You sure this is it traducir turco
274 traducción paralela
- You sure this is it?
- Burası olduğuna emin misin?
- Are you sure this is it?
- Bu olduğundan emin misin?
You sure this is it?
- Burası olduğundan emin misin?
You Sure This Is It?
Burası olduğuna emin misin?
You sure this is it?
Bu yol olduğundan emin misin?
- Are you sure this is it?
- Burası olduğundan emin misin?
Are you sure this is it?
Burada olduğundan emin misin?
Are you sure this is it?
Burası olduğuna emin misiniz?
- Are you sure this is it?
- Bu olduğundan emin isin?
You sure this is it?
Burası mı?
- It must be. Always is when you're this sure.
Anne, işte tam bu!
Are you sure this is where you left it?
Buraya koyduğuna emin misin?
Sure is a shame, me and you having to face it out this way.
Kesinlikle bir utanç, senle benim yüz yüze gelmemiz.
I'm sorry to worry you with this, but, uh... I'm not quite sure how this is all going to end, and I - I don't want it to burst in your face.
Seni böyle endişelendirdiğim için üzgünüm, ama bunun nasıl sonuçlanacağından pek emin değilim ve yüzüne söyleyivermek de istemiyorum.
To make sure you understand, this is the way it will happen.
Anladığınızdan emin olalım, işte böyle olacak.
You're almost sure to need it before this day is over.
Bugün sona ermeden mutlaka ihtiyaç duyacaksın.
- You sure this is right? - Read it yourself.
- Yaptığımızın doğru olduğundan emin misin?
If it wasn't for you, I wouldn't be in this business... and that's all I care about is satisfying my customers... and making sure that the babies... are placed in good homes.
Ben sizler için bu mesleği yapıyorum... Bütün bunların hepsi sizleri memnun etmek için... ve bebeklerin... doğru evlere verildiğine emin olmak için.
You know, some people, some people may think this is hard work, but it sure in the hell beats going to jail.
Kimi bunun zor bir iş olduğunu düşünebilir ama hapishaneyle kıyaslanamaz bile.
- Are you sure this is how they did it?
- Böyle yapıldığından emin misiniz?
"Ah, yes, Minister, I quite appreciate the intention, certainly something ought to be done, but are you sure this is the rightway to achieve it?".
"Evet Bakanım özverili çabanıza saygı gösteriyorum fakat yönteminiz doğru mu?"
This sure is a fine-looking rig you got here, ain't it?
Ne kadar güzel bir araban var burada, değil mi?
I'm sure you know this so there's no reason to bring it up but Ray is here.
Bunu bildiğine eminim söylememe gerek yoktur ama Ray burada.
You're sure this is it?
Emin misin o taş olduğundan?
You sure as hell better get me out of this, or the only job you'll have on this street is sweeping it.
Ya beni bu işten kurtarırsın... ya da caddede bulabileceğin tek iş temizlikçilik olur.
So you've got this bag and then the problem... is getting it off and closing up the bag, making sure everything's still in the bag.
Torbayı aldıktan sonra tek problem içindekiler çıkmadan torbayı kapattığına emin olmak oluyordu.
You sure this is where it was?
Burada mıydı, emin misin?
You sure this is where you left it?
Burası olduğuna emin misin?
Bob, there is a groundbreaking new book that has just come out. Ah! Now, not everything in this book, of course, applies to you, but I'm sure that you can see, when you see the title, exactly how it could help.
Bob, olay yaratan yeni bir kitap çıktı, henüz yayınlanmadı, kitaptaki her şey sana göre değil, fakat... eminim başlığı, görür görmez, sana yardım edebileceğini anlayacaksın.
I'm not sure this is what you're looking for but I think Greg got it from a man from New York.
Bunun senin aradığın olduğuna emin değilim, fakat Greg'in bunu New York'taki bir adamdan aldığını düşünüyorum.
So he decided to wear this business suit... and I discussed it with him, and I said, "You know, Glenn... I'm not sure the public will understand what you're trying to convey... but if you want to do it, go ahead," which he did.
