You won't get hurt traducir turco
159 traducción paralela
Before we're too close and before emotions get deep... we should just end it quick. That way, you won't be hurt and it'll be easier to forget me.
Duygular derinleşmeden işi baştan kesip atmak daha iyi...
You won't get hurt if you move fast!
Acele ederseniz canınız yanmaz!
You won't get hurt.
Canınız yanmayacak.
Take me to Mr. O'Neil and you won't get hurt.
Beni Bay O'Neil'a götürürsen sana bir şey yapmam.
You won't get hurt.
Sana zarar gelmeyecek.
You won't get hurt if you keep quiet. Understand?
Kımıldamayın, size bir şey yapmam.
Open up and you won't get hurt.
ABD DEMİR YOLU POSTASI Açın, canınız yanmasın.
Just sit tight and you won't get hurt.
Sadece kımıldamadan yerinde otur, zarar görmeyeceksin.
You won't get hurt, your buddy's good with guns.
Korkma, sana bir şey olmayacak, arkadaşın iyi atıcıymış!
Now, if you do as you're told, you won't get hurt.
Şimdi, eğer söylediğiniz gibi yaparsanız, hiç üzülmeyeceksiniz.
Well, the point is that if you're yourself, you won't get hurt.
Ana fikir şu ki ; sen sensen, yaralanmazsın.
Get your hands dirty. It won't hurt you, you perfumed French.
Güzel kokulu Fransız elleriniz... zarar görmez merak etmeyin.
Come out and you won't get hurt.
Dışarı çıkarsanız canınız yanmaz!
Now, don't scream, and you won't get hurt.
Bağırmadığın sürece canını acıtmayacağım.
You stick to the hallway and your room, and you won't get hurt.
Odandan ve koridordan öteye geçme, başın ağrımasın.
I won't let you ever get scared or hurt.
Korkmana yada incinmene asla izin vermezdim.
Stand clear, you won't get hurt.
Uzak durun, size birşey olmasın.
Stay at this end of town and you won't get hurt.
Kasabanın bu tarafında kalırsanız zarar görmezsin.
All right, everybody, clear the streets and you won't get hurt.
Tamam millet. Sokakları boşaltın ki kimseye zarar gelmesin.
Come quietly, and you won't get hurt.
Sakin olursan, canın yanmaz.
If you don't get me out of here, I'll tear you limb from limb and waltz out through the wall! No, Roger, you won't hurt anything here.
Durum böyle olunca düğmelere basmaya başlamazsan ve beni buradan dışarı çıkarmazsan, sana söyleyeyim, seni bir boydan bir boya parçalarım ve kahrolası duvarda dans ettiririm.
- Don't kick or butt with your head and you won't get hurt.
Akıllı olursan canını yakmayız.
If you disappear quietly, you won't get hurt.
Sesini çıkarmadan kaybolursan, hiç canın yanmaz.
Step back. You won't get hurt.
Geri çekilin.
Sit tight and you won't get hurt.
Kıpırdamadan otur, yaralanmayacaksın.
Just don't try nothing and you won't get hurt.
Bir şey yapmaya çalışmazsan zarar görmezsin.
Take it easy and you won't get hurt.
Sakin olursan canın yanmaz.
Do what you're told and you won't get hurt.
Ne söylenirse onu yaparsanız canınız yanmaz.
Now, if this guy goes off half-cocked and gets himself hurt... you're gonna get such bad publicity, you won't believe it.
Bu herif bu öfkeli haliyle kendine zarar verdirirse o kadar kötü bir kamuoyu oluşur ki inanamazsın.
Just tell us how we get out of here, keep quiet and you won't get hurt.
Bize buradan nasıl çıkabileceğimizi söyle sadece, sessiz olursan zarar görmezsin.
Don't turn around, and you won't get hurt.
Arkanı dönmezsen, zarar görmezsin.
Charlie, I guarantee you won't get hurt.
Charlie, senin yaralanmayacağını garanti edemem.
Be cool, mama, you won't get hurt.
Sakin ol anne, canın yanmayacak.
Don't move and you won't get hurt. - I won't do anything.
- Kımıldamazsan sana bir şey olmaz.
Stay there and you won't get hurt!
Olduğun yerde kal, canın yanmasın!
just come along quietly, and you won't get hurt.
Zorluk çıkarmazsan canın acımaz.
You won't get hurt if you come out with your hands above your head.
Ellerini başına koyup gelirsen zarar görmeyeceksin.
I won't let you get hurt.
Zarar görmene izin vermem.
Be quiet and you won't get hurt!
Sessiz olursanız kimsenin canı yanmaz!
Hey, do as you're told and you won't get hurt.
Dediklerimizi yaparsanız kimseye zarar gelmez.
You won't get hurt.
Bir şey olmaz.
Drop your weapons and you won't get hurt! Don't get fooled by the tape, moron. Shut up, damn it!
Lanet olsun!
Come out with your hands up and you won't get hurt.
Elleriniz havada çıkarsanız zarar görmezsiniz.
You won't get hurt if you do what I say.
Eğer dediklerimi yaparsanız kimseye bir zarar gelmez.
You're going to be okay, you won't get hurt.
Sana hiçbir şey olmayacak, hiçbir bokluk olmayacak.
- You won't get hurt.
- Canınızı yakmayacağım.
Give me the key and you won't get hurt.
Anahtarı bana verirsen sana dokunmam.
Between the heat and the sulphur it can get pretty nasty in here, but it won't hurt you.
Sıcaklık ve sülfür nedeniyle, oldukça pis bir ortam. Ama sana zararı olmaz.
- Take it easy, Pop, and you won't get hurt.
Sana zarar gelmeyecek. - Bizimle güvendesin. Hadi!
Look, we play this game all the time. Just play by the rules and you won't get hurt.
Kurallara göre oynarsan bir şey olmaz.
Jesse, if you get me out of this, I swear I won't do anything to hurt you anymore.
Jesse? Jesse, beni buradan çıkartırsan söz veriyorum seni asla kırmam.
you won't be alone 42
you won't get away with it 31
you won't believe it 101
you won't regret it 135
you won't get it 34
you won't understand 27
you won't be disappointed 56
you won't see me again 20
you won't say anything 21
you won't die 48
you won't get away with it 31
you won't believe it 101
you won't regret it 135
you won't get it 34
you won't understand 27
you won't be disappointed 56
you won't see me again 20
you won't say anything 21
you won't die 48