English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ Y ] / Yukata

Yukata traducir turco

35 traducción paralela
Michiko, bring me my yukata.
Michiko, yukatamı getir.
- Fetch his yukata, would you?
- Yukatasını getirir misin?
Maybe there's a yukata nobody wants that you could try on.
Ya da kimsenin giyemeyeceği bir yukatan olmalı.
We can't both wear the same style yukata, after all...
Ne de olsa ikimiz de aynı tarz yukata giyemeyiz.
I bought this yukata... to show respect for my dad.
Babama olan saygımı göstermek için bu yukatayı satın aldım.
He was all, "I'd like to see you in a yukata, at least for the festival!"
Sürekli "Bari festivalde yukata giy." deyip duruyordu.
Just a while ago... I put on my yukata hoping it'd make me feel better...
Biraz önce... yukatamı giydim kendimi daha iyi hissettireceğini umarak...
And so... thinking maybe it'd make me feel a little better... I put on my yukata...
Bu yüzden... değişiklik olsun diye yukatamı giydim...
So we will fly smoothly, towards London, / Please sit back and enjoy our waitress
Yani biz, sorunsuz uçacak Londra doğru, / arkanıza yaslanın ve bizim garson Yukata'nın
Don't you want to see me in a yukata?
Beni bir yukatanın içinde görmek istemez misin?
Chiharu, you look really good in a "yukata."
Chiharu, yukata çok yakışmış.
Yukata.
Yukata.
Oh, the morning glory yukata!
Güzel desenli bir yazlık kimono!
Oh, you look good in that robe.
Yukata pek yakışmış!
Oh, I pulled out the [yukata] for you to wear
Giymen için Yukata hazırladım.
My grandmother brought me a yukata.
Büyükannem bana yukata aldı.
Ah, I was given a yukata before summer.
O yazdan önce bir yukata almıştım.
Hey, hey, did you see it? Futaba's yukata.
Hey, hey, yukatamı gördün mü?
You don't keep that yukata anymore?
O yukata yok mu artık?
Do you have a yukata?
Benim yukatam var mıydı? ( Japonya'nın geleneksel kıyafeti )
You look good in that yukata.
Yukata ile çok hoş görünüyorsun.
People also said, if you wear our yukata.. .. maybe your love will comes true.
İnsanlar diyor ki,'Eğer Yukatayı giyersen belki de aşkın iradesi gerçek olur.'
Aoi will wear yukata.
Aoi yukata giyecek.
Let's go to my house and take a look at my yukata, okay?
Hadi evime gidelim ve Yukatama bir göz atalım tamam mı?
I should still have my daughter's yukata.
Kızımın yukatası hala duruyor.
I won't look good in it.
Bana yakışmaz ki yukata.
I wish I was wearing ayukata, too.
Keşke ben de yukata giyseydim.
Ah! A yukata...
Yukata!
This yukata... It suits you well!
Bu yukata çok yakışmış sana.
The yukata.
Yukatan.
You properly came dressed in your yukata, huh?
* Yukata`nı giyip öyle gelmişsin. ( Geleneksek kıyafeti )
You look great in your yukata.
* Yukata`n harika görünüyor.
You had wanted to meet him in yukata.
Mitsuha'yı yukata içinde görmek için yanıp tutuşuyorsun değil mi?
I see.
Chika'ya onun yukatasıyla uyumlu bir yukata giyeceğime söz verdim.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]