İş elbisesini giymeye karar verdiğinde ona "Glen, halkın aksettirmeye çalıştığın şeyi anlatacağını sanmıyorum ama madem öyle istiyorsun, giy" dedim.
Yeah, but again, I'm telling you, oil, right now... is as close to a sure thing as we got in this business, and it's crazy to sell.
Ama tekrar söylüyorum, benzin şu an aldı başını gidiyor. Deli gibi artış var.
Dad, I'm sure this piece is dear to you, but I don't think it goes with anything here.
Bu koltuk senin için çok değerli olabilir ama bu evdeki eşyalara hiç uymadı bence.
I'll tell you, this job sure isn't as easy as it used to be.
Sana söylüyorum bu iş eskiden olduğu kadar kolay değil kesinlikle.
I'm sure it all seemed very real but the truth is you've been held in this room since the Jem'Hadar brought you here from the Defiant.
Eminim her şey çok gerçekçi görünüyordu, fakat gerçek şu ki, Jem'Hadar sizi Defiant'tan buraya getirdiğinden beri bu odada tutuluyorsunuz.
I'm sure that this whole thing is as much of a surprise to you as it is to me.
Eminim bunlar senin için de benim için olduğu kadar sürprizdir.
So why don't you just run on... Oh, boy. It sure is great to have all you kids come surprise me like this at my home, but I...
... bu yüzden enden şimdi siz siz çocukların buraya gelip, bana süpriz yapmanız gerçekten çok güzel, ama...
Although I am sure this will come as a shock, it is my belief that what I am about to tell you is all for the best.
Bunun sende şok etkisi yaratacağını bilsem de anlatacağım şeyin senin iyiliğin için olacağına inanıyorum.
I know it's a little late to ask, but you're sure you've got the logic of this thing worked out?
Bunu sormak için biraz geç, biliyorum ama bunun mantıklı bir iş olduğundan ve işe yarayacağından emin misin?
You're sure this is how they do it?
Böyle yaptıklarından emin misin?
I suppose it's none of my business... but after all that... you sure this is the right woman for you?
Biliyorum beni ilgilendirmez ama... tüm bu olanlardan sonra... senin için doğru olduğuna emin misin?
I'm not sure if this paper is what you wanted- - if I hit the social significance... or whatever you're looking for... but for what it's worth, thanks a lot.
Odevim istediginiz gibi oldu mu bilmiyorum. Toplumsal onem ya da istediginiz... diger noktalara degindim mi emin degilim. Ama sizin icin anlami varsa tesekkurler.
You're sure that this is worth it?
Buna değeceğinden eminsin değil mi?
- Are you sure this is all of it?
- Bu kadar olduğundan emin misin?
No. Are you sure this isn't less about justice than it is about pinning the murder on Tyr?
Bunun adaletle ilgili değilde Tyr'ı bir katil olarak içeri tıkmak için olmadığından emin misin?
You sure this is where it came?
Drokken'ın geldiği yer olduğuna emin misin?
But see, we're all there trying to map out a game plan and rehearsal schedule... and I'm sure whatever you two are talking about here... is so much more fascinating and important and, let's just say it, fun... but I'd really like to get an'A'on this assignment, and to do that... you'll have to discuss your sock hops and clambakes some other time.
Şurada plan yapmaya çalışıyoruz. Eminim konuştuğunuz konular çok daha ilğinç,.... ... önemli ve eğlencelidir, ama bu ödevden A almak istiyorum.
- You sure this is where you left it?
- Buraya bıraktığına emin misin?
Well, I'm sure you've got a perfectly good explanation for this, but I'm buggered if I know what it is.
Bu yaptığının iyi bir açıklaması olduğundan eminim ama ne olabileceğini bir türlü bulamıyorum.
I'm sure of it, this theme is also relevant for you.
Bu konunun size de uygun olduğuna eminim.
You want to make sure you don't forget it, and you feel like - - almost like that new stuff is gonna open up all this other new stuff where you know you'll do 30 new minutes.
Unutmayacağından emin olmalaya çalışırsın, ve şöyle düşünürsün - - sanki bu yeni espiri başka espirileri ortaya çıkaracak, ve 30 dakikalık yeni bir gösteri olacak.