin.
You should try it sometime.
Bunu arada bir yapmalısın.
You should try it sometime. I highly recommend it.
Bir gün deneyin, tavsiye ederim.
Maybe you should try it sometime.
Belki bazen bunu sen de denemelisin.
And I said thanks. You should try it sometime.
Ve teşekkür ettim.
You should try it sometime.
Bazı zamanlar denemelisin.
You should try it sometime.
Bir ara denemelisiniz.
You should try it sometime.
Arada sen de olsan iyi olur.
Pressure is what makes it fun. You should try it sometime.
- Zorlamak eğlencelidir, bi ara dene
You should try it sometime.
Denemelisin.
- Maybe you should try it sometime
- Belki sen de öyle yapmalısın.
You know, you should try it sometime.
Bir ara sen de denemelisin.
Alright, but you really should try it sometime.
Tamam, ama bir ara kesinlikle denemelisin.
You should try it sometime.
Sen de denemelisin.
You should try it again sometime.
Bir ara tekrar denemelisin.
Maybe you should try it on your friend Ronald sometime.
Belki de ara sıra arkadaşın Ronald'la denemelisin.
It ain't bad. You should try reading it sometime.
Bir ara okumayı denemelisin.
You should try it sometime. I did!
Yaptım onu zaten!
Well, you really should try it sometime.
İyi, sen gerçekten, onu bir ara denemelisin.
You really should try it sometime.
Bir ara mutlaka denemelisin.
You should try it sometime.
- Bir ara denemelisin.
You guys should try it sometime.
Siz bunu bir ara denemelisiniz.
You should try it sometime.
Biraz sen de dene.
You should really try it sometime.
Bir ara sende denemelisin.
Maybe you should... try it sometime.
Belki sen de bir gün... Bunu denemelisin.
- You should give it a try sometime.
- Sen de dene. - Elbette.
You should try it sometime.
Ara sıra birine güven
You should try it sometime.
- Arada denemelisin.
You should try it for real sometime.
Bir ara bunu gerçekten denemelisin.
Maybe you should try it sometime.
- Bitirdim dedim mi ben?